Kokunun insan üzerine etkisi malum… Yapılan araştırmalar sonucu bitkilerin ve bitki esanslarının birçok hastalığı önleyici ve şifa verici etkisi olduğunu ortaya çıkmış durumda…
Gelecekte doktorunuz rahatsızlıklarınız için reçetenize koku isimleri yazarsa şaşırmayın! Çünkü bilim dünyası, tarih öncesinden bu yana kullanılan kokularla ilgili önemli buluşlara imza attı.
Aromatik kokular; beyin ve sinir sistemini etkiliyor
Aromatik kokular burun yoluyla solunduğu zaman koku hücreleri vasıtasıyla beyni ve sinir sistemini etkiliyor. Kokunun insan üzerindeki etkisine dair araştırmalar sürerken Japonya’da inşaat mühendisleri binalarda aroma sistemleri inşa ediyor. Mesela bir projede sırada bekleyen müşterileri sakinleştirmek için lavanta ve biberiye kokusu müşterilerin beklediği alana pompalanırken, banka çalışanlarının dikkatli olmasını sağlamak için de uyarıcı limon yağı ve okaliptus yağları banka çalışanlarının olduğu yere pompalanıyor.
Gelin koku hakkında bilmeniz gereken bazı bilgilere bakalım:
Beyninizin kokular arasında ayrım yaptığını biliyor musunuz?
Klinik Aromaterapist Leyla Çakır, en karmaşık konulardan biri olan koku duyusu ile ilgili heyecan verici buluşlar hakkında şu bilgileri verdi:
“1990’ların başlarında biyologlar koku reseptörlerinin (burnumuzdaki kimyasal sensörler) nasıl çalıştığını çok uzun uğraşların ardından bulabilmişlerdi ve bu çalışmalar neticesinde beynimizin kokular arasında nasıl ayrım yaptığını anlamak mümkün olmuştu. Bu önemli keşif bilim adamlarına 2004 yılında Nobel ödülü getirmişti.
İnsan burnu 10 bin farklı kokuyu algılayabilir
Koku duyusu hakkında hala keşfedilmemiş noktalar olsa da o günden beri epey yol alındı. Bilim insanları koku reseptörlerinin sadece burun içinde değil, birçok fizyolojik fonksiyonda önemli rol oynayarak tüm vücutta yaygın olarak bulunduğunu keşfetti: Karaciğerde, akciğerde, kalpte, bağırsaklarda, beyinde hatta spermlerde…
Koku üzerine yapılan araştırmalar sürerken bilinen en önemli şey ise insan burnunda yaklaşık 350 farklı işlevsel türde koku alma reseptörü bulunduğu ve 10 bin civarı farklı kokuyu algıladığı -tabii şimdilik-…
Koku yarayı daha hızlı iyileştiriyor
Almanya’daki Bochum Üniversitesi’nden bir grup bilim insanı, insan derisinde bulunan koku alıcı hücrelerin, burundaki hücrelere benzediğini, cildimizin de aynı burnumuz gibi kokuyu algıladığını keşfettiler. Hasarlı derinin sandal ağacı kokusu olarak bilinen ‘sandolare’ molekülüne maruz bırakıldığında kendini daha hızlı iyileştirdiği gözlemlendi.
Aromakolojik cilt bakım ürünlerinde kullanılan ‘sandalore’un, reseptörlere bağlanarak deri iyileşme sürecinin özelliği olan, hücre bölünme ve taşınma işlemini harekete geçirdiği bulundu. Sandalore’a beş gün boyunca maruz bırakılan hücrelerin çoğalması yüzde 32, hücre taşınması yaklaşık yüzde 50 oranında arttı.
Bu bulgular, bilim insanlarına, yaşlanan deriye kozmetik uygulamalar ya da fiziksel travmalardan sonra iyileşmeyi hızlandıracak yeni tedaviler için düşünme imkanı verdi.
Sperm hücreleri feminen kokuyu algılıyor
Yapılan bir diğer araştırmada ise sperm hücrelerinin yüzeyinde bulunan koku reseptörlerinin, sperm hücrelerinin, döllenmemiş bir yumurtaya doğru yollarını bulmasını sağlayan bir tür kimyasal yönlendirme sistemi işlevi gördüğü ortaya çıktı.
Koku hakkında ilginç bilgiler
*Koku hücreleri her 30 ila 60 günde bir yenilenir.
*Kadınlar erkeklerden daha iyi koku alma duyusuna sahiptir.
*Parmak izleri gibi, her insanın kendine özgü bir kokusu vardır.
*Bir kişinin sabahları koku duyusu en zayıf haldedir ancak gün boyunca koku algılayabilme kabiliyeti artar.
*Koku duyumuz, ilkbahar ve yaz aylarında havadaki nemin artmasından dolayı daha güçlüdür. Ayrıca, burun boşluğundaki ek nem nedeniyle egzersizden sonra güçlenir.
*Koku diğer duyuların tersi yönde çalışır. Görme, ses ve lezzet ile önce bilgiyi tanımlar, sonra duygusal olarak tepki veririz. Kokularla, önce duygusal bir tepki veriyoruz.
*Koku duyumuz, ilkbahar ve yaz aylarında havadaki nemin artmasından dolayı daha güçlüdür. Ayrıca, burun boşluğundaki ek nem nedeniyle egzersizden sonra güçlenir.