Dünyada pek çok kişi yeme bozukluklarından muzdarip. Yeme bozuklukları; anoreksiya nervoza, bulimiya nervoza ve son yıllarda tanımlanan tıkınırcasına yeme bozukluğu gibi psikiyatrik hastalıkların içinde yer aldığı bir tanı grubu. Yeme bozuklukları kişinin “çok zayıf” ya da “çok kilolu” olması olarak algılansa da aslında durum böyle değil. Yeme bozukluğu genellikle kadınlarda görülür ve erkeklerde görülme olasılığı daha azdır. ABD’de yer alan The Academy of Eating Disorder, yeme bozuklukları hakkında bilinmesi gereken 8 gerçeği yayımladı. Detaylara birlikte bakalım.
1. Yeme bozukluğu olan insanlar, “çok zayıf” ya da “çok kilolu” olmak zorunda değildir
Birçok insan yeme bozukluğu olan bir kişinin aşırı zayıf ya da fazla kilolu olması gerektiğini düşünebilir. Ancak uzmanlar bunun gerçeği yansıtmadığını söylüyor. Syosset Hastanesi Long Island Kilo Yönetimi Merkezi’nde kıdemli bir psikolog olan Dr. Dina Hirsch, doktorların bu gerçeği göz önünde bulundurmasının önemli olduğunu söyledi.
Dr. Dina Hirsch; “Anoreksiya veya bulimiya nervoza gibi yeme bozukluğu olan normal kilolu hastalar, nasıl başardıkları tartışılmadan sıklıkla kilo verdikleri için övgüler alıyorlar.” dedi. Ancak bu hastalıkların ciddi sağlık sorunları olduğunu belirten Dr. Dina Hirsch; “Sağlık problemleri olabileceği gözden kaçıyor. Çünkü hem doktorlar hem de yakınları kilo verdikleri için onları tebrik ediyor. Ancak bunun nasıl olduğunu kimse sorgulamıyor.” dedi.
2. Yeme bozukluğu konusunda aileler suçlanmamalı
The Academy of Eating Disorders, yeme bozukluğundan muzdarip kişiler için ailelerinin bir güç kaynağı olabileceğini söylüyor. Aileleri yeme bozukluğunu sorunu olan kişilere destek olarak onların bu süreci atlatmasını sağlayabilir. New York Lenox Hill Hastanesi’nde çocuk ve ergen psikiyatrisi Dr. Shawna Newman; “Bir kişi yeme bozukluğu ile mücadele ediyorsa bu aileler için de zor. Ancak, bu durum ailelerin desteğiyle çok daha kolay çözülebilir.” diyor.
3. Yeme bozukluğu yalnızca mental bir sorun değil aynı zamanda bir sağlık sorunudur
Bazılarına göre yeme bozukluğu; üstesinden kolaylıkla gelinebilecek küçük bir engel gibi görünebilir. Ancak gerçek şu ki yeme bozukluğu hem mental bir problem hem de fizyolojik olarak sağlığı kötü etkileyen bir sorundur. Bu nedenle de bu sorunu çözmek için destek almak gerekir. Yeme bozukluğu pek çok akut ve kronik hastalığa sebep olabilir.
4. Yeme bozuklukları bir seçenek değildir
Yeme bozukluğu, kişinin daha ince bir bedene sahip olabilmek için kendisini aç bırakmasıyla başlayabilir. Ancak yeme bozukluğu bir kez başladığında “yemek yeme” ya da “yemek yememe” artık bir seçenek olmaktan çıkar ve bir probleme dönüşür. Dr. Shawna Newman; “Yeme bozukluğunuz olduğunda kendinizi yemek ya da yememek zorunda hissedersiniz.” dedi.
5. Yeme bozuklukları herkesi etkileyebilir
Yeme bozukluklarının pek çok farklı türü bulunur. İnsanların yemek yemesini ciddi şekilde kısıtladığı, türü oldukça genç kızlarda çok yaygındır. Ancak erkekler de yemek bozukluğundan etkilenebilir. Genç kadınların yeme bozuklukları için daha fazla risk altında olduğu söylenir. Ancak bu erkeklerin veya başka herhangi bir demografik grubun bağışıklığı olduğu anlamına gelmez. İstatistiklere göre, erkeklerin yaklaşık yüzde 2’si hayatlarının bir noktasında tıkınırcasına yeme bozukluğu yaşıyor.
6. Yeme bozuklukları, intihar riskini artırabilir
The Academy of Eating Disorder, yeme bozuklukları için intihar oranının diğer psikolojik hastalıklar içerisinde en yüksek oranlardan biri olduğunu söyledi. 2014 yapılan bir çalışmaya göre, yemek bozukluğu olan bin 436 kişiden yaklaşık 12’si intihar girişiminde bulunduğunu belirtirken, yüzde 43’ü ise en az bir kere intiharı düşündüğünü söyledi.
7. Yeme bozukluğunda genler ve çevre önemli rol oynamaktadır
Vücut kitle indeksi gibi çeşitli kriterler, sağlıklı olmak için bize ne yapmamız gerektiği hakkında kabaca bir fikir verir. Ancak sağlığın sosyal ve fizyolojik belirleyicilerini tespit etmek zor. Dr. Shawna Newman; “Farklı insanların farklı genetik özellikleri var. Yalnızca yedikleriniz sağlığınız üzerinde etkili değildir. Genler ve çevre baskısı da yeme bozukluğu üzerinde rol oynar. Öte yandan son dönemlerde popüler kültür de gençlerin sağlığı üzerinde etkin bir rol oynuyor.”
8. Yeme bozukluğunda tam iyileşme mümkündür
Yeme alışkanlıklarını değiştirmeye çalışan herkes, bunun yalnızca bir anahtar çevirmek kadar basit olmadığını bilir. Bu durum uzun aman alabilir. Davranışlarınızı değiştirebilir, alışkanlıklarınızı yeniden şekillendirebilirsiniz. Ancak bu uzun ve zorlu bir süreçtir. Yeme bozukluğunun tedavisi zor olsa da kesinlikle imkansız değildir. Yeme bozukluklarında tam iyileşme mümkündür.
Kaynak: 1