Bilim, yaşadığımız çevreyi ve Dünya’yı anlayabilmemiz için uzun yıllardır büyük bir mücadele veriyor! Öte yandan, insanlık olarak içerisinden geçtiğimiz veya geçmekte olduğumuz bazı dönemler, bazı bilimsel gelişmelerin hızlanmasına vesile oluyor. Bilimin özelikle savaş dönemlerinde ilerlemesi ise, ilginç bir ironi! Ancak II. Dünya Savaşı’nın sona ermesiyle Sovyetler Birliği ile Amerika Birleşik Devletleri başlayan Soğuk Savaş’ın bilim dünyasına büyük katkılar yaptığı inkar edilemez. Özellikle iki ülke arasındaki “uzay yarışı” uzay ile ilgili pek çok bilimsel gelişmenin meydanda gelmesine neden olmuştu. Öte yandan, iki ülke arasındaki “bilim yarışı” uzay ile sınırlı değildi. İşte, Kola derin sondajı veya Kola Deliği de bu yarışın bir sonucu olarak ortaya çıktı!
Sovyetler Birliği tarafından Kola Yarımadası’na açılan Kola derin sondajının amacı ise muadillerinden oldukça farklıydı! Bildiğiniz gibi sondaj çalışmaları, su veya petrol bulmak veya bulunan petrolü işlemek gibi amaçlar için yapılır. Daha spesifik olarak, yer altında üretim veya depolama tesisleri için de sondaj çalışmaları yapılabilir. Ancak Kola derin sondajının amacı bunlardan hiçbirisi değildi. Bu sondaj, Dünya’nın merkezine ulaşmak için açılmıştı! Dünya’nın merkezine ulaşmak ve Amerika’nın önüne geçmek isteyen Sovyetler Birliği, Kola sondajı ile Dünya’nın merkezine ulaşmayı başaramadı. Ancak yeryüzündeki en derin yapay deliği açmış oldu! İşte, yeryüzünün en derin çukuru, Kola derin sondajı hakkında bilmeniz gerekenler…
Kola derin sondajı için çalışmalar 1970 yılında başladı
Ancak ABD ile Sovyetler arasındaki “Dünya’nın en derin noktasına ulaşma yarışı” 1950’lerden beri devam ediyordu. ABD’nin 1950’li ve 60’lı yıllarda yaptığı sondaj çalışmaları, Sovyetlerin bu alandaki yarışta geride kalmasına neden olmuştu. Ancak, Sovyetler Birliği, azılı düşmanı ABD karşısında hiçbir alanda aciz görünmek istemiyordu. Bu nedenle, 24 Mayıs 1970’te tarihe geçecek bir sondaj çalışması başlattı!
Sovyetlerin sondaj çalışması inanılmaz bir hızda ilerliyordu
Bu nedenle 1974 yılında gelindiğinde, ulaşılmak istenilen derinlik 15 kilometre olarak belirlendi! Ancak 1979 yılında Amerika Birleşik Devletleri yerin altına doğru 9583 metre boyunca ilerlemeyi başardı ve bu alanda bir rekora imza attı!
Ancak Sovyetler Birliği, hem ABD’yi ekarte etmeye hem de Dünya’nın en derin noktasına ulaşmakta kararlıydı
Sovyetlerin azmi, 1989 yılında meyvesini verdi! Kademe kademe daha derin noktalara erişmeyi başaran Kola derin sondajı, 1989 yılında yeryüzünden 12.262 metre aşağıya erişti! Dünya’nın en derin noktasında artık Sovyetler Birliği vardı!
Ancak 12.262 metreden sonra sorunlar başladı
Çünkü Sovyetlerin sondaj ekipmanları ve teknolojisi bu derinliği aşmaya olanak tanımıyordu. Bir diğer önemli sorun ise sıcaklıktı! Sovyet bilim insanları, bu derinlikte 100 °C bir sıcaklıkla karşılaşmayı bekliyorlardı. Ancak ulaştıkları noktadaki sıcaklık 180 °C civarındaydı! Bu nedenle, Kola derin sondajı için yapılan çalışmalara uzun bir süre ara verildi!
Kola derin sondajı, hedeflenen derinliğe ulaşamadı fakat önemli bilimsel gelişmelerin yaşanmasına vesile oldu
Dünya’nın en derin noktasına daha önce hiç kimse inmemişti. Dolayısıyla burada neler olduğu hakkında kimsenin net bir bilgisi yoktu. Ancak, Kola derin sondajı sayesinde, Dünya’nın en derin noktasına dair pek çok gizemi aydınlatmak mümkün oldu. Bu noktada, yaklaşık 2 milyar yaşında kayaç türleri ve farklı dönemler ait mikroskobik plankton fosilleri bulundu! Öte yandan, yüksek sıcaklık ve basınç değerlerinin kayaçlar ve fosiller üzerindeki etkilerine dair önemli veriler elde edildi. Ayrıca, çoğu bilim insanın beklentisinin aksine, yeryüzünün en derin noktasındaki milyarlarca yıllık kayaçlarda, su keşfedildi! Bütün bunlar o dönemin koşullarında son derece önemli bilimsel gelişmelerdi.
Kola derin sondajı çalışmaları 1994 yılında sekteye uğradı
Sondaj çalışmaları için ayrılan fonlardaki kesintiler, çalışmaların yavaşlamasındaki en önemli sebepti. Ayrıca, o dönemin teknolojik koşulları, çalışmaların kayda değer bir şekilde ilerlemesine izin vermiyordu. 2005 yılına gelindiğinde ise, çalışmaya ayrılan kaynaklar neredeyse sıfıra indi. 2008 yılında çalışmalar tamamen durduruldu. Kola derin sondajının yapıldığı bölge terk edildi ve halen, atıl ve ıssız bir şekilde duruyor.
Kaynak: 1