Bir hafta sonunun daha eşiğine geldik. Üniversite öğrencileri vize dönemleriyle, evde, ofiste veya işyerinde çalışanlar işleriyle, hepimiz bir şeylerle uğraştık durduk. Uğraşımız esnasında elbette ki hepimiz sonuna dek hak ettiğimiz pek çok şeyi hayal ettik. Bunlardan birisi de kuşkusuz kumandayı elimize alıp, rahat bir koltukta geriye yaslanıp anın tadını çıkarmaktı. Haftanın tüm yorgunluğunun üstüne giden güzel bir film, dizi, belgesel hiçbir zaman kötü bir fikir olmadı. Bugün sizlere verimli bir şekilde dinlenmenin güzel bir yolu olan bu deneyiminizde yardımcı olmaya çalışacağız. Ne ile mi? Elbette ki hafta sonlarınızın vazgeçilmezi olması dileğiyle yazılan film önerileri listemizle…
Bugün birbirinden farklı türlerde birbirinden güzel 9 filmi bir araya getirdik. Bu hafta sonu için modunuz ne olursa olsun, güzel bir film izlemek istiyorsanız; film önerileri listemizde kendinize ait bir şeyler bulacağınıza eminiz. Tek yapmanız gereken sayfada ilerleyerek okumaya devam etmek!
Keyifli okumalar…
Geçen hafta sonunun film önerileri listesine de bakmak isteyebilirsiniz:
Hafta Sonu Ne İzlesek Diye Düşünenlere 8 Muhteşem Film Önerisi
1. Only God Forgives – Sadece Tanrı Affeder (2013) – IMDB: 5.7
Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye ödülüne aday gösterilen ve Sydney Film Festivali’nden “En İyi Film” ödülünü kazanan 2013 yapımı aksiyon filmi Only God Forgives, Drive’dan tanıdığımız ünlü yönetmen Nicolas Winding Refn yönetmenliğindeki son uzun metrajlı filmlerdendir. Bütçesini ikiye katlayarak 10 milyon doları aşkın hasılat elde eden film önerileri listemizin ilk filminin konusu ise şöyle:
Bangkok’ta geçen olaylar zinciri, günümüzden on yıl önce Julian’ın (Ryan Gosling) bir adamı öldürerek firari olması ile başlar. Julian, güncel olarak bir Tayland boks kulübünü uyuşturucu operasyonları için paravan olarak yönetiyor.
Julian’ın erkek kardeşi henüz yetişkin dahi olmamasına karşın fuhuş yapmaya zorlanan bir genç kızı öldürdüğünde, İntikam Meleği lakaplı emekli polis Chang (Vithaya Pansringarm) görev başına çağrılır. Chang, babanın intikamını almasına izin verecektir.
Yine güçlü bir suç örgütünün lideri olan Julian’ın annesi Crystal (Dame Kristin Scott Thomas) oğlunun cesedini almak için Bangkok’a gelir. Oğlunun katillerini bulmak ve onlara cehennemi yaşatmak tek amacıdır. Bunun için görevlendirilen Julian’ın hayatı hiç olmadığı kadar karmaşık bir hâle gelir.
2. Da 5 Bloods – 5 Kan Kardeş (2020) – IMDB: 6.5
En İyi Orijinal Müzik dalında Oscar ödülüne layık görülen savaş draması Da 5 Bloods, 1 yılı aşkın süren üretim sürecinin ve harcanan 40 milyon doları aşkın bütçenin ardından 2020 yazında Netflix’te yayınlandı.
156 dakikalık uzunluğa sahip filmin senaryosu giderek genişleyen bir senarist ekibin ortak çalışmasıyla yazıldı. Ayrıca film, filmin oyuncu kadrosundan Clarke Peters’a En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında BAFTA Film Ödülü adaylığı kazandırdı.
Vietnam Savaşı’nda ABD ordusunda savaşmış dört Afrikalı Amerikalı olan Paul (Delroy Lindo), Otis (Clarke Peters), Eddie (Norm Lewis) ve Melvin (Isiah Whitlock, Jr.) hep birlikte Vietnam’a dönerler. Ölen takım liderlerinin (Chadwick Boseman) kalıntılarını ve onun sakladığı bir hazineyi arayan 4 eski asker, Vietnam Savaşı’nın kalıcı yıkımlarıyla tekrar karşı karşıya kalırlar. Bir yandan ABD’nin ırkçılıktan beslenen yapısal kodlarını eleştiren film, bir diğer yandan “klasik” Vietnam Savaşı eserlerini de tiye alıyor.
3. Possessor – Possessor: Sahip (2020) – IMDB: 6.5
Genç yönetmen Brandon Cronenberg’in yazıp yönettiği son uzun metrajlı film olan psikolojik korku filmi Possessor, En İyi Bağımsız Film dalında Satürn ödülü adaylığı kazandı ve Sitges Film Festivali’nde En İyi Film ve En İyi Yönetmen ödüllerine layık görüldü. Sundance Film Festivali’nde ilk gösterimini yapan film, pandemi döneminden ötürü oldukça kısıtlı alanlarda gösterime girebildi.
