Ülkemizde her gün yeni bir gündeme uyanıyoruz. Özellikle 2019 yılı ise Türkiye için oldukça yorucu geçti. Doğal afetler, cinayetler, seçimler, savaş derken pek çok şey yaşadık. Kah şaşırdık, kah kızdık, kah üzüldük. Zaman zaman “Yeter” dedik isyan ettik. Gündeme damga vuran olaylarla ve kayıplarla bir yılı geride bırakıyoruz. 2019 yılında Türkiye’yi şaşırtan, yasa boğan ve en çok konuşulan haberler…
1. Başta birçok kişinin isyan etmesine neden olan plastik poşetlerin ücretli olması
2018 yılının son günlerinde AK Parti’nin hazırladığı Atık Yönetmeliği Kanun Teklifi Meclis’e sunuldu. Bu teklifte “marketlerde satılan plastik poşetlerin ücretli olması” maddesi de yer alıyordu. Nitekim teklif kabul edildi ve plastik poşetlerin 1 Ocak 2019‘dan itibaren ücretli olmasına karar verildi. Bu kararla, plastik kullanımının azaltılması amaçlanıyordu. Başta pek çok kişi plastik poşetlerin ücretli olmasına karşı çıksa ve bu durum günlerce konuşulsa da artık pek çok kişi alışverişe giderken yanında bez çanta taşımaya alıştı.
2. Bu yılın gündeminde bolca sansür vardı. Netflix ve cinsel içerikli reklamların sansürü epey konuşuldu
Bildiğiniz gibi geçtiğimiz Ağustos ayında Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, internet yayını yapan platformlara yönelik bir yönetmelik yayımladı. Yayımlanan 23 maddelik yönetmelikle başta Netflix olmak üzere, puhutv, Blutv gibi internet üzerinden yayın yapan platformlar RTÜK denetimine girdi. Tabii bu durum Netflix’e sansür uygulanacağına yönelik bazı düşüncelerin oluşmasına neden oldu. Sonrasında ise sosyal medyada tabir-i caizse yer yerinden oynadı. Pek çok kişi RTÜK denetimine sosyal medyadan tepki gösterdi.
Bunun ardından ise RTÜK, bazı dondurma reklamlarının ahlak sınırlarını aştığını belirterek bu reklamlar ile de ilgili düzenleme yapılacağını aktardı. Tabii, RTÜK’ün dondurma reklamlarına ilişkin bu açıklaması yine sosyal medyada tepkilere neden oldu.
3. Türkiye’nin şahit olduğu en üzücü olaylardan: 5 kişinin yaşamını yitirdiği otobüs yangını
Ağustos gündemi stres ve üzüntüyle doluydu diyebiliriz. Ağustos’un başında yaşanan Balıkesir’deki yolcu otobüsü yangını ise hepimizi derinden sarstı. Olaya ilişkin detaylar ve olayın görüntüleri adeta içimize oturdu. Balıkesir-Edremit karayolu üzerinde seyreden araçta seyir halindeyken yangın çıktı. İddialara göre ise şöfor aracı durdurmayıp yola devam etti. Otobüsün orta noktasında başlayan yangın nedeniyle yolcular dışarı çıkmakta zorlandı. 29 kişinin yaralandığı olayda 5 kişi ise yaşamını yitirdi.
4. 5.7 ile sarsılan İstanbul ve diğer illerde meydana gelen depremler bize hiç de yabancı olmadığımız bir korkuyu yaşattı
Fay hatlarının üzerinde bulunan Türkiye’de depremlerin yaşanmasına alışmadık, alışamıyoruz. 17 Ağustos 1999’dan, yitip giden on binlerce candan, dağılan ailelerden sonra deprem gerçeğini bilinçaltımıza bastırmıştık. Ancak özellikle 26 Eylül günü Silivri açıklarında meydana gelen 5.7 büyüklüğündeki deprem bize o korkuyu yeniden yaşattı.
Tüm İstanbulluları sokağa döken depremden sonra herkesin aklına aynı soru geldi; büyük İstanbul depremi yakında mı? Deprem uzmanları, jeofizikçiler günlerce televizyonlarda ya da sosyal medya üzerinde bu konu hakkındaki düşüncelerini dile getirdiler. Ancak o tarihten sonra tüm Türkiye yeniden deprem korkusu yaşamaya başladı. Hemen hemen her ilimizde çeşitli büyüklükte depremler yaşandı ve bu doğal afet, 2019 yılında en çok konuştuğumuz haberler arasında yer aldı.
