Yeni bir dil öğrenmenin iş ve sosyal hayatımızda sağlayacağı kazanımların bir limiti yok. Yeni bir dil öğrenmek kimileri için yıllarca süren zorlu bir uğraş olsa da kimileri bunu hobi için yapıyor. Polyglot denilen çok fazla dili konuşabilen insanlar, dil öğrenmeyi bir yük değil, eğlenceli bir aktivite olarak görüyor. TED konuşmasında dil öğrenmenin sırlarını anlatan Lýdia Machová, eğlendiğiniz şeyleri yapmaya devam ederek dil öğrenmenin çok daha kolay olduğunu söylüyor.
Birçok dili konuşabilen ve dil öğrenme stratejileri üzerine konuşmalar yapan Lýdia, 2 yılda bir yeni dil öğrendiğini söylüyor
Bugüne dek nasıl dil öğrendiğini soranlara, ‘’Bilmiyorum, yalnızca dil öğrenmeyi seviyorum.’’ şeklinde cevap veren Lýdia Machová, yabancı dil öğrenirken izlediği stratejinin tesadüf olmadığının farkına varmış. 7 dil bilen Lydia, kendi dil öğrenme metodunuzu kendiniz keşfetmeniz için de danışmanlık yapıyor.
Dil öğrenme konusunda yetenekli insanların metotlarını görmek isteyen Lýdia, kendisi gibi birçok insanla tanışmış
https://www.instagram.com/p/BsU49Y4jSHB/
Birçok dili hızlıca konuşmayı öğrenen diğer ‘polyglot’larla tanışmak için çeşitli etkinliklere katılan Lýdia, birçok farklı yönteme rastlamış.
Rastgele eklediğiniz iki Rus’u Skype üzerinden birbiriyle konuşturarak Rusça öğrenebilir misiniz
Akıllara durgunluk veren bu taktik, Lýdia’nın tanıştığı Brezilyalı Lucas’a ait. Skype üzerinden birçok kişi ekleyip herkese merhaba yazan Lucas, gelen cevapları başka birine kopyalayarak diyalog kuruyor ve zamanla konuşmaları anlamaya başlıyor.
Dil bilgisi çalışmak, en çok kullanılan kelimeleri ezberlemek ya da sesleri taklit etmek popüler metotlar arasında
Çok fazla dili konuşan insanların hepsinin kendine özgü taktikleri var. Hepsinin de başarıya ulaştığı aşikar. Peki, yabancı dil öğrenmede oldukça başarılı olan bu kişilerin ortak noktası ne?
Ortak nokta ise dil öğrenme sürecini eğlenceli hale getirecek şeyler bulmak
https://www.instagram.com/p/Bqt8IJCDLmB/
Dil öğrenmeyi sıkıcı bir ders olmaktan çıkarmayı öğrenen insanlar, bu konuda çok daha başarılılar. Sevdiğiniz yemek tarifini başka bir dilde okuyarak, yabancılarla birebir diyaloğa girerek ya da hobilerinizi başka dilde tecrübe ederek yabancı dil öğrenmeyi eğlenceli hale getirebilirsiniz.
Hiç bilmediğiniz bir dilde Harry Potter okumak, o dili öğrenmek için en iyi yöntem olabilir
TED konuşmasında kitap okumaya da değinen Lýdia Machová, dil öğrenmek için önerilen kitapları ilgi çekici bulmuyorsanız okumayın, diyor. Grammer kitaplarında tren istasyonuna nasıl gidileceğini soran Jose’nin hikayesini sıkıcı mı buluyorsunuz? O zaman Harry Potter’ı okuyun. Tek kelime anlamasanız bile okumaya devam edin. Bir süre sonra anlamaya başlayacak, seriyi bitirdiğinizde ise bir dili kabaca konuşabiliyor olacaksınız.
Yalnızca dizi izleyerek dil öğrenmek hayal değil
https://www.instagram.com/p/Btv_KQigGUG/
Tek kelime anlamadan hatta kelimelerin nerede başladığını bile algılayamadan favori dizisi Friends’i Almanca izlemeye başlayan Lýdia, 3. sezona geldiğinde diyalogları tamamen anlamaya başlamış. Dil bilgisi çalışmadan ve hiçbir Türk ile tek kelime konuşmadan Türkçe öğrenen arkadaşım da aynı metotu izlemişti. İnanması oldukça güç ama gerçek.
Akıcı konuşmak için bir sisteminiz olması şart
Eğer yarın gireceğiniz test için kelime öğreniyorsanız bu kısa süreli hafızanıza kaydedilecektir. Haftaya bu kelimeleri unutabilirsiniz. Ancak düzenli tekrarlar, bu bilgiyi kalıcı hale getirecektir. Bu çalışma sistemleri için onlarca Youtube kanalı ve podcast mevcut. İşe giderken, çalışırken, yoldayken dil pratiği yapmak mümkün.
Dil öğrenmenin yıldızları çocuklar! Oyun oynayın, gezin, hata yapın
Kızlarım (yaşları 11, 13) son bir haftada, sadece Sims 4 oynayarak, tüm okul hayatları boyunca öğrendiklerinde daha fazla İngilizce öğrendi. Sebebini merak edenler, Lýdia Machová'nın "Yeni bir dil öğrenmenin sırları" başlıklı TED konuşmasını izleyebilir.https://t.co/4IWFobfE1y
— Ahmet Usta (@ahmetusta) February 10, 2019
Bilgisayar oyunu oynayarak İngilizce öğrenmek mümkün mü? Neden olmasın! Sevdiğiniz şeyleri yaparak dil öğrenmek, ders çalışmak gibi bir baskı oluşturmak yerine kendinizi rahatlatmanızı sağlıyor. Eğlenerek, hobilerinizle ilgilenerek İngilizce, Fransızca, İtalyanca ya da diğer yabancı dilleri öğrenmeye çalışın.
Günde 200 defa hata yapıyor olmak sizi korkutur mu? Dil öğrenmek istiyorsanız korkutmamalı. Sokağa çıkın ve yabancılarla konuşun. Yalnızca merhaba demeyi biliyorsanız bu da bir başlangıçtır. Deneyerek, yanılarak, tecrübe ederek öğrenmekten çekinmeyin.