Fiziksel benliğiniz gün içinde sürekli hareket ederken duygusal benliğiniz bedeninize ayak uyduruyor mu? Düşünceler gün içinde size sürekli eşlik mi ediyor? Ya da düşünmekten yaptığınız işe odaklanamadığınız oluyor mu? Bedeniniz şimdiki zamandayken ruhunuz çok daha farklı bir zamanda olabilir. Bu durum stresli hissettiğiniz dönemlerde daha sık yaşanır. Anda kalmak geçmişte yaşadığınız üzüntülü anları ve geleceğin kaygısını ortadan kaldırır. Peki bu kavram tam olarak ne ifade ediyor? Anda kalmak ya da “mevcut olmak” en basit anlamda zihnin ve bedenin aynı zamanda aynı yerde olmasıdır.
Bilimsel çalışmalar, insan zihninden her saat yaklaşık 3000 düşünce geçtiğini ortaya koyuyor. Bu düşüncelerin büyük bir çoğunluğu ya geçmişe ya da geleceğe ait. Hal böyleyken geçmişin üzüntüsü geleceğin korku ve endişesi bir türlü peşimizi bırakmıyor. Bu ise sürekli stresli bir yaşama neden oluyor. Fakat anı yaşamak bunu söylemekten çok daha zor ve çaba gerektiren bir durumdur. Anı yaşarken, içinde bulunduğunuz o anı fark etmeniz gerekir. Zihninizden binlerce düşünce geçerken bunu yapmanın hiç de kolay olmadığını söylemek gerekiyor. Peki nasıl anda kalabiliriz? Anı yaşamak gerçekten önemli mi? Gelin, uzmanlar bu konuda ne diyor yakından bakalım.
Anda yaşamak gerçekten önemli mi?
Anda yaşama fikri sağlıklı yaşam meraklılarının benimsediği son moda söylemlerin başında geliyor. Bu popüler söylem son yıllarda hiç gündemimizden düşmüyor. Sosyal medyada, televizyonlarda ve kitaplarda sürekli bu söyleme maruz kalıyoruz. Peki bunu yapmak neden önemli?
Stresi yönetmeyi kolaylaştırır
Birçok insan, duygusal sıkıntıya üzüntünün kaynağını görmezden gelerek yanıt verir. Endişeli ya da gergin hissettiğimiz zamanlar bu duyguların kaynağıyla yüzleşmek mantığa aykırı gelir. Evet, sizi üzen düşüncelerden uzaklaşmak kısa vadede rahatlamanızı sağlar. Ya sonra? Sizi üzen şeylerden anlık olarak kaçsanız da sonsuza kadar saklanamazsınız. Uzun vadede insanları rahatlatan şey stres kaynağını kabul etmek ve onunla yüzleşmektir. 2016 yılında yapılan bir araştırma; anda kalarak duygularıyla yüzleşen insanların gelecekte daha mutlu olduğu ortaya koyuyor.
Ruh sağlığı semptomlarını hafifletmeye yardımcı olur
2019 yılında yapılan bir araştırma; anda kalmanın anksiyete ve depresyon belirtilerini azalttığını gösteriyor. Şimdiki zamana odaklandığınızda sadece o an olan şeylere dikkat edersiniz. İster mutlu olun ister mutsuz, sonuç olarak tüm duyguları o an yaşarsınız. Bu ise gelecekte, geçmişteki deneyimlerinizi sürekli düşünmenize engel olur. Yaşadığınız anın farkında olduğunuzda; sizi endişelendiren düşünceleri tanırsınız. Siz depresyon döngüsüne hapsolmadan önce bu düşünceleri kontrol ederseniz ve daha mutlu yaşarsınız.
İlişkilerinizi güçlendirir
Zihniniz geçmiş ya da gelecekteki düşüncelerle dolu olduğunda sık sık dikkatinizin dağıldığını fark edersiniz. Bu durum ise ikili ilişkilerinizi olumsuz etkiler. Çünkü hiç kimse göz ardı edilmek istemez. Siz konuşurken karşınızdaki insanın sizi dinlemediğini düşünün. Sevdikleriniz konuşurken konuya ilgi göstermezseniz, karşınızdaki kişi gerçekten umursamadığınızı düşünmeye başlar. 2018 yılında yapılan üç ayrı çalışma, anda kalarak zihnini kontrol eden insanların romantik ilişkilerinde daha mutlu olduğunu ortaya koyuyor. Bu nedenle zihninizi partnerinizle yaşadığınız olumsuz deneyimlere odaklamak yerine ilişkinizin anlık durumuna odaklamaya çalışın. Bu durum endişelerinizi ortadan kaldırarak ilişkiden keyif almanıza yardımcı olur.
Nereden başlamalı?
Anda kalmak özellikle stresli dönemlerde sizin için zor olabilir. Yeni bir çift ayakkabı aldığınızı düşünün. İlk başta rahatsız edici gelir hatta o ayakkabıyı giymek dahi istemeyebilirsiniz. Ancak zamanla eski ayakkabılarınız aklınıza bile gelmez. Yeni ayakkabılarınızı giydiğinizde hem rahat hem de mutlu hissedersiniz. Bu örnekte olduğu gibi anda kalmayı öğrenmek de benzer bir süreç gerektirir. İşte en yakın zamanda denemeniz için size yardımcı olabilecek birkaç ipucu…
Beş duyunu kullan
Çoğu insan için görmek, duymaktan daha önemlidir. Bu nedenle kendinize sorular sorarak başlayın. Tüm duyularınızı aynı anda kullanabiliyor musunuz? Dışarıdayken sadece ağaçları görmeyin. Havayı hissedin, yeşilliğe bakın, kuş seslerini dinleyin. Olduğunuz yeri keşfedin. Daha fazla anda kalmak aslında bu kadar basittir: Sabah içtiğiniz kahveyi koklayın, en sevdiğiniz kazağın yumuşaklığını hissedin, kuş cıvıltılarını dinleyin, duş alırken suyun sıcaklığının tadını çıkarın!