5. Bu yılın en çok konuşulan -tabir-i caizse- kan donduran haberlerinden biri ise Palu ailesiydi
Her şey Müge Anlı‘nın 11 yıldır devam eden başarılı programında ortaya çıktı. Türkiye’yi adeta dehşete düşüren Palu ailesi günlerce hem sosyal medyanın hem de ana akım medyanın gündemindeydi.
Kocaeli’de yaşayan Palu ailesinin başına gelenler ve karıştıkları tüm olaylar damatları Tuncer’in kendini “cinci hoca” olarak tanıtmasıyla başlıyor. Yaptığı tecavüzleri ve cinayetleri cinlere bağlayan bu adam yıllarca Palu ailesini her türlü zulme sürüklüyor. Tuncer, baldızına kendi çocuklarına, yeğenlerine tecavüz ediyor şiddet uyguluyor. Eşine ise bunları izlettiriyor. Bu sırada Tuncer’in cinci hoca olduğuna inanmayan kişiler ise Tuncer tarafından ortadan kaldırılmaya çalışılıyor. Daha pek çok kan dondurucu detayın olduğu bu olay ise Müge Anlı’nın programında gündeme geldi.
6. Bu yıl ciğerlerimiz yandı: Türkiye’nin dört bir yanındaki orman yangınları
Özellikle bu yıl Türkiye’de binlerce hektarlık ormanlık alan telef oldu. Aşırı sıcaklar, yıldırım düşmesi ya da beşeri etkenlerle çıkabilen orman yangınlarında pek çok canlı da yaşamını yitirdi. Eskişehir’den, Bursa’ya, Balıkesir’den Çanakkale’ye kadar pek çok ilimizde irili ufaklı birçok yangın gerçekleşti. Ancak bu yıl ki yangınların en büyüğü Muğla’da ve İzmir’de yaşandı. Muğla’da 350 İzmir’de ise 500 hektarlık alan telef oldu.
7. Bu yılın en çok konuşulan haberlerinden bir diğeri ise İklim Aktivisti Greta Thunberg’in Birleşmiş Milletler Zirvesi’ndeki konuşmasıydı
16 yaşındaki iklim aktivisti Greta Thunberg’in başlattığı iklim değişikliği ile mücadele farkındalığı kısa sürede tüm dünyaya yayıldı ve pek çok destekçi kazandı. Destekçiler ise dünyanın dört bir yanında toplanarak küresel iklim grevi yaptı. Greta da bu grevlere katılım gösterdi. Ardından ise BM İklim Zirvesi’ne konuşmacı olarak gitti. Eylül ayında yaşanan olayda Greta Thunberg’in BM Zirvesi’ndeki “How dare you?” çıkışı epey konuşuldu.
Tüm dünyada olduğu kadar ülkemizde de dikkat çeken konuşmasında Greta; “Boş sözlerinizle çocukluğumu ve hayallerimi çaldınız. Ben yine de şanslı çocuklardan biriyim. İnsanlar ölüyor, ekosistemimiz çöküyor, kitlesel yok oluşla karşı karşıyayız ama siz sadece para ve ekonomik büyümelerinizden bahsediyorsunuz. Buna nasıl cüret edersiniz?” diyordu.
Ancak zirveye damga vuran bir başka olay ise Greta’nın ABD Başkanı Donald Trump’a bakışıydı. Görüntü, kısa sürede sosyal medyada viral oldu. Tüm bu yaşananlara ek olarak ise ABD Başkanı Donald Trump, Greta’nın konulmasını paylaşıp, “mutlu bir genç kıza benziyor” notunu düştü. Greta ise bu sözleri Twitter’daki hakkında kısmına “mutlu bir genç kız” yazarak tiye aldı.
