Misafirlik mükemmel bir şey, bunda hemfikiriz. Kolonyasıyla, şekeriyle, çayıyla, yemeğiyle başlı başına ciddi bir müessese. Akrabalık, arkadaşlık ve nice bağlar bu vesileyle kaybolmuyor hatta gittikçe güçleniyor. Buraya kadar da hemfikiriz. Ama bir yandan da ilginç bir olay. İkram edilenler yenmediği vakit ev sahibi trip atınca, gece yarısı yer yatağında yatarken kafanıza basıldığında bir şeylerin ters gittiğini anlıyor insan. Bunun yanı sıra “Ne yapacağım lan şimdi ben nasıl davransam?” düşüncesinden doğan aksilikler ve etkiler var. İşte o talihsiz etkiler de burada:
Tuvalette tuvalet kağıdının olmaması
Sıçtığınızın resmidir.
İş bittikten sonra sifonun bozuk olduğunu anlamak
Bunun bir farklı versiyonu ise suyun akmadığını öğrenmektir. “Ben sıçtım ama su yokmuş, bir dakika kimse tuvalete girmesin mi?” diyeceksin, yoksa “Nalan Teyze damacana nerde mi?” diyeceksin. Ne yapacağını şaşırır insan.
Sohbet bitince halıya bakma süreci
Derin düşüncelere sevk eder. Bitmek bilmeyen hal hatır sorma seanslarında, o halının desenlerinden öyle bir anlamlar çıkartırsınız ki… Antik Yunan filozofları halt eder.
İçinde kıl çıkan yemeği seve seve, aşkla yemek
Yemesen ev sahibine, yesen sana dert.
Misafirlik bitimi ayakkabı bağlama sorunsalı
O her gün tatlı tatlı bağlanan bağcıklarınız misafirlik çıkışı bir türlü bağlanmaz. Ev sahibinin “Hadi oğlum, hadi kızım artık git” bakışlarına maruz kalınılır. Gergin ortam sizin “lütfen siz içeri girin ben giderim” sözlerinizle süslenir. (Bağlamadan asansöre bindi, asansörde de bağlayamadı, apartman girişinde bağlıyor…)
Misafirlikte giyilen tuhaf terlikler
Bu terliklerin ayağa tam oturduğu günü ne yazık ki daha göremedik. %100 ya küçük ya büyük gelir. Ya topuk terlikten fırlar, ya ayak terliğin içinde kaybolur. Ya topuklu ya pofuduk olur.
Horror story: Delik çorap
“Nasıl olsa bugün misafirliğe gitmeyeceğim” diye evden çıktığınız gün, olur size korku filmi. Parmağa çeşitli akrobatik hareketler yaptırmanız dikkatleri daha üzerinize çekmenize neden olur. O misafirlik bitmez, uzar gider kardeşim.
Tansiyon hakkında gereğinden fazla bilgiye sahip olmak
7’den 70’e ortak sorunumuz. Normal bir misafirlikte standart bir şekilde kısırlar, tatlılar havada uçuşur, ev sahibi teyzenin tansiyonuna bir şeyler olur, ayılır bayılır. İlk önce kendininkini ölçer daha sonra misafirlere geçilir. Hangi değerlerin ne anlam ifade ettiği hakkında yeterli bilgi sağlandıktan sonra “Faruklar ne yapıyor?” muhabbetine tekrardan dönülür.
Yatılı misafirlik sorunu: Erken uyanıp yatakta mahsur kalmak
Rahat olamadığınız için sabah erken kalkmanız muhtemeldir. Eğer yataktan kalkmayıp birinin sesinin duyduktan sonra “ben de senin sesine uyandım” yalanını söylemezseniz; çözemediğiniz televizyon kumandaları ve pek düzenli yatağınızla 248 saat ev halkının uyanmasını beklersiniz.
Emlakçıya terfi: Eve gelen misafire odaları gezdirmek
“Bakım nedeniyle kapalı” odalar, “Ahmet şimdi içerde uyuyor oraya girmeyelim” odaları, Berkcan’ın odası ve bitmeyen bir sürü oda. Koridorlarda “perdeleri böyle aldım rahat ettim” muhabbetleri ve iç çürümeler.
Nostaljik bir sorunsal: Kolonya banyosu
Ev sahibi kıvrak bir hareketle, eline beklediğin kolonyayı kafandan aşağı dökmesidir.
Kutlamalar devam ediyor: Pencereden uğurlama
Kömürlüğe saklanıp saklanmadığınızı kontrol ediyordur. NET!
Sadece uyuyan misafirlerin yanında televizyon izleyen evin küçük çocuğu, sana da teşekkürler!
