20 Temmuz günü Suruç’ta yaşananları hepiniz biliyorsunuz, tekrar tekrar anlatıp da kelimelerle zihninizde bunu canlandırmaya gerek yok. Gerek rant peşinde koşan medya ajanslarının “İlk biz bulduk!” demek için blursuz görüntüleri internete vermesi, gerek olay olduktan hemen sonra Urfa’ya olan bilet fiyatlarını iki katına çıkartan Türk Hava Yolları, gerek Taksim’deki basit bir yas yürüşünü bile gaza bulayan şansız Türk polisi yeteri kadar yer etti aklınızda.
Biz, “Oyuncak, Gönüllü, Katledildi” sözcüklerini aynı cümle içinde kullanmayı tecrübe etmiş, şanssız bir ırkız.
Vicdanımıza dayanarak, bu olayı böyle okuduk ve lanetliyoruz. Yıllardır haberciliğin en onurlu meslek olduğunu, tarafsız olması gerektiğini, haydi tarafı boş verin vicdanlı olması gerektiğini bas bas bağırıyorlar ya, bakın bir kısmı onurlu, bir kısmı da gerçekten muhterislikten gözü dönmüş medyamız, bu katliamı nasıl okumuş.
BirGün, Medyadaki en delikanlı yoldaşımız
Hürriyet, Katliam demekten korkmadı, gene lanetledi
Ruh hastası T24’ün yorumunu sizlere bırakıyoruz
Suruç saldırısı piyasaları nasıl etkiledi?http://t.co/sQNu8E8ulZ pic.twitter.com/EV74MlxjW7
— T24 (@t24comtr) July 21, 2015
Sabah, “Lanetliyormuş.”
Anadolu Ajansı, özel bir şey demese de belli zaten
22 Eylül 2014
bakın Anadolu Ajansı hangi haberi paylaşmış! pic.twitter.com/edZKHexOw5— SIFRESIZ TV (@TCsifresiztv) July 20, 2015
Cumhuriyet, “İşte insanlık, işte barbarlık”
Posta da IŞİD demekten korkmadı
Milliyet, katliam demedi, Davutoğlu’nu büyütmeyi tercih etti.
Sözcü, “Biz zaten demiştik” egosundan sıyrılmadı.
Kendini bir gazete sanan Star ise, gene bir şey demedi. Boşverin.