8. Bu yıl dünyada belirli kalıpları yıkan güzel gelişmeler de yaşandı. Bu gelişmelerden biri ise Gucci’nin yen modeli Armine Harutyunyan’dı
1921 yılında İtalya’da kurulup bir dünya markası haline gelen Gucci, bu yıl dayatılan güzellik kalıplarını yıkarak bir modelle anlaştı. Tabii ki bu modelin özellikle moda sektörünün güzellik kalıplarının dışında olması epey konuşuldu. Armine Harutyunyan isimli modelin görüntüsüyle ilgili pek çok acımasız yorum yapıldı. Ancak 23 yaşındaki modelin Gucci ile anlaşmasının kilit noktası ise, aslında dünyanın güzellik algısına yapılan darbeydi.
Gucci’nin yanı sıra bu yıl dünyaca ünlü iç giyim markası Victoria’s Secret da tarihinde ilk kez, transseksüel bir model olan Valentina Sampaio ile anlaşarak çizgisinin dışına çıktı. Moda sektöründe yaşanan bu değişiklikler pek çok kişi tarafından olumlu yorumlandı.
9. Ve intiharlar… Bu yıl maalesef aileler geçim sıkıntısı nedeniyle canlarına kıydı
2019 yılında pek çok vatandaşımızı kaybettik. Kazalar, doğal afetler, cinayetler ve intiharlar… İlk olarak Fatih’te 4 kardeş kapılarına “dikkat siyanür var” yazılı not bırakarak intihar etmişti. Kardeşlerin çok borcu olduğu ortaya çıkmıştı. Ardından ise Antalya’da yaşayan 4 kişilik bir aile de benzer biçimde intihar etmişti. Anne-baba ve 2 çocuktan oluşan ailenin intiharı oldukça konuşuldu. Ardından ise bir intihar haberi Çağlayan Adliyesi‘nden geldi. Bir kişi adliyenin 6. katından kendini aşağı bırakmıştı.
Tüm bunları henüz sindirememişken Bakırköy’de 3 kişilik bir ailenin cansız bedenine ulaşıldı. Bu yıl ki intiharlar bununla da sınırlı kalmadı. Saadet öğretmen, iddialara göre mobbing nedeniyle hayatına son verdi. Kocaeli’de bir kişi borçlarını yazarak intihar etti. Çorum’da aynı gün iki kişi yine maddi nedenlerle intihar etti. Tabii bunlar sadece basına yansıyanlardan bazılarıydı.
10. Kaz Dağları’nda ise bu yıl ağaç katliamı yaşandı ve bu olay günlerce konuşuldu
Çanakkale’nin Kirazlı Köyü’nde altın madeni yapımı sırasında 45 bin denmesine rağmen 195 bin ağaç kesildi. Üstelik yapılacak olan madende Kirazlı Siyanürlü Altın ve Gümüş Madeni’nde faaliyet süresince yaklaşık 20 bin ton siyanür kullanılacağı iddia edilmişti. Öte yandan Kaz Dağları’nda yapılacak olan altın madeni şirketi Alamos Gold’un CEO’su John McCluskey, “mütevazi bir yatırım yaptıklarını, yabancı işçi çalıştırmadıklarını Türklerin çok iyi taş taşıdığını” dile getirdiği bir videosu sosyal medyayı salladı. Kaz Dağları’ndaki ağaç katliamının durdurulması için TEMA Vakfı tarafından imza kampanyaları başlatılmış ve binlerce kişi bu olayı protesto etmiş olsa da ne yazık ki maden arama çalışmaları sürüyor.
11. Türkiye gündeminin bu yıl en önemli haberi ise şüphesiz yerel seçimlerdi
31 Mart günü Türkiye’de yerel seçimler yapıldı. İstanbul da dahil olmak üzere diğer büyükşehirlerdeki belediyelerde CHP’nin adayları seçimleri kazandı. Hatta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazanan Ekrem İmamoğlu mazbatasını alarak göreve başladı. Ancak daha sonra seçimde hile olduğu iddia edildi ve seçimlerin yenilenmesi için mahkemeye başvuruldu. Nitekim mahkeme seçimlerin yenilenmesi kararını verdi. Böylece 23 Haziran’da yerel seçimler tekrarlandı. Ancak sonuç değişmedi ve Ekrem İmamoğlu bir kez daha İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçildi. Seçimler Türkiye gündemini haftalarca hatta aylarca meşgul etti.
