Sabahattin Ali‘nin 1943 yılında yayımlanan Kürk Mantolu Madonna romanı, edebiyat tarihimizin önemli bir yerinde durur. Taşıdığı hikayenin dönemin koşulları üzerinden sağladığı aktarım düşünüldüğünde, aslında bir yazarın hayal dünyasının gerçek yaşamla olan bağını görmemizin önünü açan kıymetli bir yapıttır. Hem tefrika edildiği yıllarda hem de kitap olarak yayımlandığı dönemlerde büyük ilgi görmüş, günümüz edebiyatına da büyük oranda katkı sağlamıştır.
Sabahattin Ali, Kürk Mantolu Madonna romanını tefrika ettikten sonra askerlik yaptığı yıllarda bir kez daha yazmaya başlar ve büyük bir bölümünü çadırda tamamlar.
Hatta o günlerde attan düşüp bileğini incittiği ve kolunu tenekeye doldurulan sıcak suya yatırarak yazmaya devam ettiği bilinmektedir.
O yıllardan geriye kalan roman taslakları ve notları, geçtiğimiz günlerde yeniden yayımlanan A’dan Z’ye Sabahattin Ali kitabının genişletilmiş baskısında yer aldı.
Böylece yazara dair pek çok yeni bilgi okurlarıyla ve sevenleriyle paylaşılmış oldu.
Aynı zamanda Sabahattin Ali’nin bilinmeyen yönleriyle adını taşıyan cadde ve sokaklara da yer verilen kitapta, yazara dair dikkat çeken en büyük ayrıntı ise Kürk Mantolu Madonna’nın taslakları oldu.
Bir yazarın geçmişi, özellikle de Sabahattin Ali gibi bir ustanın yaşamının kıymeti düşünüldüğünde, ortaya çıkan bu güzel hatıralar en az eserleri kadar besleyici diyebiliriz.
Kaynak: 1