Tasya Vos, diğer insanların vücutlarına yerleşmek için yeni bir beyin implantı teknolojisi kullanan ve onları şirket yararına suikastlar yapmaya iten bir kurumsal ajandır. Bu iş için özel bir yeteneği olsa da, bu işlerde edindiği deneyimler onda dramatik bir değişime neden olur ve sıklıkla günlük hayatında karşısına çıkan şiddetli anıları ve dürtüleri bastırmak için mücadele etmek zorunda kalır. Zihinsel gerilimi yoğunlaştıkça kontrolünü kaybetmeye başlar ve çok geçmeden kendini kimliğini yok etmekle tehdit eden bir adamın zihninde kapana kısılmış olarak bulur.
4. Wild at Heart – Vahşi Duygular (1990) – IMDB: 7.2
Cannes Film Festivali’nde yönetmeni David Lynch’e Altın Palmiye, Diane Ladd’e En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Oscar ve Altın Küre adaylığı kazandıran film ilk gösterimini de yine Cannes Film Festivali’nde yaptı. Nicolas Cage, Laura Dern ve Willem Dafoe gibi usta oyuncuları da kadrosunda barındıran Wild at Heart, her anlamıyla iddialı ve cesur bir yapımdır.
Lula’nın psikopat annesi, Lula’nın hapisten yeni çıkmış olan Sailor ile birlikte olduğu düşüncesiyle deliye döner. Lula ve Sailor, Sailor’ın şartlı tahliye koşullarını da hiçe sayarak California’ya doğru yola çıkarlar. Ancak anneleri, Sailor’ı öldürmesi için bir katil tutmuştur. Bundan habersiz genç çift ise, yolculuklarının ve nihayet tekrar birlikte olmanın keyfini çıkarmaktadırlar; ta ki genç bir kadının bir araba kazası geçirene ve ardından yaşamını yitirmesine şahit olmalarına dek… Peki bu geleceğe dönük kötü bir alâmet mi?
Sailor ve Lula, birbirleri hakkında gizli sırları keşfederken son derece tuhaf “insanlarla” karşılaşacaklardır. Korkunç görüntülerle ve Oz Büyücüsü hikayesine göndermelerle dolu olan filmde izleyicileri etkileyici bir hikâye bekliyor.
5. I Origins (2014) – IMDB: 7.3
Yönetmeni, senaristi ve yapımcısı Mike Cahill’e Sundance ve Sitges film festivallerinden En İyi Uzun Metrajlı Film ödülleri kazandıran ve En İyi Bağımsız Film dalında Satürn ödülüne aday gösterilen bilim kurgu ve romantik drama filmi I Origins, eleştirmenlerden bolca olumlu eleştiri almış güçlü bir yapımdır.
“I Origins”, yüksek lisans öğrencisi Ian Gray, gözlerin yaratılışçıların iddia ettiği gibi oluştuğu fikrine karşılık evrimleştiğini kanıtlamak için Karen ve Kenny ile insan gözünün evrimini araştırmaya başlar. Gözlere olan hayranlığı, onu hem bireysel hem de toplumsal ve kültürel sonuçları olan alanlara götürecektir.
6. Avril et le monde truqué / April and the Extraordinary World (2015) – IMDB: 7.3
César ödüllerinde En İyi Animasyon Filmi dalında César ödülü adaylığına layık gösterilen animasyon türündeki bir distopya olan April and the Extraordinary World, Annecy Uluslararası Animasyon Film Festivali’nde ilk gösterimini yapmıştır. Christian Desmares ve Franck Ekinci’nin ortak çalışmasıyla yazılıp yönetilen film, ayrıca Marion Cotillard, Philippe Katerine ve Jean Rochefort gibi ünlü oyuncuların seslendirmeleriyle güçlendirilmiştir.
1941’de dünya, tarih kitaplarından bildiğimizden kökten farklıdır. Jeopolitik gelişmeler garip bir seyir izlemektedir: 5. Napolyon Fransa’yı yönetirken son 70 yıldır bilim adamları gizemli bir şekilde ortadan kaybolmakta, insanlık uzun zamandır keşifler ve icatlar noktasında bir gelişim yakalayamamaktadır. Kısacası; radyo, televizyon, elektrik, havacılık ve içten yanmalı motor gibi tüm yeniliklerden uzak kalan dünya, kömür ve buharın hakim olduğu geçmiş yüzyılın bilgi birikiminde kalır.
Bu tuhaf evrende, genç bir kız olan Avril (Marion Cotillard), Darwin (Philippe Katerine), konuşan kedisi Pops (Jean Rochefort), büyükbabası ve genç bir polis muhbiri olan Julius (Marc-André Grondin) aynı zamanda Avril’in ebeveynleri olan iki kayıp bilim insanını aramak için yola çıkarlar. Dörtlüyü, bu garip yeni dünyada birçok tehlike ve gizem beklemektedir.