12. Ve yüreğimizi yakan haber… Emine Bulut
Türkiye Emine Bulut ismini, bir annenin “Ölmek istemiyorum” çığlığı ile öğrendi. Boşandığı erkek tarafından kızlarının gözü önünde bıçaklanarak öldürülen genç kadının sosyal medyada paylaşılan son görüntüleri tüm Türkiye’yi yasa boğdu. Bu olay günlerce konuşuldu, Emine Bulut’un katili yakalandı hakim karşısına çıktı. Fedai Varan “canavarca hisle tasarlayarak adam öldürme” suçundan “ağırlaştırılmış müebbet” istemiyle yargılanıyordu. Ancak “kasten adam öldürme” suçundan “müebbet hapis” cezasına çarptırıldı. Varan’ın cezasında hiçbir indirim uygulanmayacağı bildirildi. Bu süreçte ise Emine Bulut’un kızına destek olmak için pek çok ünlü ve siyasi isim yardım kampanyaları düzenledi.
Emine Bulut, maalesef bu yıl öldürülen tek kadın değildi. 2019 yılında neredeyse her gün bir kadın cinayeti yaşandı. Güleda, Ceren, Zehra, Tuğba, Aslı , Ayşe Tuğba ve diğerleri. Bu yıl 300’e yakın kadın hayatını kaybetti.
13. Bu yıla damga vuran bir diğer haber ise özel araçlarda sigara içme yasağıydı…
Kapalı mekanlarda sigara içmek yıllar önce yasaklanmıştı. Hususi araçlarda sigara içme yasağı ise 2013 yılında 4207 sayılı kanunda yapılan değişikle getirilmişti. Ancak ceza hemen hemen hiç uygulanmıyordu. 26 Eylül 2019 günü ise bu yasak uygulanmaya başladı ve ceza bedeli 88 liradan 153 liraya çıkarıldı. Uygulanmaya başlayan ceza ise tabii ki Türkiye’de gündeme oturdu ve pek çok kişi yasağa tepki gösterdi.
14. Bu yıla ülke olarak bir de harekat sığdırdık; Barış Pınarı Harekatı…
Barış Pınarı Harekatı 9 Ekim 2019 tarihinde başladı. Türk Silahlı Kuvvetleri, Suriye’nin kuzeyinde tek taraflı özerklik ilan eden Suriye Demokratik Güçleri’ne karşı askeri harekat başlattı. Dünyadan ise Türkiye’nin başlattığı bu harekata sert tepkiler geldi. Ancak şüphesiz en sert tepki ise ABD’nindi. ABD, Barış Pınarı Harekatı’nı desteklemediğini açıkça söyledi. Harekata devam ettiği takdirde ise Türkiye’ye yaptırımlar uygulayacağını dile getirmişti, hatta ABD Başkanı Trump Türkiye’ye yaptırımlar içeren kararnameyi de imzalamıştı.
Harekat devam ederken ise, Trump’ın Erdağan’a harekatın başladığı gün yazdığı mektup ortaya çıkmıştı. İlk olarak Fox News muhabiri tarafından Twitter’dan paylaşılan mektup, daha sonra Beyaz Saray tarafından da teyit edilmişti. Mektupta; “Eğer bu işi doğru ve insani bir şekilde yaparsanız tarih de sizi iyi yazar. Eğer iyi şeyler olmazsa, sizi sonsuza dek hep bir şeytan olarak görürler. Sert adamı oynama. Aptallık etme! Seni sonra arayacağım” ifadeleri yer alıyordu.
Barış Pınarı Harekâtı’nın 8. gününde ise Ankara’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Türk heyeti ile ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence’in başkanlığındaki ABD heyetinin görüşmesi sonucunda, Suriye’nin kuzeydoğusuna yönelik operasyonun durumuna ilişkin bir anlaşmaya varıldı.
15. Diyarbakır hayvan barınağında yaşanan hayvan katliamı ise Türkiye’nin bu yıl yaşadığı en üzücü olaylardan biriydi
Ağustos ayında ortaya çıkan bu olay hepimizi yıktı diyebiliriz. Sosyal medyada hayvansever kimliğiyle öne çıkan Sinem Umaş, Twitter hesabından Diyarbakır Hayvan Barınağı’nda yaşanan katliamı paylaştı. İddiaların sahibi ise Avusturya’da yaşayan Diyarbakırlı Filiz Kaya isimli bir hayvanseverdi. Filiz Kaya, Diyarbakır’a gittiğinde hayvan barınağını ziyaret etmiş ve hayvanları perişan halde bulmuştu. Daha sonra bu olayın peşini bırakmayan Kaya, barınakta yaşanan zulmü kayda almış ve Umaş’a ulaşarak ortaya çıkarmıştı. iddialar bununla da sınırlı değildi. Barınak çalışanları köpeklere bağışlanan mama ve sütleri onlara vermek yerine satıyordu. Hatta bir diğer iddiaya göre barınaktaki hayvanlar zehirlenerek öldürülüyordu.
