Ana sayfa » Seyahat » Türkiye’de Sonbaharın En Güzel Manzaralarını Görebileceğiniz 12 Muhteşem Yer
Türkiye’de Sonbaharın En Güzel Manzaralarını Görebileceğiniz 12 Muhteşem Yer
Sonbahar, doğanın en büyüleyici renk oyunlarını sergilediği mevsimlerden biri. İster doğa yürüyüşü, ister fotoğraf safarisi ya da sadece huzurlu bir kaçamak arıyor olun, sonbaharda bu rotalara gitmek ruhunuzu yenileyecek.
Sonbahar, doğanın en şairane mevsimi belki de. Yeşilin her tonunu, altın sarısının en parlak halini, kızılın en tutkulu dokunuşlarını ve turuncunun en sıcak ışıltılarını aynı tabloda buluşturan bir ressam gibi çalışıyor. Türkiye’mizin dört bir yanı ise bu ressamın başyapıtlarını sergilediği devasa bir açık hava galerisine dönüşüyor. Eğer siz de bu görkemli şölene tanık olmak, içinizi ısıtacak renk cümbüşünün ortasında kaybolmak istiyorsanız, işte karşınızda unutulmaz anılar biriktireceğiniz Türkiye’de sonbaharın en güzel manzaraları için 12 rota…
1. Yedigöller – Bolu
Türkiye’de sonbaharın en güzel manzaraları listemize başlıyoruz. Bolu’nun doğal cennetlerinden biri olan Yedigöller Milli Parkı, adını yedi ayrı gölünden alıyor. Heyelan set göllerinin bir arada bulunduğu bu bölge, özellikle sonbaharda tam bir görsel şölen sunuyor. Büyükgöl, Nazlıgöl, Deringöl, Seringöl, İncegöl, Küçükgöl ve Sazlıgöl’ün çevresindeki ağaçlar, rengarenk yapraklarla bezenince burası kartpostallardan fırlamış gibi görünüyor. Sessiz göl kıyısında yürürken ayaklarınızın altında hışırdayan yapraklar, fonda kuş sesleri ve suyun dinginliği birleşince kendinizi büyülü bir masalın içinde hissedebilirsiniz. Fotoğraf makinenizi hazırlayın, çünkü her köşe, bir sonraki sosyal medya gönderiniz için adeta bir tablo sunuyor diyebiliriz.
Bolu’nun Mudurnu ilçesinde yer alan Abant Gölü, yaklaşık 1.350 metre rakımıyla doğaseverlerin vazgeçilmez adreslerinden biri. Her mevsim farklı güzelliklere bürünen göl, sonbaharda çevresindeki ormanların kızıl, sarı ve turuncu tonlara boyanmasıyla tam anlamıyla bir görsel şölen sunuyor. Abant’ın çevresinde işaretli yürüyüş yollarında doğayla baş başa vakit geçirebilir, göl kenarında piknik yapabilir ya da bisiklet sürerek bu büyüleyici atmosferin tadını çıkarabilirsiniz. Kuş gözlemciliğine meraklıysanız, burası sizin için de bir cennet. Çünkü göl çevresinde pek çok kuş türü yaşamını sürdürüyor ve sonbaharın sakin günlerinde kendilerini daha kolay fark edebilirsiniz.
3. Atatürk Arboretumu – İstanbul
İstanbul’un Sarıyer ilçesinde, Belgrad Ormanı’nın hemen yanı başında yer alan Atatürk Arboretumu, doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenler için adeta gizli bir hazine. 296 hektarlık bu geniş alanda binlerce farklı bitki ve ağaç türü bulunuyor. Özellikle sonbaharda kızaran yaprakların gölette yansıması, nefes kesici bir manzara yaratıyor. Şehrin karmaşasından uzaklaşıp sessizliğin tadını çıkarmak isteyenler için ideal bir mekân olan arboretum, aynı zamanda fotoğraf tutkunlarının da gözdesi. Burada yürürken dünyanın dört bir yanından getirilmiş farklı ağaç türlerini görüp kendinizi küçük bir botanik gezisinde bulabilirsiniz.
