Kapitalizm hakkında şurada yazılanlar pek hoşumuza gitti.
Ülkeden ülkeye kapitalizm nasıl uygulanır konusunu 2 inek örneği üzerinden buyurun hep birlikte inceleyelim.
2 inek nelere kâdir. 🙂
Hepsinden evvel geleneksel kapitalizm nedir?
2 ineğiniz vardır. Birini satıp yerine bir öküz alırsınız. Sürünüz çoğalmaya başlar ve ekonomi büyür. Artık onları satıp kazancınızla emekliye ayrılabilirsiniz.
Amerikan kapitalizmi:
2 ineğiniz vardır. Bunların üçünü resmi olarak kayıtlı şirketinize satarsınız, tabii bu noktada bu işlemi kanunlar önünde kolaylaştıracak bir teminat mektubunuz da (bankadaki dostunuz sağ olsun) vardır. Şansınıza bu esnada yürürlüğe giren borçların silinmesine dair bir yasay tüm o 4 ineği size geri kazandırır, hem artık elinizde 5. inek için vergiden muafiyet hakkı da vardır. Toplam 6 inekten sağılacak sütlerin hakları, esasen sizin şirketin hislerinin çoğunluğuna sahip Bahamalardaki bir taşeron şirkete devredilir ki o taşeron 7 inekten sağılacak sütlerin haklarını sizin resmi kayıtlı şirketinize geri satabilsin. Yıl sonu raporu gösterir ki şirketinizin 8 ineği ve 1 tane daha alacak büyüme potansiyeli vardır. İneklerin birini yeni başkanlık seçimi kampanyası için satarsınız çünkü böyle bir satışı bilançoya yansıtmasanız da olur. Üstelik elinizdeki 9 ineğin yanına çok daha fazla inek getirecek bir geleceği de garantilemiş olursunuz böylece.
Avustralya kapitalizmi:
2 ineğiniz vardır. Birini satıp diğerini 4 inek kadar süt üretmeye zorlarsınız. İnek ölünce de şaşırırsınız.
Fransız kapitalizmi:
2 ineğiniz vardır. Üçüncüsünü istediğiniz için grev yaparsınız.
Japon kapitalizmi:
2 ineğiniz vardır. Onları öyle bir şekilde yeniden tasarlarsınız ki, artık her biri, bir ineğin kapladığı yerin onda birini kaplarken, ortalama bir inekten 20 kat daha fazla süt üretmektedir. Ardından bu yeni zeki inek modelinin çizgi filmini yapıp onu tüm dünyaya pazarlayabilirsiniz!
Alman kapitalizmi:
2 ineğiniz vardır. Ancak onları öyle düzenlersiniz ki artık ortalama 100 yıl yaşayabilir, ayda bir beslenir ve kendi kendilerini sağabilir hale gelirler.
İngiliz kapitalizmi:
2 ineğiniz vardır. Her ikisi de manyaktır.
Kanada kapitalizmi:
2 ineğiniz vardır. Aslında bu inekler biraz irice geyikleri andırmaktadırlar, yo yo aslına bakarsanız onlar bildiğiniz geyiktir. Biri Fransızca biri İngilizce konuşan bu geyiklerlerden biri yeni bir ülke kurmaya çalışırken, öbürü de bu yeni ülkenin kurulmaması için elinden geleni yapmaktadır. İkisi de canavar gibi buz hokeyi oynarlar.
İtalyan kapitalizmi:
2 ineğiniz vardır. Şu an nerede ne yapmakta olduklarına dair bir fikriniz yoktur. Ama çok da önemli değildir çünkü şu an öğle yemeği vaktidir.
Rus kapitalizmi:
2 ineğiniz vardır. Onları tekrar sayınca görürsünüz ki aslında 5 ineğiniz varmış. Tekrar saydığınızda sayılarının gerçekte 42 olduğu ortaya çıkar. Bir tur daha sayarsınız ve 12 ineğiniz olduğu gerçeğiyle yüzleşirsiniz. İneklerinizi saymayı bırakıp bir şişe daha votka açarsınız.
İsviçre kapitalizmi:
5.000 inek vardır ancak hiçbiri size ait değildir. Onları muhafaza ettiğiniz için sahiplerinden çılgınca ücretler alıyorsunuzdur zaten.
Çin kapitalizmi:
2 ineğiniz vardır. Onları sağmakla görevli 300 kadar da çalışan… Bu sayede işsizlik olmadığını belirtir, büyükbaş hayvan sektörünün verimliliğinden bahseder ve gerçek inek sayısından bahseden gazetecileri yargılamadan hapse atarsınız.
Yeni Zelanda kapitalizmi:
2 ineğiniz vardır. Sağdaki pek sevimlidir. 🙂
Türkiye kapitalizmi bonusu:
2 ineğiniz vardır. Sonra Kurban Bayramı gelir…