16. İzmir’in Dipsiz Göl’ü olan iris Gölü’nün suyu hazine var diyerek boşaltıldı
358 dönümlük alan üzerinde yer alan İris Gölü, Cumhurbaşkanlığı kararı ile Özel Çevre Koruma Bölgesi (ÖÇKA) ilan edilmişti. Karaburun’da, doğal güzellikleri ile ön plana çıkan ve nesli tükenme tehlikesi altında bulunan birçok kuşun da üreme alanı olan İris Gölü’ne hazine aramak için pek çok kanal açılmış ve gölün suyu boşaltılmıştı. Yapılan bu çevre katliamı ise pek çok kişi tarafından tepki gördü ve günlerce gündemde kaldı. Alanın eski haline getirilmesi içinse çalışma başlatıldı.
17. Türkiye’yi sarsan bir diğer olaysa Ümraniye Kur’an Kursu’nda çocuklara cinsel istismara maruz kalmasıydı
Ümraniye’deki Fıkıh-Der’e bağlı Kuran kursunda yatılı kalan çocuklardan bazıları uğradıkları cinsel istismar nedeniyle kurs yöneticilerini ve hocalarını şikayet etmişti. Çocukları istismar ettikleri iddiasıyla ise kurs sorumlusu Ö.I., eğitmenler H.S.B. ile T.B. haklarında “çocuğun cinsel istismarı” ve “eziyet” suçlarından dava açılmış ve tutuklanmışlardı. Türkiye’yi sarsan bu olayın davası ise hala devam ediyor.
18. Şule Çet… Dava tüm yıl boyunca konuşuldu, 4 Aralık’ta ise karar duruşmasında sanıkların cezalandırılması hepimizin içine su serpti
Ankara’da Gazi Üniversitesi 2. sınıf öğrencisi olan Şule Çet’in 29 Mayıs 2018’deki şüpheli ölümü tüm kamuoyuna yansımıştı. 28 Mayıs 2018 günü, Çağatay Aksu daha önce işten çıkardığı Şule Çet’i işe alacağını söyleyerek ofise davet etmişti. Ardından ise Şule Çet, bir plazanın 20’nci katından düşerek şüpheli bir şekilde yaşamını yitirmişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı soruşturmayla birlikte olay gününe ait görüntüler ortaya çıkmıştı. 1.5 yıldır devam eden davada karar duruşması 4 Aralık’taydı ve sanık Çağatay Aksu müebbet ve 12 yıl 6 ay hapis cezası alırken, sanık Berk Akand ise 18 yıl 9 ay hapsine çaptırıldı. Davanın sonucu ise pek çok kişinin içine su serpti.
19. Rabia Naz davasında yaşanan gelişmeler de Türkiye’nin konuştuğu konulardan biriydi
Rabia Naz, 12 Nisan 2018’de Giresun’un Eynesil ilçesindeki evlerinin önünde yaralı bulunup hastaneye kaldırılmış ancak tüm müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı. Görgü tanıklarının ifadeleri, otopsi raporu derken Rabia Naz’ın cinayete mi kurban gittiği yoksa kaza sonucu mu öldüğü bilinmiyordu.
Olayın ardından 1.5 yıl geçmesine rağmen Rabia Naz’ın babası Şaban Vatan kızının ölümünü araştırmaya devam etti. Hatta Rabia Naz’ın ölümüyle ilgili olarak TBMM Araştırma Komisyonu kuruldu. Hem araştırma komisyonu hem de baba Şaban Vatan’ın çalışmalarıyla Rabia Naz’ın ölümünde yeni delillere rastlandı. Rabia Naz’ın tırnaklarında erkek DNA’sına rastlandığı açıklandı ayrıca kıyafetinde de lastik izi vardı. Tüm bu süreçte ise kızını kaybeden baba Şaban Vatan pek çok olay yaşadı.