2021 yılında uzaya fırlatılan ve 2022 yılında yörüngesine yerleşen James Webb Uzay Teleskobu, uzayın gizemlerinin keşfedilebilmesi için büyük bir önem taşıyor. Uzun yıllar boyunca uzayın derinliklerinden Dünya’ya inanılmaz görüntüler gönderen Hubble Uzay Teleskobu’nun ardılı olan James Webb, uzayı gözlemek için şimdiye kadar kullanılan en yüksek teknolojilerden biri. Teleskobun, insanlığa gönderdiği son görüntüler ise gerçekten büyüleyici. Yaratılış Sütunları ismi verilen yoğun hidrojen ve toz bulutu karışımın en net görüntülerini çekmeyi başaran James Webb Uzay Teleskobu, insanlığın evren ve yaşam hakkındaki perspektifini geliştirmeye devam ediyor. İşte, Yaratılış Sütunları’nın inanılmaz görüntüleri…
Soğuk ve yoğun haldeki hidrojen ve toz bulutundan oluşan Yaratılış Sütunları, Kartal Nebulası’nda yer alıyor
Kartal Nebulası, uzaydaki yıldız oluşumunun halen devam ettiği oldukça önemli bir bölge. Dolayısıyla Yaratılış Sütunları’na bakıldığı zaman, yeni oluşan yıldızları da görmek mümkün!
Sütunlar, bölgedeki devasa yıldızların yoğun morötesi ışıklarıyla şekil alıyor ve bu sayede aydınlanıyor
Ancak bölgedeki yoğun radyasyon aynı zamanda sütunların dağılmasına neden oluyor. Yani sütunlara anlık olarak bakabilseydik, muhtemelen artık var olmadıklarını görecektik…
Yaratılış Sütunları, Dünya’dan 6.500 ışık yılı uzakta!
Yani Yaratılış Sütunları tarafından yayılan ışık, Dünya’ya 6.500 yıl sonra ulaşıyor! Bir başka deyişle, James Webb Uzay Teleskobu tarafından yakalanan bu inanılmaz manzara, 6.500 yıl öncesinden!
Bugüne kadar bütün uzay teleskopları, Yaratılış Sütunları’nı en az bir kere fotoğrafladı
En ünlü Yaratılış Sütunları fotoğrafları ise 1994 ve 2014 yıllarında Hubble Uzay Teleskobu tarafından çekilen fotoğraflardı. Ancak geçtiğimiz günlerde sütunların James Webb Uzay Teleskobu’na yansıyan görüntüleri, bugüne kadar elde edilen en net görüntüler olma özelliği taşıyor. Hubble Uzay Teleskobu’nun çektiği önceki görüntülere kıyasla aradaki fark gerçekten inanılmaz…
James Webb Uzay Teleskobu’nun üstün teknolojik özellikleri, Yaratılış Sütunları’nın en net halini ortaya çıkardı
Teleskobun kızılötesi sensörleri, sütunlardaki toz bulutlarının görüntüleri bulanıklaştıran etkisini bertaraf etmeyi başardı. Bununla birlikte yeni teleskobun teknolojik özellikleri, toz bulutunun iç yüzünün ilk defa bu kadar net bir şekilde gözlenmesine olanak sağladı. Böylece hem Yaratılış Sütunları hem de bölgedeki yıldızlar, en net görüntüleriyle insanlığın karşısına çıkmış oldu…
