Biz Paint‘e gönül vermiş insanlarız. Sanmayın ki Microsoft virali yapmaya çalışıyoruz, yok öyle bir şey. Bunu kanıtlamak için isterseniz ayrıca bir de “Windows Movie Maker’ın Dünyanın En Kötü Evrimini Geçirdiğinin 23 Kanıtı” listesi hazırlayabiliriz.
Neyse ne diyorduk, içimizdeki Paint sevgisi bambaşka! İşte hepimize bazen biraz tasarımcı, biraz sanatçı, biraz sorun çözücü gibi hissettiren bu güzel programın hayatımızdaki önemini listeleyelim ve hatırlayalım istedik.
Paint candır!
Not: Bu listede gördüğünüz fotoğrafların neredeyse tamamı Paint’te yapılmış, boyutlandırılmış ya da kırpılmıştır. Hep öyle yapıyoruz zaten biz. 🙂
1. Paint de Explorer gibidir bilgisayarın içinde doğrudan olur
Nereden satın alacağım, nasıl kuracağım, key‘i crack‘i demeden o karşınızda onu kullanın diye hazır bekliyordur. Tek yapmanız gereken Paint’i başlatmaktır.
2. Photoshop’un artizliği Picassa’nın küstahlığı yoktur onda
Ne açması uzun sürer, ne bilgisayarınızdaki tüm fotoğrafları göstermeye çalıştırayım derken disk alanını sıkıştırmaya çalışır. Nettir Paint. Açarsın resmini mi yapacaksın, fotoğraf mı edit’leyeceksin yapar, kaydeder çıkarsın.
3. Kullanmayı bilen insana Excel gibidir Paint, onda yapamayacağınız iş yoktur
Hangimiz fotoğraf küçültmek, png‘yi jpeg‘e çevirmek, kolaj yapmak için Paint kullanmadı ki? Sorarız sizlere! Birbirimizi kandırmayalım lütfen, hayaller CS6 gerçekler Paint olmasın. Siz gerçekleri söylemekten utanmayın, gerekirse size Paint kadar kullanıcı dostu davranamayan Adobe utansın. 🙂
4. Azıcık onunla vakit geçirin bakın bakalım başka program arıyor musunuz?
Uzmanı olan adam Paint’te dekupe de yapar, doku transferi de, her türlü düzenleme de! Hatta oturur dünyayı baştan yaratır, inanmıyorsanız videoyu biz izleyiverin bir zahmet.
5. Yeri gelir tasarım departmanı size sırtını döner ama Paint asla!
Acil bir görsele ihtiyacınız var, kafanızdaki 2-3 görseli tek karede kullanıp boyutlandırmak istiyorsunuz ve tasarım departmanındaki arkadaş mail atıyorsunuz: “Recep kardeş şu görsel ellerinden öper.” diye. 2 dakika geçiyor cevap mail’i geliyor: “Öpmez!” Peki bugüne kadar hangi görselin üzerinde sağ tıkladınız, birlikte aç’tan Paint’i seçtiniz de “yok açamıyoruz birader” dedi…
6. Gelelim Paint’le iş başarmanın verdiği özgüvene
Her şeyden evvel kendi işini kendin yapabilmenin, başka kimseye muhtaç olmamanın verdiği o gurur! Sonrasında karşınıza çıkan her türlü problemi çözebileceğinize dair artan bir özgüven, daha ne olsun ki, bir program sizde neleri değiştirdi bak!
7. Ah o minimallik, ah o pikseller
Efendim kullanıcı dostu dedik ya, işte öyle her taraftan bir menü, ayrı ayrı layer’lar, filtreler, efektler fırlamıyor üzerinize. Ortam gayet net, renkler, fırçalar, imleci dönüştürebileceğiniz şeyler ve bir kaç ufak seçenek daha. Sonuç: Ne kafası karışmış bir kullanıcı, ne de bu neymiş diye kurcalarken kaybolan onlarca değerli dakika…
8. Favori paint gereçlerimiz: Renk seçici ve püskürtme kabı
Bakın bu iki gereci düzgün kullanırsanız Paint ile yapamayacağınız hiçbir şey kalmaz, iddia ediyoruz! Renk seçici dediğimiz şu damlalığa benzeyen sembol, bir noktadaki rengi bulmanıza yarar, püskürtme ise sprey şeklinde boyama özelliğine yarayan gereç. Şu ikisiyle var ya her türlü tadilata girersiniz. İnanmayanları madde 4’teki videoya geri alalım.
9. Kısacası biz bu programı çok seviyoruz
Sevmekle kalmıyor, kendi işimizi görecek kadar, hatta çoğu zaman işimizin ötesinde eğlenmek için kullanıyoruz. Mesela yukarıdaki çalışmada hali hazırda yaşlıca olan editörümüz Engin Amca‘yı süper yaşlandırma tekniğiyle daha da yaşlandırdık, bakın ne de güzel oldu. Siz de yapın. Paint candır. 🙂