Avrupa ülkelerinden Almanya, 1960’larda gerçekleşen işçi göçünün de etkisiyle Türkiye ile en çok bağ kuran ülkelerden biri. 2 farklı kültürün bir araya gelmesi ve Almanya’daki azınlıkların büyük bir kısmını oluşturan Türkler iki ülkenin ilişkilerini önemlü ölçüde etkiliyor. Ancak, Türklerle Almanların etkileşimi çok daha eskilere dayanıyor.
Twitter kullanıcısı @hadrianus2000, Türkler için oldukça ilgi çekici olan ve Almanya, Dresden’de bulunan Türckische Cammer Müzesi’ni gezerek tarihe dair önemli bilgiler paylaştı. Bunlar arasında Saksonya elektörü Güçlü August’un hareminde bulunan ve 2 çocuğunun annesi Fatma, Türk partileri düzenlemesi ve kaftan giymesi gibi pek çok ilgin bilgi var. Hep birlikte okuyalım…
1.
Pazartesi günümü size daha önce bahsettiğim ve Twitter’da çok ilgi çeken bir müzede gecirdim: Saksonya elektörlerinin „Türk Odasi“ : Türckische Cammer pic.twitter.com/XfLBTHpe3p
— Hadrianus 🌈 (@hadrianus2000) November 1, 2018
Pazartesi günümü size daha önce bahsettiğim ve Twitter’da çok ilgi çeken bir müzede gecirdim: Saksonya elektörlerinin „Türk Odasi“ : Türckische Cammer pic.twitter.com/XfLBTHpe3p
— Hadrianus 🌈 (@hadrianus2000) November 1, 2018
2.
Sarayında dress-code’lu Türk partileri düzenleyen bir kral düşünün. Kaftanların içinde, kafasında „Osmanlı“ miğferiyle Sultan kılığında dolaşan, yanında yine kendisinin oluşturduğu özel kıyafetler diktirdiği, özel kılıçlar hazırlattığı yeniçeri ordusunu beraber yürüten… pic.twitter.com/UxMZMxaK7O
— Hadrianus (@hadrianus2000) 1 Kasım 2018
3.
Bu ilginç şahsiyet metreslerini kaftanla tavlamaya çalışan Saksonya elektörü Güçlü August. Elektör kendine ülkenin en güzel kadınlarından bir tür harem bile oluşturmuş. Bu metreslerden toplam 354 çocuğu olmuş. pic.twitter.com/dU6J9OduHZ
— Hadrianus (@hadrianus2000) 1 Kasım 2018
4.
Metreslerinden bir tanesi Fatma Kahraman isminde bir Türk. Fatma ile 9 yıl beraber yaşamışlar. August’un ondan 2 çocuğu olmuş. Kont ve Kontes Rutowski. (Wikipedia Almanca’da ayrıntılı anlatılıyor) https://t.co/Smj6UFwoAB pic.twitter.com/e06CCDKDIb
— Hadrianus (@hadrianus2000) 1 Kasım 2018
5.
Bu arada Dresden’de kaldigim otel Güçlü August’un en ünlü metreslerinden Kontes Cosel için yaptırdığı, dönemin modasıyla dizayn edildiği için o dönem „Türk Sarayı“ olarak anılan Türckische Cammer’nin karşısındaki Taschenberg Palais’ydi. ?
(Bir şekilde hikayeye soktum kendimi ?) pic.twitter.com/puvWlR9ezm— Hadrianus (@hadrianus2000) 1 Kasım 2018
6.
Türckische Cammer’ya pek çok Saksonya Elektörünün katkısı var ama altın çağını Güçlü August zamanında yaşamış. Osmanlilarin Viyana’da durdurulduğu, Türk korkusunun patolojik bir Türk hayranligina dönüştüğü,
— Hadrianus (@hadrianus2000) 1 Kasım 2018
7.
