Hiç yatağınızda uykuya dalıp ertesi gün oturma odasında kanepenin üzerinde uyandığınız oldu mu? Ya da gece yarısı bir şeyler atıştırdığınızı hatırlamadan bir sabah pijamalarınızın üzerine serpiştirilmiş gizemli kırıntılarla uyandınız mı? Eğer öyleyse, siz de bir uyurgezer olabilirsiniz. Uyurgezerlik, derin bir uyku halindeyken yürüdüğünüz, konuştuğunuz veya başka aktiviteler yaptığınız bir uyku bozukluğu olarak tanımlanabilir. Bu durum uyku döngünüzün en derin kısmında, genellikle uykuya daldıktan sonraki bir veya iki saat içinde gerçekleşiyor. Araştırmalara göre insanlar hayatlarında en az bir kez uyurgezerlik dönemi yaşıyor. Çocuklarda görülen uyurgezerlik ortalaması yetişkinlere oranla çok daha yüksek. Uyurgezerlik genellikle uyku kalitesini bozan ilaçlar, genetik nedenler veya sağlık koşullarından kaynaklanabiliyor. Bu ilginç hastalığa dair merakınızı ve soru işaretlerinizi gidermek için sizi aşağıya alalım. İşte uyurgezerlik hakkında bilmeniz gereken 6 şey!
1. Uyurgezerlik tam olarak nedir?
Uyurgezerlik, uykunun en derin kısmında meydana gelen bir uyku bozukluğu olarak tanımlanabilir. Genellikle uykuya daldıktan 1 ya da 2 saat sonra ortaya çıkar. Birey uyurgezerlik dönemi sırasında, uykulu halde oturabilir, etrafta dolaşabilir ve hatta sıradan aktiviteleri dahi gerçekleştirebilir. Uyurgezerlik esnasında gözler açıktır fakat derin uyku hali devam eder. Amerikan Psikiyatri Birliği, sizi sıkıntıya sokacak kadar sık yaşanmadıkça ve gün içinde çalışma yeteneğinizi engellemedikçe uyurgezerliği bir bozukluk olarak görmediğini açıklamıştır.
2. Ne sebep olur?
Çocuklarda yetişkinlere oranla daha yaygın olan uyurgezerlik, genellikle gençlik yıllarında tedavi edilebilir. Nadiren de olsa bazı insanlar uyurgezerliğe yetişkinlik yıllarında başlarlar. Uyku araştırmacılarına göre uyurgezerlik olaylarını tetikleyen birkaç unsur bulunuyor. Öte yandan uyurgezerlik genetik olarak geçen bir mirasta olabiliyor. Bu nedenle uyurgezerlik bazen aile içinde tüm bireylerde gerçekleşebilir. Peki uyurgezerliği tetikleyen nedenler neler? Listeye birlikte göz atalım.
Stres
Gün içinde yaşanan stresli durumlar, uyurgezerliğin tetikleyen en keskin nedenlerden biri. Stres ve kaygının kaliteli bir gece uykusuna müdahale ettiği bilinmektedir. Bazı uyku bilimcilerine gün içinde yaşanan stres hali rahatsızlığı tetikleyen faktörlerden biri. Peki uyurgezerlik durumunu yoğunlaştıran stres ile nasıl baş edilir? Bunun için bazı teknikler bulunuyor. Örneğin, düzenli egzersiz, farkındalık pratiği, az kafein tüketimi, nefes egzersizleri ve yoga bu noktada rahatlamanıza yardımcı olabilir. Bu teknikleri deneyimledikten sonra uyurgezerlik sıklığınızda azalma fark edebilirsiniz.
Uyku eksikliği
Bu rahatsızlığı tetikleyen bir diğer etken ise uyku eksikliği. Yeterince uyuyamayan insanların uyurgezerliğe karşı daha savunmasız olduğunun altı çiziliyor. Uyurgezerlik öyküsü olan kişilerde kalitesiz ve eksik uyku düzeni rahatsızlığı tetikleyen en önemli faktörlerin başında geliyor.
