Akıl ve ruh sağlığı sorunlarımız ile ilgili konuşmaktan her daim çekinmişizdir. Hatta “İstersen bir psikologla görüş” önerilerine “Ben deli” değilim diyenlerimiz de vardır. Elbette böyle yapmamızın birkaç nedeni var. Her ne kadar günümüzde bazı şeyler aşılmış olsa da bazı insanlar, bu tük konularda insanların etiketlemeleri nedeniyle kendilerine anksiyete veya depresyon tanısı konmasını istemiyor.
Bir kısım da arkadaşlarının veya ailelerinin tutumları nedeniyle kendilerini kötü hissettiklerini veya bazı durumlarla baş edemediklerini kabul edemezler. Bir grup insan daha var ki onlar da kendilerine yardım edebilecek herhangi birisinin olduğuna inanmaz. Ancak bazı ünlüler kendi durumları ile ilgili açılacak kadar cesurdu ve tonlarca insandan destek buldular. Çekincede olanlarımız varsa belki bu örnekler ona cesaret verir.
İşte, akıl ve ruh sağlığı durumları ile ilgili hiçbir şekilde çekinmeyen ve cesurca içlerini açan o ünlüler!
1. Brad Pitt
Ünlü oyuncu, 90’lı yılların sonunda karanlık bir dönemden geçtiğini itiraf etti: “Ünlü olmakla ilgili şeylerden kaçınıyordum. Kanepede oturuyordum ve sadece donut yiyordum. Kendimi gerçekten rahatsız hissediyordum.”
Ünlü oyuncunun hayatı Kazablanka, Fas gezisi sonrasında değişiyor. Bu yerde yaşamı gözlemleyen Brad Pitt, kanepeden kalkıp bir şeyler yapmaya karar veriyor. Bu durumu şöyle açıklıyor: “Daha önce hiç tanık olmadığım bir yoksulluk sınırını gördüm. Eşitsizlikten ve sağlık hizmetlerinden söz ettik. İnsanların bu koşullarda hayatta kalmaları gerektiğini görünce hissettiklerimin gereksiz olduğunu düşündüm. Çocuklar birçok deformasyona maruz kaldı ve kaçınılması mümkün olmayan şeylere ömür boyu mahkum olmuşlardı. Bu bana yapıştı.”
2. Lady Gaga
Lady Gaga gibi acımasız ve enerjik profil çizen bir şarkıcının akıl sağlığından mustarip olabileceğini hayal etmek oldukça zor. Fakat bazı zamanlarda görünümün, savunmasız bir kişi için bir kamuflaj olabileceğini unutmamak gerekiyor. Gaga’nın SAG-AFTRA ödüllerinde yaptığı konuşmada ruh sağlığıyla ilgili çok önemli bir soru soruldu ve sanatçı, travma sonrası stres bozukluğu ile uğraşması gerektiğini itiraf etti.
Her iş teklifine evet diyen Lady Gaga, kendi iç sesini duyamaz olmuştu. Kendisinin de dediği gibi “Şimdi öğrendiklerim çok sağlıksız. Boşlukta durduğumu, saniyeler ya da dakikalarca karanlığa gömülmeye başladığımı fark ettim. İşkence gördüğüm şeylerden, yaşadığım deneyimlerden bir şeyler parlamaya başlıyordu. Bunlar daha sonra fiziksel kronik ağrı, fibromiyalji, panik ataklar, akut travma tepkileri, intihar düşüncesi ve mazoşist davranışlar şeklinde ortaya çıkarak zihinsel spirallerimi zayıflattı.”
3. Selena Gomez
Selena Gomez, birçok insana ilham veren bir isim. Lupus hastası olan şarkıcı, bu kronik otoimmüm hastalıktan kaynaklanan komplikasyonlar nedeniyle böbrek nakli yaptırmak zorunda kalsa da dolu dolu bir yaşam sürdürmeye devam ediyor. Şarkıcı yaptığı bir röportajda depresyon ve anksiyete ile ilgili birçok soru olduğunu söyledi.
“Bu asla aşacağımı hissettiğim bir şey değil. Hayatımın geri kalanındaa yüzleşmem gereken bir savaş olduğunu düşünüyorum. Bu durumla iyiyim çünkü kendimi başka bir şeyden seçtiğimi biliyorum.”
4. Kesha
Kesha verdiği röportajlardan birinde sosyal normları önemseyen bir anne tarafından büyütülmesini anlatıyor. Şarkıcı ayrıca çocukluk ve gençlik çağındaki zorbalığından ve onu kendine özgü kılan özelliklerinden bunların bugünkü yaşamını nasıl etkilediğinden bahsetmiş. bahsetmiş: “Deneyimlerimden, dışarıdan gelen yorumların kendine güveni ve kendine değer duygusunu nasıl bozabileceğini biliyorum. Benim hakkımda hiçbir şey bilmeyenlerin yazdığı acımasız sözleri okuduktan sonra kendimi çok hoş hissetmiyordum.”
