Son dönemde Türk Lirası’nda oluşan hareketlilik, dünya basınında da geniş yer buluyor. Ülkemizin ticaret hacmi dolayısıyla oluşabilecek pozitif / negatif etkilerin yanı sıra, gelişmekte olan diğer ekonomilerin akıbeti de Türk Lirasından gelecek haberleri bekliyor. Hem ekonomik olarak benzerlik gösterdiğimiz ülkeler hem de bizimle belirli bir ticari hacme sahip ülkeler bizim ekonomik gelişmelerimizden etkilenecek. Türkiye ekonomisini yakından takip edenler listesinde bizimle ticari bağı bulunan yabancı bankalar da var.
1. Güney Afrika, Arjantin, Brezilya gibi gelişmekte olan ülkeler bizimle benzer ekonomi modeline sahip olduklarından, TL’nin bu ekonomiler için domino etkisi yaratması olası
Reuters’ın haberine göre Lira’daki değer kaybı, başta Güney Afrika, Arjantin gibi ülkeler olmak üzere benzer ekonomik ve finansal modellere sahip ekonomilere dair beklentileri de şekillendiriyor. Bunun yanı sıra görece daha küçük ve kırılgan ekonomilere sahip ülkeler de benzer riskleri paylaşıyor. Bahsi geçen küçük ekonomiler tek başlarında incelendiklerinde küçük etkilere sahip olsalar da toplu bir ekonomik dalgalanma, global anlamda etkili olacak sonuçlar doğurabilir.
2. İlave gümrük vergileri nedeniyle Amerika ile yaşanacak ticari hacimdeki daralma, Avrupa Birliği ile ticari ilişkilerimizi arttırma potansiyeline sahip
Eurasia Group’un açıklamalarını konu alan haberde, Amerika’nın Türkiye’den yapılan metal ithalatına ilave vergi getirmesi ve devamında Amerika’ya uygulayacak olduğumuz ilave vergilerin, Türkiye ile Avrupa arasındaki ticaret hacmini olumlu yönde etkileyeceğine değiniliyor. Nitekim Avrupa’da pek sevilmeyen Trump’ın gümrük tarifelerinde sergilediği tutum, AB ve Türkiye’yi ortak paydada buluşturuyor. Bu durum, Türkiye ve Avrupa Birliği arasındaki ticaret hacmini olumlu yönde etkiliyor.
Alman Ekonomi Bakanı Peter Altmaier’in Türkiye’ye uygulanan gümrük yaptırımlarını eleştirmesine ve Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın bu eleştiriyi desteklemesine de değinilen haberde, Türkiye – AB ilişkilerinin pozitif yönde ilerleyeceği söyleniyor.
3. Türkiye ile ticari bağları bulunan uluslararası bankalar, Türk Lirası’nda oluşan değer kaybını ve devamındaki gelişmeleri yakından takip ediyor
İki gün önceki haberinde Lira’nın kazananlarını ve kaybedenlerini konu alan CNBC, gelişmekte olan ekonomilere sahip ülkeleri ve bankaları ‘kaybeden’ tarafta listelerken, doları ve Avrupa Birliği – Türkiye ilişkilerini ise ‘kazanan’ taraf olarak listeledi.
Türkiye’de yatırımları bulunan İspanyol BBVA ve İtalyan UniCredit bankalarının da geçtiğimiz hafta görece %3 – %4 civarında düşüş yaşadığından bahsetti. Yatırımları için güvenilir liman arayan yatırımcıların dolara yöneldiğine de değinilen haberde öne çıkan diğer başlık ise Türkiye Avrupa ilişkileri.
4. İthalatımızda önemli paya sahip Çin, Japonya, Güney Kore, Hindistan gibi Asya Ülkeleri de Türkiye’nin ekonomik durumunu yakından takip eden ülkeler arasında
Bugün paylaşılan haberde ise Türkiye’nin en çok ithalat yaptığı 20 ülkeden 6’sının Asya ülkeleri olduğuna değinildi. Başta Çin olmak üzere, Güney Kore, Hindistan, Japonya, Malezya ve Vietnam Türk Lirası’ndaki değer kaybından etkilenecek ülkeler arasında.
Deutsche Bank’ın Asya Pasifik Varlık Yönetimi müdürü Tuan Huynh’un sözlerine yer verilen haberde; Hindistan, Pakistan, Sri Lanka gibi ülkelerin dış borçlarına değinilmiş. Açıklamada, Asya Pasifik ülkelerinin ekonomilerinin, 5 yıl öncesi kadar dışa bağımlı olmadığından da bahsediliyor.
Principal Global Investments Ceo’su Jim McCaughan’ın konuşmalarına da yer verilen haberde Türkiye’nin ekonomik durumunun, Hindistan, Güney Afrika gibi gelişen ülke ekonomileri için domino etkisi yaratabileceğine değiniliyor.
5. Tahmini olarak 3,5 milyonun üzerinde mülteciyi ağırlayan Türkiye, bu açıdan da Avrupa Birliği üzerinde ciddi bir ekonomik etkiye sahip
Newsweek’in haberinde ise Türkiye’nin ekonomisinin zarar görmesi durumunda oluşabilecek mülteci krizine değinilmiş. 3.5 milyonun üzerinde Suriyeli mülteciyi, yarım milyonun üzerinde Kuzey Afrika ve Orta Doğu kökenli mülteciyi barındıran Türkiye’nin ekonomik sıkıntı yaşaması durumunda, mültecilerin Avrupa’ya göç etme ihtimali değerlendirilmiş.