Kadınlarda görülen kanser tiplerinde birinci sırada meme kanseri yer alıyor. Meme kanseri aslında genetik yapıdan ya da meme dokusunda meydana gelen hasardan kaynaklanan hücrelerde gelişen bir kanser türüdür. Ama meme kanserinin sadece %7-9’luk kısmı genetik yani aileden geçişlidir. Kadınların yer aldıkları risk gruplarına göre düzenli olarak gerekli muayeneleri yaptırmalı kanserin erken teşhisi ve tedavisinden çok büyük rol oynar.
Memede fark edilen birçok kitle iyi huyludur. Bu yüzden meme kanseri teşhis ve tedavisinde sakin olmak, gerekli önlemleri almak ve tedavi sürecine hazır olmak oldukça önemlidir. Biz de tüm bu süreçte kendi kendine muayene yöntemlerini, düzenli doktor kontrollerini, kanserin aşamalarını ve tedavi yöntemlerini listeledik. Unutmamak gerekir ki erken teşhis hayat kurtarır!
Yaş
Meme kanserinde en büyük risk grubu ileri yaşta olanlardır. Yapılan araştırmalarda meme kanseri teşhisi konan kadınların %70’i 50 yaşın üzerinde.
Risk Faktörleri
İlk doğumunu 30 yaşından sonra yapan, erken yaşta adet olan, menopoza giren kadınlar, yumurtalık kanseri, kalın barsak kanseri veya rahim kanseri geçiren kadınlar, doğum kontrol hapları, yağlı beslenme, günde bir bardaktan fazla alkol tüketimi, sigara kullanımı, ailede meme kanseri öyküsü kadınlarda meme kanseri riskini arttıran faktörlerdir.
En önemli belirti; kitle
Meme kanserinin en belirgin belirtisi memede kitledir. Bu kitleler iki farklı şekilde olabilir. Biri içi sıvı dolu bir kese halinde olanlar yani kistler. Kistler adet zamanında büyürler ve ağrılı olurlar. Menopoz öncesi kırklı yaşlarda sık görülürler. Bu basit kistler meme kanseri belirtilerinden biri değildir. Kistlere iyi huylu tümörler de diyebiliriz. Kanser riski taşıyan kitleler ise içi farklı bir doku ile dolu olan oluşumlardır, bunlara solid kitle denir. İkisini ayırmanın en kesin yolu ise ultrason kontrolüdür.
Diğer belirtileri
Meme Derisinde kalınlaşma, şişme, renk değişikliği, meme başında kalınlaşma, kızarıklık veya yara olması, memede veya meme başında içeri doğru çekinti olması, meme başında akıntı, memenin şeklinde değişiklik, meme başlarının pozisyonlarında değişiklik, koltuk altında ele gelen bir kitle.
Erken tanı için uygulanması gereken 3 yöntem var
İlki evde kendi kendine muayene. 20 yaşından sonra her ay adetin başlagıcından sonraki 7-10. günlerde, menopoz sonrası her ayın aynı günüde kendinizi muayene etmelisiniz. Erken tanı için ikinci önemli yöntem ise doktor muayenesi. 20 yaşından sonra 2 yılda bir, 40 yaşından sonra yılda bir kere mutlaka doktor muayenesi yaptırılmalıdır. Üçüncü yöntem ise mamografi. 40 yaş üstü kadınlarda belirti olsun ya da olmasın yılda bir kez mamografi çekilmesi erken teşhis için çok önemlidir.
Kendi kendine muayenenin ilk adımı; gözlemleme
Öncelikle bir aynanın karşısına geçilir ve kollar aşağı sarkacak şekilde durulur. Bu şekilde gözlemlendikten sonra kollar yukarı kaldırılarak bakılır ve sonrasında eller bele konarak bakılır. Son olarak yine eller belde olacak şekilde öne doğru eğilerek bakılır. Gözlemleyerek muayenenin amacı meme derisinde kalınlaşma, şişme, renk değişikliği meme başında kalınlaşma, kızarıklık veya yara olması, memede veya meme başında içeri doğru çekinti olması meme başlarının pozisyonlarında değişiklik, memenin şeklinde değişiklik olup olmadığını anlamaktır.
İkinci adım; elle muayene
Elle muayene için düz bir zemine uzanmanız gerekir. Hangi taraftaki meme muayene edilcekse o taraftaki el en ensenin altına yerleştirilir ve diğer elle kontrol edilir.
Elle muayene için görselden faydalanabilirsiniz
Tanı ve evreyi belirleme
Fiziki muayene, mamografi, meme ultrasonografisi, MR, pet, biyopsi gibi teşhis yöntemlerinin ardından çıkan sonuçlara göre kanserin evresi belirlenir. Evreleme TNM (T tümör çapını, N hastalıklı koltuk altı lenf bezi sayısını, M ise uzak yayılım (metastaz) durumunu belirtir) adlı bir sistemle belirlenir. Bu sisteme göre 4 evre vardır. 3. ve 4. evre tümörler ileri evre olarak adlandırılır.
Tedavi süreci
Tedavi meme cerrahı, tıbbi onkolog ve radyasyon onkoloğu gibi uzmanlardan oluşan bir ekip tarafından yapılmalıdır. Genellikle ilk başvurulan yöntem -evreye ve tümörün yapısına göre değişmekle birlikte- meme dokusunun tamamen çıkarıldığı mastektomi ameliyatı olan cerrahi yöntemdir. Ancak, erken evre küçük tümörlerde meme koruyucu cerrahi yapılması da uygundur. Kanserli dokunun memeden, çevresinde bir parça sağlıklı meme dokusu bırakılarak çıkarılmasına lumpektomi adı verilir. Ancak, lumpektomi yapılan memelere daha sonra radyoterapi verilmesi şarttır. Kemoterapi ve radyoterapi ise diğer başvurulan tedavi yöntemlerindendir.
Ulusal kanser tarama programı önerilerine göre ülkemizde uygulanan meme kanseri tarama protokolü
20-40 yaş arası; Ayda bir kendi kendine meme muayenesi, iki yılda bir klinik meme muayenesi
40-69 yaş arası; Ayda bir kendi kendine meme muayenesi, yılda bir klinik meme muayenesi, iki yılda bir mamografi çekilmesi gerekmektedir.
Sevilen Amerikalı oyuncu Julia Louis-Dreyfus’da kısa bir süre önce meme kanserine yakalandığını açıkladı☹️
“8 kadından biri meme kanseri oluyor. Bugün ben de onlardan biriyim. İyi haberse ben muhteşem ve beni destekleyen insanlara, aileye ve arkadaşlara sahibim. Onlar bana inanılmaz bir güven veriyorlar. Kötü haberse bütün kadınlar benim kadar şanslı değil. Bu yüzden hadi tüm kanser türleriyle savaşalım ve evrensel sağlığın önemini gerçeğe dönüştürelim “- JLD