Sorunları ile başa çıkmak isteyen Kesha, sosyal medya ile olan ilişkisini değiştirmek zorunda kalmış: “Bunu seviyorum çünkü hayranlarımla iletişim kurma şeklim -ve benim için hiçbir şey hayranlarımdan daha önemli değil- ancak çok fazla kaygı ve depresyona neden olabilir.”
5. Ryan Tedder
2017 yılında, OneRepublic’in baş solisti olan Ryan Tedder, Facebook’ta dürüstçe bir misyon yüklendi. Hayranlarına, çalışmaları için neden uzun bir mola verdiğini açıklamak istedi: “Ben (Ryan) fiziksel, duygusal ve psikolojik bir duvara çarptım. Sinir krizi eşiğindeydim. Uyumayan, ilaç kullanan, mutlu olmayan felce uğratacak seviyede anksiyetem vardı ve bu durum bitkinlik halini tetiklenmeye başladı. ”
Ryan, “Menajerimi aradım ve fişi çek.” dedim. Ancak neyse ki bu karar hayranlarım için değildi. Aynı paylaşımda şarkıcı, pes etmeyeceklerini ve konser vermeye devam edeceğini belirten “Devam ediyoruz.” notunu da düşmüştü.
6. Gwyneth Paltrow
İki çocuk annesi olan Gwyneth Paltrow, ikinci çocuğu olan oğlu doğduğunda zor zamanlar geçirdiğini itiraf etti. Doğum sonrası depresyonu geçirdi ve bu beklediği bir şey değildi. Oyuncu, “Doğum sonrası depresyonla her gün hıçkırarak ağladım ve bir çocuğa bakamadığımı düşünmüştüm.” dedi.
Bu dönem, hayatının en acı şekilde zayıfladığı bir özellikte ortaya çıktı: “Zombi gibi hissettim. Kalbime erişemedim. Duygularıma erişemedim. Bağlantı kuramadım. Berbattı.” Sonrasında ise kabul etmenin en zor kısım olsa da iyileşmenin başladığı dönem olduğunu itiraf etti.
7. Adele
Gwyneth Paltrow, elbette doğum sonrası depresyonu ile karşı karşıya kalan tek kişi değil. Adele de nasıl hissettirdiğini iyi bilenlerden. Vanity Fair’e verdiği röportajda şarkıcı depresyona çok müsait olduğunu itiraf etmiş. Söylediğine göre bu durum dedesi öldüğünde başlamış: “Hiç intihara meyilli olmama rağmen çok fazla terapi aldım.”
Bu iki örnek, doğum sınrası depresyonun çok zor bir zaman dilimi olduğnu ortaya koyuyor. “Bu konuda kimseyle konuşmadım. Çok isteksizdim. Çocuk sahibi olmayan arkadaşlarım bize kızacaktı.”
8. Ariana Grande
Ariana Grande, 2017 yılında Manchester Arena’da konser verdi. Konser sonrasında bir olay yaşandı. Bu dönem, Ariana’nın travma sonrası stres bozukluğu semptomlarıyla baş etmek zorunda kaldığı bir zaman dilimiydi. Şarkıcı, her an endişe duyduğunu belirmiş: “Bu konuda gerçekten kimseyle konuşmadım çünkü herkesin bunu bildiğini düşündüm. Ama turdan eve döndüğümde bunun şimdiye kadar düşündüğüm en şiddetli şey olduğunu düşündüm.”
9. Justin Bieber
Justin Bieber, 2016 yılında Instagram hesabından bir duyuru yaparak tanışma toplantılarını iptal ettiğini bildirdi. Bieber, inanılmaz insanlarla tanışmaktan hoşlansa da onların enerjilerini aldığında çok yorgun ve mutsuz hissettiğini söyledi: “İnsanları gülümsetmek ve mutlu etmek istiyorum ama kendimi feda etme pahasına değil. Kendimi her an zihinsel ve duygusal olarak depresyon noktasında yorgun hissediyorum.”
Şarkıcı bir röportajında insanların yalnızca büyüyü ve harika şeyleri görebildiklerini söyledi: “Ama yola düştüğünüzde yalnızsınızdır. Bu hayat sizi parçalara bölebilir.”
10. Prenses Diana
Ne yazık ki depresyon herkesi etkileyebilir. Bir prenses olsanız bile ruh sağlığı problemlerinden muaf olmanız söz konusu değildir. 1995’te yapılan bir röportajda Prenses Diana, depresyonundan ve William’ın doğumu sonrası bulimiasından söz etmiştir: “Sabahları uyanmak istemiyormuşçasına yataktan kalmak istemediğinizi, yanlış anlaşıldığınızı ve sadece aşağıdandığınızı hissettiğinizi düşünün.”
Yardım istedi ancak “Diana’nın dengesizliği ve Diana’nın zihinsel dengesizliği” gibi etiketlerle karşılaştı. Prenses bu konuyla ilgili, “Kendimden hoşlanmadım, utandım çünkü baskılarla başa çıkamadım.” demiş.