“Sinemagraf” kelimesi Amerikalı fotoğrafçı Kevin Burg ile Jamie Beck tarafından 2011 yılında moda markalarının çalışmalarını açıklamak için icat edilen bir kelime. Ve adından da anlaşıldığı gibi, sinema ile grafiğin birleşmesiyle oluşuyor. Bir sinemagraf, durağan bir açıdan çekilen birden çok fotoğrafin birleştirilmesi tekniğiyle ortaya çıkıyor.
Şimdi size böyle bir projeden bahsedeceğiz. “Yeşilçam filmleri sinemagrafı” projesinin sahipleri Mehmet Demirel ve Şebnem Kuş. Çok yakından tanıdığımız eski Türk filmi sahneleri, sinemagraf sanatı sayesinde öylesine sıcak ve içten bir hal almış ki; sizi alacak; o sahnelerin tam ortasına bırakacak. İşte aslında hiç unutmadığımız eski Türk filmlerine ait yaşayan fotoğraflar.
“Parka gidecekmiş iki gözümün çiçeği.” Çöpçüler Kralı
Ve bu buluşmaya tanıklık eden şaşkın kedi 🙂
Ziya, çocuklara kim bilir neler anlatıyor. /Neşeli Günler
“Sevgi neydi?” /Selvi Boylum Al Yazmalım
“Şoförün bahtı kara, muavinin gönlü yara.” /Çiçek Abbas
Ve Hafize ana, aslanlarını yemeğe çağırıyor. 🙂 /Hababam Sınıfı
Kahve ya da çay? / Çöpçüler Kralı
Muhtemelen Kazım, Saadet’le turşu kavgası içinde. /Neşeli Günler
“Şakir: Aşıksan vur saza, şoförsen bas gaza. / Çicek Abbas: Sevene can feda, sevmeyene elveda.”
Domdom Ali, Güdük Necmi… / Hababam Sınıfı
Ve öğretmenler odası…
Badi Ekrem’in eğlenceli dersleri… / Hababam Sınıfı
“Gulyabani diye bir şey yoktur, olamaz! Ama olabilir de.” /Gulyabani
“Problem nedir?” /Hababam Sınıfı
“Doguz bin doguz yüz dogsan dokuz…” /Köyden İndim Şehire
Ve tabii ki Mahmut Hoca… /Hababam Sınıfı
Bu sıcak fikrin sahiplerini gerçekten tebrik ediyoruz… 🙂