Mozart’ın birbirinden güzel eserler bestelediği (Türk Marşı, Saraydan Kız Kaçırma en güzel örnekleridir) yani Avrupa’yı Türk Modası’nın sardığı yıllar bunlar. https://t.co/iTTiH4Accf
Müzeyi büyük bir heyecanla gezdim. Burada size gördügüm eserleri paylaşmak istiyorum.
— Hadrianus (@hadrianus2000) 1 Kasım 2018
8.
Üç direkli bir çadırın tepesi ve eteği. Osmanlı, 17. Yüzyıl. 1729’da Zeithainer Lager gösterisinin hazırlıkları sırasında Dresden’e getirilmiş. Pamuklu düz dokuma, Atlas ipeği aplike işli, pamuklu dokuma ve altın kaplı deri, kamalar oyma ahşap. 18 metre. Bir benzeri yok! pic.twitter.com/TeEtjwf8b3
— Hadrianus (@hadrianus2000) 1 Kasım 2018
9.
Bu çadır 17. Yüzyıldan günümüze ulaşmış en büyük Osmanlı çadırlarından bir tanesi. Bu dokuma sanatı örneği Türckische Cammer’de vitrin teknolojisi kullanılmadan sergileniyor. Çadırın içindeki çiçek ihtişamı insanın nefesini kesiyor. pic.twitter.com/p8Ly4c4ru8
— Hadrianus (@hadrianus2000) 3 Kasım 2018
10.
Dresden envanterinde toplam 1051 çadır varmış. Bu tekstil ürünleri sürekli kullanıldığı için günümüze sadece iki tanesi ulaşmış. Bu çadır 15 yıllık bir restorasyondan geçmiş (3,4 Mio €). Topkapı Sarayı’nın envanterinde sergilenmeyen dokuma sanatı eserlerini çok merak ediyorum. pic.twitter.com/FEJjcLaNCZ
— Hadrianus (@hadrianus2000) 3 Kasım 2018
11.
Çadırın o zamanlar hangi yüksek rütbeli bir Osmanlıya ait olduğu bilinmiyor. Altta ressamı bilinmeyen bir 17. Yüzyıl tablosundan detay görüyorsunuz. Viyana Kuşatması’nı anlatıyor. Çadırlardan sonra, arkada Stephan Katedrali seçiliyor. pic.twitter.com/PYhDfLRFoi
— Hadrianus (@hadrianus2000) 3 Kasım 2018
12.
Bakın burada sizi şaşkına çevirecek başka bir Osmanlı çadırı gösteriyorum. Dışarıdan baktığınızda daha çok basit bir ilkyardım çadırını andırıyor. İçeride ne ile karşılaşacağınız aklınızın ucundan bile geçmiyor. Osmanlı Dokuma Sanatı tek kelime ile muhteşem. pic.twitter.com/5IEFBGPWLD
— Hadrianus (@hadrianus2000) 3 Kasım 2018
13.
İki direkli bir çadırın tepesi. Osmanlı, 1714 öncesi. Bu çadır 1713/14 yıllarında Güçlü August’un talimatı ile Osmanlı İmparatorluğu’ndan satın alınmış. Zemin pamuklu, bezayağı dokuma; aplikasyonlar yarı İpek, bezayağı dokunmuş pamuklu, altın kaplamalı deri. 4,3 m yüksekliğinde. pic.twitter.com/KS0x4onJOT
— Hadrianus (@hadrianus2000) 3 Kasım 2018
14.
Güçlü August Osmanlı motifleriyle süslediği eğlenceleri için İstanbul’a çok sayıda emireri yollamış. Bu kişilerden bir tanesi August’un eski metresi Fatma ile evli olan, o dönem Edirne’de bulunan J. Goerg Spiegel. Spiegel 1712’de bir Saksonya Polonya elçi heyetiyle önce Edirne’ye
— Hadrianus (@hadrianus2000) 3 Kasım 2018
15.
ardından İstanbul’a gitmiş. Bu diplomatik temasın arkasında Poltawa yenilgisi sonrası Osmanlı topraklarına kaçan İsveç Kralı XII. Karl ‘ın Güçlü August aleyhine etkinliklerde bulunması yatıyor. August’un bu ziyaretteki “ihtiyaç” listesi hayli uzun. Çok sayıdaki çadır var listede.