Migren
Eğer kronik migreniniz varsa, uyurgezerliğe karşı çok daha savunmasız olabilirsiniz. 2015 yılında araştırmacı bir grup rutin olarak uyurgezerlik yaşayan 100 hastayla görüştü. Araştırmaların sonucunda uyurgezerlik ile ömür boyu süren baş ağrıları ve özellikle migren arasında güçlü bir ilişki tespit edildi.
Ateş
Uyurgezerlik, özellikle çocuklarda ateşe neden olan hastalıklarla ilişkilendiriliyor. Üstelik yüksek ateş sonucu gözlemlenen tepkiler, uyku bozukluğuna yol açabiliyor. Çığlık atmak, kolları sallamak ve uyku halinde görülen kabuslardan kaçmaya çalışmak uyurgezerliği tetikleyen diğer faktörler arasında.
Solunum bozuklukları
Obstrüktif uyku apnesi, uyku esnasında kısa süreliğine nefesinizin kesilmesine neden olan bir solunum bozukluğudur. Horlamaya benzetilse de tamamen farklıdır. Diğer etkenlerin yanı sıra şiddetli uyku apnesi gündüz yorgunluğuna, yüksek tansiyona, felce ve kalp hastalıklarına yol açabilir. Eğer şiddetli obstrüktif uyku apneniz varsa, uyurgezer olma olasılığınız çok daha yüksektir. Ayrıca astımı olan çocuklar arasında da bu rahatsızlığa ilişkin raporlar bulunuyor. Öte yandan astım uyku yoksunluğuna ve ilaç tedavisine yol açabilir. Astım problemi yaşayan çocuklarda uyurgezerliğin tetiklendiği ortaya çıkmıştır.
Reflü hastalığı
Eğer reflü rahatsızlığınız varsa midenizin içindekiler yemek borunuzdan geri gelebilir. Bu durum rahatsız edici yanma hislerine neden olabilir. Birçok insan için reflü semptomları geceleri daha kötü hale gelebilir. Reflü ve diğer mide rahatsızlıkları olan kişiler, uyurgezerlik de dahil olmak üzere birçok farklı türde uyku bozukluğuna yatkındır. Reflü, uykuya müdahale ettiğinden, uzun süreli yorgunluğa neden olabilir ve bu da uyurgezer birini hastalığa karşı daha savunmasız hale getirebilir.
Parkinson hastalığı
Parkinson rahatsızlığı, vücudunuzun hareket kabiliyetini etkileyen bir sinir rahatsızlığıdır. Hastalığın ileri evrelerinde, beyin sapının hareketi kontrol eden kısımları ve beynin uykuyu kontrol eden kısımları etkilenebilir. Normalde, REM uykusu esnasında rüya gördüğünüzde, beyin rüyalarınızı gerçekleştirmenizi ve bu süreçte kendinize veya başkalarına zarar vermenizi engellemek için bazı kasları geçici olarak felç eder. Öte yandan parkinson rahatsızlığı, uyurgezerlik ve diğer uyku bozukluklarını tetikleyen etkenlerden biri.
Huzursuz bacak sendromu
Uyku araştırmacılarına göre, huzursuz bacak sendromunun uyurgezerliğe neden olup olmadığı konusunda bazı tartışmalar bulunuyor. Öte yandan bu sendroma sahip kişilerin diğer insanlara nazaran daha sık uyurgezerlik yaşama olasılığı bulunmuyor. Yapılan diğer araştırmalara göre uyurgezerlik ile huzursuz bacak sendromunu tedavi etmek için kullanılan ilaçlar arasında bir bağlantı var.
Uyku ilaçları
Uyku bozuklukları için tercih edilen bazı uyku ilaçlarının uyurgezerliği tetiklediği öne sürülüyor. Bu ilaçlar arasında narkolepsi tedavisinde kullanılan sodyum oksibat, bazı antidepresanlar, psikiyatrik bozuklukların tedavisinde kullanılan antipsikotikler yer alıyor. Kalp hastalığı ve anksiyete tedavisinde kullanılan bazı ilaçların da uyurgezerliği tetiklediği yönünde araştırmalar bulunuyor.