Nefese odaklan
Sadece bir dakikalık nefes alma egzersizi, çevrenizle dikkatli bir şekilde bağlantı kurmanızı sağlar. Bunu özellikle trafikte araç kullanırken ya da diğer stresli zamanlarda uygulayabilirsiniz. Nefes egzersizleri stresinizi azaltmaya yardımcı olur. Peki nefes egzersizi nasıl yapılır? Oldukça basit. Yavaşça nefes alın, ciğerinizin genişlediğini ve havayla dolduğunu hissedin. Beş saniye boyunca nefesinizi tutun ve bu hisse odaklanın, ardından yavaşça nefes verin.
Minnettarlık pratiği yap
Kaybetme tehlikesiyle karşılaşmadan çoğu şeyin bizim için önemli olduğunu fark etmeyiz. Değer verdiğimiz şeyi kaybettiğimiz zaman ise uzun bir süre kendimizi mutsuz hissederiz. Sahip olduğunuz şeylere minnettar olarak daha fazla şimdiki zamanda yaşamanız mümkün. Güneş ışığı, sevdiklerimiz, çalışan internet, başımızın üstündeki çatı, sağlığımız belki de en sevdiğimiz çikolata… Her gün minnettarlık pratiği yaparak, anda kalma yeteneğinizde büyük bir fark yaratabilirsiniz. Sadece sahip olduklarınızı düşünün. Geçmiş ya da geleceğin değil anın gücünden faydalanın.
Tüm yeni alışkanlıklarda olduğu gibi farkındalığın günlük yaşamın bir parçası haline gelmesi zaman alabilir. Bir gecede kendinizde değişiklik fark etmezseniz cesaretiniz kırılmasın. Anda kalmak, zaman ve pratikle daha kolay hale gelecek, unutmayın.
Çalışmayı meditasyon haline getirin
Üretken olmak ve işle ilgili stresi yönetmek söz konusu olduğunda anı yaşamak çok zordur. Yarın sabaha yetiştirmeniz gereken bir proje olduğunu düşünelim. Eğer siz projeyi yetiştiremeyeceğinizi düşünür ve zihninizi meşgul ederseniz, projeyi yetiştiremezsiniz. Anda olmak her zaman üretken kalmanıza yardımcı olur. Geleceği düşünüp endişelenmek yerine işinize odaklanırsanız, zamanı daha verimli kullanabilirsiniz.
Molalarınızı dikkatli kullanın
Molaya başladığınız zaman ilk yaptığınız şey nedir? Telefonu kontrol etmek ya da bir şeyler atıştırmakta yanlış bir şey yok. Fakat önce kendinize birkaç dakika zaman ayırın. Gözlerinizi kapatarak nefes egzersizi yapın. Bir görevi bitirdikten sonra hemen yemek yeme gibi başka bir göreve geçmek yerine kısa bir süre nefes alın. Her nefes vermede stresin vücudunuzdan ayrıldığını hayal edin. Bu egzersiz şimdiki zamana bağlı kalmanıza ve dikkatinizi toplamanıza yardımcı olur.
Bunalmış mı hissediyorsunuz? Kendinizi kontrol edin
Özellikle yapmak istemediğiniz bir şey için kendinizi zorladığınızda üretkenliğiniz ve iş akışınız bozulur. Kendinizi devam etmeye zorlamak yerine kısa bir mola verin. Bir iş arkadaşınızdan yardım isteyin ya da o işi yarına saklayın. Belirli bir çözüm bulamasanız bile o an yapmak istemediğiniz bir şey için kendinizi zorlamayın.
İlişkilerinize değer verin
Sevdiklerinizle geçirdiğiniz zaman önemlidir. İnsanları hayatınızın bir parçası haline getirmek, şimdiki zamanda kalmanıza yardımcı olabilir. Mutlaka özel bir şey yapmanıza gerek yok. Sadece sohbet ederek dahi rahatlayabilir ve şimdiki zamanla bağınızı güçlendirebilirsiniz.
Oyuncu tarafınızla tanışın
Endişeli ya da stresli hissettiğinizde hayat daha zor görünebilir. Böyle zamanlarda sevdiğiniz insanlarla şakalaşmak ya da eğlenmek aklınıza gelen son şey olabilir. Fakat bilim insanları yıllardır kahkahanın ruh halini düzelttiğini söylüyor. Elbette kahkaha atmaya gönlünüz yokken endişeleriniz tamamen gitmeyecek. Ancak biraz mizah ve gülümseme anda kalmanızı sağlayabilir.
Çocuklarla pratik yapın
Ebeveynlik dünyanın en zor işlerinden biri olabilir. Özellikle çocuklar küçükse anda kalmak hiç de kolay olmaz. Halılarınız mavi boyayla çizildiğinde, rujunuz pastel boya gibi kullanıldığında ya da oyuncaklardan basacak zemin bulamadığınızda dikkatinizin dağılması çok normal. Fakat çocuklar dikkatinizin dağıldığını hemen fark eder. Böyle bir durumda sizinle paylaşımlarını azaltabilir. Halıdaki boyayı ya da oyuncakları düşünmeyin. Sadece çocuğunuzla geçirdiğiniz vaktin kıymetini bilin.