Lewis Wickes Hine, bir fotoğrafçı. Ancak o gökyüzünü, güzel manzaraları değil; hayatın ta kendisini fotoğraflamış her zaman. 20.yy’ın ilk yıllarında yaşanan insani dramın başrollerinden biri olan işçi sınıfını, çektiği fotoğraflarla yüceltmiş. Adeta onların sesi olmuş. İşte işçi fotoğraflarının ustası Hine’nin fotoğrafları eşliğinde, bu alanda gösterdiği emeği gözler önüne seriyoruz.
Lewis Wickes Hine, 1874’te Oshkosh-Wisconsin’de dünyaya gelir
Babasını erken yaşta kaybettiği için daha 18 yaşındayken çalışıp öğrenimi için para biriktirmek zorunda kalır.
Chicago Üniversitesi, Columbia Üniversitesi ve New York Üniversitesi’nde sosyoloji eğitimi görür
Daha sonra New York’ta Ethical Culture School’da öğretmenlik yapmaya başlar.
1905 yılında New York’ta Ellis adasını ziyaret eder ve orada yaşayan binlerce göçmenin yaşamını fotoğraflar
Lewis Hine’nin Ellis adasında çektiği işçi fotoğrafları, işçi sınıfının, çalışan çocukların ve o dönemde yaşanan insani dramın tanıkları olur
1903 ve sonraki 10 yıl içerisinde milyonlarca göçmen, yeni bir hayata başlama umuduyla, kölelik koşulları içinde Amerika’da vahşi sömürü koşullarıyla karşılaşıyordu.
Kısa bir süre sonra Hine, Çocuk İşçiler Ulusal Komitesi fotoğrafçısı olur ve ABD’deki çocuk işçilerin durumunu, çalışma koşullarını incelemekle görevlendirilir
Çektiği fotoğraflarla, çocuk işçilerin çalışma ve yaşam koşulları hakkında ayrıntılı bir rapor hazırlar.
İşçilere duyduğu saygı ve onların içinde bulunduğu kötü koşulları değiştirme isteği, Hine’ın içini kinle doldurur ve kendini bu insanların yaşamlarına karşı sorumlu hisseder
Bu yüzden objektifini sömürü çarkına çevirir.
Hine’nin, çalışma koşullarını, yoksul mahalleleri konu edinen fotoğrafları, bu insanların daha iyi bir yaşam kurmalarına yardım amacıyla birçok dergide ve raporda kullanılır
Hine, tüm bu deneyimlerini şu cümleleriyle ortaya koyar
“Yıllardır Maine’nin konserve fabrikalarından Teksas’ın tarlalarına binlere sanayi topluluklarında, sürüklenip duran çocuk işçileri izledim. Onların trajik hikayelerini dinledim ve kazanma şanslarının bulunmadığı bu endüstri oyunundaki mücadelelerini gördüm. Keşke edindiğim deneyimleri, tanık olduğum yaşamları size kuşbakışı izletebilseydim.”
Ulusal Çocuk Emeği Komitesi için yaptığı çalışmalar nedeniyle uzunca bir süre tehditler alır, çeşitli saldırılara maruz kalır
Ve çalışmaları engellenmeye çalışılır.
Ancak Hine asla yılmaz; fabrikalarda, atölyelerde işçileri çekebilmek için kılıktan kılığa girer
Yangın müfettişi, sigortacı, pazarlamacı olarak her yolu dener.
Birinci Dünya Savaşı başladığında objektifini bu kez savaşa çevirir
Sonrasında tekrar işçi sınıfını çekmeye devam eder. Özellikle Empire State Building’te çalışan işçilerin 1000’den fazla fotoğrafını çeker.
Hine, gökdelen iskelelerinde, tehlikeli pozisyonlarda, en iyi fotoğrafları çekebilmek için uğraşır
Ve yaşamının geri kalanında da hükümetin çeşitli projelerinde çalışır
66 yaşındayken New York’ya yaşamını yitirir, ondan geriye kalansa işçilerin portreleri ile emeği ve işçileri öven fotoğraflardır