3. Birinin uyurgezer olup olmadığı nasıl anlaşılır?
Bu rahatsızlığı yaşayan insanlar, dikkatlerini çekmeye çalıştığınızda genellikle size yanıt vermezler. Gözlerinde ifadesiz veya uzak bir bakış olabilir. Uyku uzmanlarına göre, uyurgezerler, uyurgezerlik halindeyken farklı faaliyetlerde bulunabilirler. Mesela, yemek yemek, konuşmak, yemek hazırlamak, tuvalet olmayan yerleri tuvaletmiş gibi kullanmak, evden çıkmaya çalışmak bu faaliyetler arasında listelenebilir. Çoğu zaman, uyurgezer insanlar uyandıklarında genelde yaşadıkları olayları anımsamazlar. Eğer birini uyurgezerken uyandırırsanız, neler olup bittiği konusunda kafaları oldukça karışık olacaktır.
4. Uyurgezer olmak tehlikeli mi?
Hastalık hakkında asıl merak edilen soruya gelelim. Uyurgezer olmak tehlikeli mi? Uyurgezerlik vakalarının çoğu yaralanma olmadan bitmesine rağmen, uyurgezerlik oldukça tehlikeli olabilir. Olay anında bazı insanlar, etraflarında gerçekten neler olup bittiğini algılayamadan araba kullanmaya veya başka işler yapmaya çalışabilirler. Yapılan bir araştırmaya göre tekrarlayan uyurgezerlik öyküsü olan 100 hastanın yüzde 57,9’u bir uyurgezerlik dönemi esnasında yaralanmış veya başka birini yaralamıştır. Yaralanmalar genellikle, merdivenlerden düşme, duvar veya mobilya gibi nesnelere çarpma şeklinde meydana gelen kazaların sonucunda ortaya çıkıyor. Uyurgezerlik yaşanırken kişi, kendine ya da başkalarına zarar verebileceğinden, uyurgezer birini uyandırmak iyi bir fikirdir. Sadece bunu nazikçe yapmaya dikkat etmek gerekiyor çünkü bu rahatsızlığı yaşayan bir kişi uyandırılmaktan fazlasıyla korkabilir.
5. Ne zaman doktora görünmeli?
Uyurgezerlik halinin özellikle çocukluk zamanlarında ortaya çıktığından söz etmiştik. Peki ne zaman uzman yardımı alınmalı? Çoğu çocuk, gençlik yıllarına geldiklerinde, hiçbir tedaviye ihtiyaç duymadan uyurgezerlikten kurtulabilir. Bununla beraber, uyurgezerliğiniz yetişkin olana dek başlamadıysa, uyurgezerliğinize neden olabilecek temel koşulları ekarte etmek için doktorunuzdan yardım alabilirsiniz. Eğer sık sık uyku halinde gezme durumu yaşıyor veya bu rahatsızlığınız günlük işleyişinizde veya ilişkilerinizde sorun yaratıyorsa yine bir uzmana danışmak gerekebilir.
6. Teşhis ve tedavisi nedir?
Uyurgezerliğin teşhis edilmesinin en yaygın yolu, başka birinin kişiyi uyurgezerlik halinde görmesidir. Çoğu uyurgezerlik çocukluk döneminde meydana geldiğinden, uyurgezerliği sağlık kuruluşlarına en sık bildiren kişiler genellikle ebeveynlerdir. Eğer doktorunuz hastalığınızın boyutundan endişe duyuyorsa, önerebileceği tedavi yöntemleri hakkında daha fazla bilgi verebilir. Uyku çalışması süresince, uzman bir ekip siz uyurken kan oksijen seviyenizi, beyin dalgalarınızı, nefesinizi ve hareketlerinizi kontrol eder. Uyurgezerliğiniz şiddetli seviyede değilse, günlük hayatınızdaki stresi azaltarak ve uyku alışkanlıklarınızı iyileştirerek bunu önlemek mümkün. Ancak bu yöntemler yeterince işe yaramazsa, doktorunuz yardımcı olması için size bazı ilaçlar reçete edebilir.
Kaynak: 1