İzmir’in Bozdağlar eteklerinde saklı bir güzellik olan Karagöl, şehir merkezine sadece bir saatlik mesafede bulunuyor. Efsanelere konu olmuş bu küçük göl, sonbaharda adeta bir renk şölenine ev sahipliği yapıyor. Çevresini saran çam, meşe ve kayın ağaçları sarı ve kırmızıya dönüştüğünde gölün yüzeyine yansıyan manzara, izleyenleri büyülüyor. Doğa yürüyüşü yapmak, göl kıyısında huzurlu bir kahve içmek ya da sadece sessizliğin tadını çıkarmak için burası mükemmel bir kaçış rotası. İzmir gibi hareketli bir şehirden gelip böylesine dingin bir manzaranın ortasında bulmak, insanın zihnini sıfırlayan bir deneyim.
5. Yenice – Karabük
Karabük’ün Yenice ormanları, Türkiye’nin en büyük blok ormanlarından biri olmasıyla ünlü. Özellikle sonbahar aylarında, kayın, meşe ve gürgen ağaçlarının yarattığı renk cümbüşü burayı fotoğrafçıların ve doğaseverlerin uğrak noktası haline getiriyor. Yenice ormanlarında yürüyüş yaparken zaman zaman sislerin arasından süzülen ışık huzmeleriyle karşılaşmak, size gerçeküstü bir deneyim yaşatabilir. Burası aynı zamanda biyolojik çeşitliliğiyle de önemli bir merkez. Birçok endemik bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapıyor. Sonbaharın serin havasında burada yapacağınız bir doğa yürüyüşü, size huzur ve ilham verecektir.
Göller Yöresi’nin incisi Eğirdir, sonbaharda etrafındaki dağların renk değiştirmesiyle adeta büyülü bir manzara sunuyor. Gölün masmavi suları ile kızıl ve sarı yaprakların birleşimi, kartpostallık kareler oluşturuyor. Burada yürüyüş yapabilir, bisiklet kiralayarak göl etrafında dolaşabilir ya da tekne turuna çıkabilirsiniz. Eğirdir’in sadece manzaraları değil, tarihi de keşfetmeye değer. Eğirdir Kalesi, Aya Stefanos Kilisesi gibi yapılar sizi geçmişin izlerine götürürken göl kıyısındaki restoranlarda yöresel lezzetlerle karnınızı doyurabilirsiniz. Hele meşhur kabak tatlısını tatmadan dönerseniz, çok şey kaçırmış olursunuz.
7. Amasra – Bartın
Batı Karadeniz’in incisi Amasra, sonbaharda denizle birleşen rengarenk ormanlarıyla görenleri büyülüyor. İlçe merkezine girişte sizi karşılayan ağaç tüneli, sonbaharda turuncu ve sarı yapraklarla adeta bir görsel şölen sunuyor. Tarihi Amasra Kalesi, Çekiciler Çarşısı ve bölgenin müzesi gezilecek yerler arasında. Deniz kıyısında oturup sonbahar esintisini içinize çekmek, burada yapabileceğiniz en keyifli aktivitelerden biri. Ayrıca balık mevsiminin en güzel zamanında buraya gelirseniz, taze barbunya veya kırlangıç balığını tadabilirsiniz. Amasra’da doğa, tarih ve lezzet aynı masada buluşuyor.
Sinop’un sakin ilçelerinden Ayancık, sonbaharın en huzurlu adreslerinden biri. İlçenin sahil boyunca uzanan ormanları, yaprakların dökülmesiyle rengarenk bir hal alıyor. Özellikle Sinop-Ayancık yolu boyunca uzanan manzaralar, yolculuğunuzu unutulmaz kılıyor. Kerempe Burnu’ndaki tarihi kale kalıntılarını ziyaret edebilir, köylerde üretilen doğal ballar ve mısır ekmeğiyle leziz bir kahvaltı yapabilirsiniz. Ayrıca kuşların göç mevsimine denk gelirseniz, gökyüzünde süzülen sürüleri izlemek bambaşka bir deneyim sunar. Ayancık, kalabalıktan uzak bir sonbahar rotası arayanlar için ideal bir seçenek.
