İstanbul tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yaptı. Osmanlı’dan Bizans’a kadar pek çok köklü medeniyeti ağırlayan ve iki kıtayı birleştiren bu şehirde birçok kültür harikası bulunuyor. Tabii yalnızca tarihi eserler nedeniyle değil, Türk mutfağının eşsiz tatları için de her yıl milyonlarca turist İstanbul’u ziyaret ediyor. Özellikle Sultanahmet ve Kapalıçarşı turistlerin uğrak mekanlarından. Buralardaki fiyatları da kısmen biliyorsunuzdur. Hatta ne yazık ki özellikle bazı taksicilerin turistlere uyguladığı farklı fiyat politikasını zaman zaman haberlerde görüyoruz. Bir Fransız seyahat dergisi de İstanbul’un zaman zaman basına yansıyan bu kötü şöhretinden dolayı İstanbul’a gelecek turistleri buradaki “tuzaklara” karşı uyardı. Detaylara blrlikte bakalım.
Dünyanın hemen hemen her yerinde turistlere uygulanan muamele yerli halka uygulanandan çok daha farklı oluyor
Ancak Türkiye’de yaşanan haberler ulusal basına yansıdığı için ya da bazı turistler bloglarında burada yaşadıkları şeyleri anlattıkları için turistlerin Türkiye hakkında tedirginlikleri bulunuyor
Fransız seyahat dergisi GEO, İstanbul’u ziyaret edecek turistleri uyarmak için bir yazı yayımladı. Yazının başlığı ise; “İstanbul’da tatilde kaçınmanız gereken 5 tuzak”
Dergide yayımlanan yazıda öncelikle İstanbul’un güzelliklerinden bahsediliyor, yazının ilerleyen bölümlerinde ise özellikle taksicilere dikkat edilmesi belirtiliyor
İşte Fransız seyahat dergisi GEO’nun turistler için yayımladığı yazısında belirttiği 5 uyarı;
1. Taksiler
Seyahat dergisi GEO, taksicilerin yabancı turistler için fiyat şişirmesinin İstanbul’a özgü bir durum olmadığına yazısında yer vererek, dünya genelinde birçok büyük kentte karşılaşılan bir durum olduğunu yazdı. Taksicilerin genellikle yolu uzatıp, daha fazla fiyat çıkarttıklarını aktaran GEO, “dolandırıcılığın” bununla sınır olmadığını yazdı. Yazıda şu ifadelere yer verildi; “Taksici, 20 TL tutan fatura için ödediğiniz 50 TL’yi el çabukluğuyla 5 TL ile değişip, 15 TL daha borcunuz olduğunu söyleyebilir.”
Ayrıca uyarılar arasında şoförün ayrıca taksimetreyi açmak istememesi, ısrar edildiğinde ise bozuk olduğunu öne sürmesi de yer alıyor. Derginin bu konuda verdiği tavsiye ise şu; seyahate başlamadan önce fiyatı sorun ve hatta pazarlık edin. Taksiye binmeden önce plakanın fotoğrafını çekin.
2. Bar ve pavyonlar
Akşam gidilen bar ve pavyon gibi içkili mekanların özellikle yalnız seyahat eden erkek turistler için tuzağa dönüşebildiği yazıda yer alanlar arasında. GEO’ya göre bu tür mekanlarda genç kadınlar turistin etrafını sararak daha fazla içki tüketmesini sağlıyor ve gecenin sonunda bin euroyu bulan hesaplar çıkıyor.
Fransız dergi, “tanımadığınız insanların sizi bir yerlere davet etmesine izin vermeyin” tavsiyesini yinelerken, siparişten önce mutlaka fiyat sorulması gerektiğini belirtiyor.
3. Halı satıcıları
Özellikle Sultanahmet, Beyazıt gibi turistik yerlerde “size çok özel fiyat” denilerek satılmaya çalışılan halıların aslında normal fiyatların çok üstünde olduğunu belirten dergi, turistlerin kendilerini gezdirmek için teklifte bulunan kişilerin onları bu tarz dükkanlara götürdüğünü öne sürüyor ve yazıda turistleri yabancıların yardım teklifini kabul etmememe konusunda uyarıyor.
4. Restoranda şişirilmiş hesaplar
Dünyanın her yerinde zaman zaman restoranlarda turistlere getirilen hesaplar fazla olabiliyor. Fransız seyahat dergisi GEO yazısında, İstanbul’da bazı restoranların yabancı turistlere para üstünü eksik verdiğini iddia ediyor. Uyarı yazısında şu ifadeler yer alıyor: “Tıpkı taksilerde olduğu gibi, verdiğiniz 200 TL’nin 100 TL olduğunu öne sürerek para üstünüzü de ona göre veriyorlar. Bazı durumlarda ise ya menüde hiç fiyat yazmıyor, ya da yazan fiyatla faturaya yansıyan farklı oluyor.”
Derginin bu konudaki tavsiyesi ise şu; gidilecek restoranla ilgili önceden internetten yorumlara bakılması ve eğer fiyatla ilgili bilgilendirme yoksa gidilmemesi.
5. Ayakkabı boyacıları
Yazıda dikkat edilmesi gereken bir diğer “tuzak” ise ayakkabı boyacıları olarak yer bulmuş. Uyarıya göre, kentin turistik semtlerinde ayakkabı boyacıları malzemelerini kazara düşürme süsü vererek turistlerin yardım etmesini sağlıyor ve karşılığında nezaketen ayakkabılarını boyama teklifinde bulunuyor. Ancak ayakkabılar boyandıktan ya da cilalandıktan sonra bunun karşı bir jest olmadığı anlaşılıyor. Ayakkabı boyacısı ısrarla para talep ediyor. Bu konuda derginin verdiği tavsiye ise “kesinlikle kibar olmayın ve yere düşen malzemeleri toplamayın” şeklinde.
Kaynak: 1