7. Cure (1997) – IMDB: 7.4
Usta yönetmen Kiyoshi Kurusawa’nın yazıp yönettiği 1997 yapımı psikolojik korku-gerilim ve suç filmi Cure, pek çok korku-gerilim filminin ve 90’lardan itibaren çıkış yakalayan Japon korku sinemasının da öncülerinden kabul edilir. Tokyo Uluslararası Film Festivali’nde büyük Grand Prix ödülü kazanan ve Kôji Yakusho’ya da En İyi Erkek Oyuncu Ödülü kazandıran film, her anlamda etkileyici ve kült bir Japon korku-gerilim klasiğidir.
Korkunç bir cinayet dalgası Tokyo’yu kasıp kavuruyor. Cinayetlerin arasındaki tek ortak nokta, kurbanların her birinin boynuna oyulmuş kanlı bir X işaretidir. Her durumda, katil kurbanın hemen yanında bulunmakta ve suçla ilgili hiçbir şey hatırlamamaktadır.
Dedektif Takabe ve psikolog Sakuma, cinayetlerin perde arkasını ve ortak noktaları arasındaki gizli bağlantıyı bulmak için göreve çağrılırlar ancak araştırmaları hiçbir sonuca varmaz. En son cinayet mahallinin yakınında, onunla temasa geçen herkes üzerinde garip bir etki bırakan tuhaf bir genç adam tutuklanır.
Dedektif Takabe, bu kişinin cinayetlerle bağlantısını belirlemek için bir dizi sorgulamaya başlayacaktır. Takabe bu esnada, kişisel hayatını etkilemeye başlayan ve giderek akıl sağlığında dengesizlikler oluşturmaya başlayacak biçimde davaya takıntılı hale gelir.
8. Sarmaşık (2015) – IMDB: 8.0
Sundance Film Festivali’nde ilk gösterimini yapan ve film önerileri listemizin bu haftaki tek yerli filmi olan 2015 yapımı drama filmi Sarmaşık, genç yönetmen Tolga Karaçelik’in çıkış filmidir. Nadir Karabacak, Hasan Karsak ve Kadir Çermik’in başrolleri paylaştığı film; En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Senaryo ve En İyi Erkek Oyuncu dallarında Altın Portakal ödülü kazanmıştır.
Kaptan Beybaba (Osman Alkas), bir limanda birkaç yedek mürettebatı gemiye aldıktan sonra, uzun bir yolculuğa çıkmak üzere hazırlıklara başlar. Gemi varış noktasında yüklerini boşaltacak ve bu sayede mürettebat da gecikmiş olan maaş çeklerini nihayet tahsil edebilecektir. Ancak çok geçmeden iç karartıcı bir mesaj alırlar. Geminin ortağı olan armatörler iflas etmiştir ve şayet yük gemisiyle limana girerlerse geminin tüm malları haczedilecektir.
Mürettebatın çoğu, geminin içine düştüğü bu bataklıktan kurtulması ne kadar uzun sürerse sürsün geride kalmaya karar verir. Başta uzun zamandır ödenmeyen maaşlarını alabilmek için bu yükün altına girmeyi kabul ederler.
Mürettebatı, gemide mahsur kalacakları karanlık günler, haftalar, aylar beklemektedir; öyle ki izolasyon, mürettebatı katıksız delilik ve terör denizine sokacak bir baskı ortamı oluşturmuştur bile…
9. Investigation of a Citizen Above Suspicion – Her Türlü Kuşkunun Ötesinde Bir Vatandaş Üstüne Soruşturma (1970) – IMDB: 8.0
Film önerileri listemizin son filmi olan 1970 yapımı suç ve drama filmi “Investigation of a Citizen Above Suspicion”, En İyi Yabancı Film dalında Oscar ödülü kazanmış; Cannes Film Festivali’nden FIPRESCI ve Jüri Büyük Ödülü kazanmasının yanı sıra Altın Palmiye ödülüne aday gösterilmiş etkileyici bir sinema eseridir.
Elio Petri’nın yönettiği filmin başrollerini Gian Maria Volonté ve Florinda Bolkan paylaşmaktadır. Film, ülkenin kolektif hafızasına katkıları nedeniyle, İtalya Kültür Bakanlığı tarafından “Korunması Gereken 100 Film” listesine alınmıştır.
İç siyasi kargaşanın yaşandığı bir dönemde, Roma polis müfettişi Gian Maria Volontè önemli bir görev alır, bu görev siyasi muhalifleri çökertmektir. Ancak metresi Florinda Bolkan’ı öldürdüğünde ve kendisini işaret eden kasıtlı ipuçları bıraktığında cinayet masası polisleri cinayet mahalline akın etmeye başlarlar. Ve ortaya çıkarılan her ipucu bizi sona daha da yaklaştırır.
Peki eninde sonunda beklenen son gelecek midir yoksa bu soruşturma çok daha büyük olayların fitilini mi ateşleyecektir? İtalyan polisi yöntemlerinin ve otoriter baskının sert bir eleştirisiyle tomurcuklanan faşist eğilimler üzerine psikolojik bir çatışmayı birleştiren film izleyicilerini kademeli bir şekilde finale hazırlıyor.