9. İğneada Longoz Ormanları – Kırklareli
Kırklareli’nin Demirköy ilçesinde bulunan İğneada Longoz Ormanları, dünyada nadir rastlanan bir ekosistem türüne ev sahipliği yapıyor. Tatlı suyla tuzlu suyun buluştuğu bu alan, sonbaharda doğanın tüm renklerini aynı sahnede buluşturuyor. Söğüt, kavak ve kızılağaçların yarattığı büyüleyici manzara, fotoğrafçılar için eşsiz kareler sunuyor. Burada Büyük Gölet, Küçük Gölet ve Saka Gölü gibi sulak alanları keşfedebilir, kuş gözlemi yapabilir ya da sadece ormanın sessizliğinde kaybolabilirsiniz. İstanbul’a yakınlığı sayesinde hafta sonu kaçamaklarının da gözde adreslerinden biri olan İğneada, sonbaharı en yoğun şekilde hissetmek için ideal bir destinasyon.
İstanbul’un tarihi yarımadasında yer alan Gülhane Parkı, özellikle sonbaharda İstanbul’un en güzel yüzlerinden birini sunuyor. Osmanlı döneminde Topkapı Sarayı’nın dış bahçesi olarak kullanılan park, bugün rengarenk ağaçları ve yürüyüş yollarıyla şehrin kalbinde bir huzur köşesi. Sonbaharda parkın içindeki dev çınarların altına düşen yapraklar, tarihle doğayı aynı anda yaşamanıza imkân tanıyor. Parkta yürürken bir yandan Sarayburnu’ndan Boğaz manzarasını seyredebilir, bir yandan da tarihle iç içe bu atmosferin tadını çıkarabilirsiniz. İstanbul’un keşmekeşi arasında nefes almak isteyenler için sonbaharda Gülhane Parkı birebir.
11. Suuçtu Tabiat Parkı ve Şelalesi – Bursa
Türkiye’de sonbaharın en güzel manzaraları dendiğinde Suutçu Tabiat Parkı’ndan bahsetmemek olmaz. Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesinde bulunan Suuçtu Şelalesi, 38 metreden dökülen sularıyla hem yazın hem de sonbaharda ziyaretçilerini büyülüyor. Ancak ağaçların kızıl ve sarıya büründüğü sonbahar aylarında burası çok daha etkileyici bir hale geliyor. Şelale çevresinde yürüyüş yapabilir, piknik alanlarında sevdiklerinizle keyifli vakit geçirebilirsiniz. Fotoğraf tutkunları içinse suyun akışıyla renkli yaprakların birleşimi eşsiz kareler sunuyor. Bursa’ya kadar gitmişken Ulubat Gölü’nü de ziyaret ederek gününüzü daha da özel kılabilirsiniz.
Ege’nin romantik adası Bozcaada, genelde yaz tatilleriyle anılsa da aslında sonbaharda bambaşka bir güzelliğe bürünüyor. Ada sokakları daha sakin, rüzgarlar daha serin, bağlar ise kırmızı ve sarı yapraklarla bezenmiş oluyor. Şarap bağları arasında yapacağınız yürüyüşlerde doğanın renklerini keşfedecek ve Bozcaada’nın kendine özgü huzurlu atmosferine kapılacaksınız. Rüzgar güllerinin arasında gün batımını izlemek, sonbaharın en keyifli deneyimlerinden biri olabilir. Ada, bu mevsimde kalabalıktan uzak, romantik ve dingin bir tatil için harika bir seçenek.
Türkiye’nin dört bir yanında sonbahar, doğanın sessiz bir şöleni gibi yaşanıyor. Bolu’nun göllerinden Karadeniz’in sahillerine, İstanbul’un parklarından Ege’nin adalarına kadar her köşe bu mevsimde ayrı bir tabloya dönüşüyor. Eğer ruhunuzu dinlendirmek, hafızanızda kalıcı manzaralar bırakmak istiyorsanız, bu rotalar sonbaharı en güzel haliyle yaşamanız için sizi bekliyor.