— Hadrianus (@hadrianus2000) 3 Kasım 2018
16.
Bu çadır da bu seyahatte satın alınan çadırlar arasında. Günümüze sadece tepesi ulaşmış. pic.twitter.com/PxfTT5PmjV
— Hadrianus (@hadrianus2000) 3 Kasım 2018
17.
Güçlü August’un Türk eğlencelerinde Sultanı oynadığı kaftanları. ? eğlencelere bunları giyip gidiyormuş. Parlak yüzeyli olanı Türk kökenli bir emireri tarafından 1730’da Türkiye’den satın alınmış.
Üst kumaş baskılı süs şeritlerini haiz İpek atlas; düğmeler ibrişim sarımlı tahta pic.twitter.com/9HNVs5WNUa— Hadrianus (@hadrianus2000) 3 Kasım 2018
18.
Solda gördükleriniz aslında birer katlanır kupa. Deri, kesme, boyanmış deri astarlı, ipek pervazlı. Hafif ve yer tutmuyor. Kullanılmadığı zaman katlanıp kuşağın içinde taşınıyor. Vaktiyle binlerce üretilmiş bu kupalardan günümüze sadece dört tanesi ulaşabilmiş. ? Onlar da burada pic.twitter.com/qd4EWSjBiS
— Hadrianus (@hadrianus2000) 3 Kasım 2018
19.
Çakmaklı bir tüfek. Osmanlı, 17. Yüzyılın 2. yarısı. Namlu demir, dımışki, gümüş savatlı, altın kaplamalı; mekanizma kesme demir; kundak oyma dağ akçaağacı, kakmalı, dipçik omuzluğu fildişi, kakmalar fildişi, çinko ve pirinç. pic.twitter.com/VfwKf6Q2eH
— Hadrianus (@hadrianus2000) 3 Kasım 2018
20.
Bir Yeniçeri ortasının bayrağı, 1687 öncesi. Bayrak sırığı tah. geç 17. – erken 18. YY. Osiyek muharebesinde ganimet alınmış. Bayraktaki kitabeden:“Allahtan başka ilah yoktur, Muhammed Allah’ın Resulüdür”; “Ali’den başka kahraman yoktur, Zülfikar’dan başka kılıç yoktur (Ya Ali!) pic.twitter.com/pPChTJ6ziI
— Hadrianus (@hadrianus2000) 4 Kasım 2018
21.
Osmanlı silahlarında hem “Ali’den başka kahraman yok, Zülfikar’dan başka kılıç yok” kitabesine, hem de Zülfikar’ın kendisine çok sık rastlanıyormuş @kulturistan New York’da bulunan THE MET Müzesi’nden bir örnek vermiş. Verdiği linkte çok ilginç eserler var https://t.co/Sg8VEKyhNk
— Hadrianus (@hadrianus2000) 4 Kasım 2018
22.
Bu ok kılıflarının ismi Sadak. 16. Yüzyıl, Osmanlı. Güzelliklerine bakın. Sağdaki Osmanlılara has bir üslup olan dört çiçek üslubu ile hazırlanmış. Ne kadar gerçekçi çiçekler. pic.twitter.com/5f3i0WhN4Z
— Hadrianus (@hadrianus2000) 4 Kasım 2018
23.
Bir 17. yüzyıl Osmanlı Sipahi zırhı. Türckische Cammer, #dresden pic.twitter.com/GBpgMyfk9U
— Hadrianus (@hadrianus2000) 4 Kasım 2018