Antik Mısır tarihi birçok kişiyi büyüleyen hikayelere sahip. Antik Mısır’da tarihe yön veren ve günümüze dek hikayeleri süregelen pek çok hükümdar var. Bunlardan bir kısmı ise tarihin değişmesinde büyük rol oynadı. Kleopatra da günümüzde en çok bilinen kadın hükümdarlardan biri. İskenderiye’de doğan Kleopatra’nın asıl adı VII. Kleopatra olmasına rağmen kendisinden önce gelenler unutulduğu için, kısaca Kleopatra olarak biliniyordu. Hayatı boyunca yaptıklarıyla gücünü ve zekasını gösteren Kleopatra, 12 Ağustos MÖ 30’da yaşamını yitirdi. Ölümünün ardından ise hikayeleri anlatılmaya devam etti ve günümüze kadar ulaştı. Kleopatra’nın yaşamı hakkında birçok şey bilinse de, mezarının nerede olduğu bir sır olarak kaldı. Antik Mısır’a dair bulunan onca eserden hiçbirinde Kleopatra’nın mezarı hakkında bir bilgiye ulaşılamadı. Biz de “Tarihte Çözülemeyen Sırlar” yazı dizimizin ilk bölümünde Kleopatra’nın bulunamayan mezarını konu aldık. Keyifli okumalar!
Güzelliği, hırsı ve zekasıyla tarih boyunca nam salan Kleopatra Antik Mısır’ın son Helenistlik hükümdarıydı. M.Ö. 69 yılının Ocak ayında İskenderiye’de doğan Kleopatra’nın yaşamı mücadeleyle geçti
Aslen Yunan olan Kleopatra, Mısır halkının kendisini hükümdar olarak benimsemesi için kendini Antik Mısır dinine verdi. MÖ 44 yılında ise Kleopatra, Mısır’ı yönetmeye başladı
Son derece zeki olan Kleopatra 9 dil biliyordu. Antik Mısır’ı yönettiği dönemde diplomatik ilişkiler kurmanın yanı sıra savaşlara da katıldı.
Kleopatra, Roma İmparatoru Sezar ile büyük bir aşk yaşadı. Onun ölümünün ardından ise yerine geçen Marcus Antonius ile yakınlaştı. Antonius ülkenin doğusunu yönetiyordu ve Mısır’ı ziyareti sırasında Kleopatra’ya aşık oldu
Kleopatra’nın Antonius’tan Alexander Helios ve Cleopatra Selene adlı ikizleri oldu.
Marcus Antonius ve Kleopatra Roma’nın batısını yöneten Sezar’ın yeğeni olan Octavius’a savaş açtılar. Aktium’da yapılan savaşta Kleopatra ve Marcus kaçmak zorunda kaldı ve İskenderiye’ye döndüler
Antonius İskenderiye hipodromunda son kez yenildikten sonra MÖ 1 Ağustos 30 tarihinde intihar etti. Birkaç gün sonra ise Kleopatra, kendini zehirleyerek öldürdü
Bazı rivayetlerde Kleopatra’nın kendini bir kobraya sokturarak intihar ettiği söylenir. Ancak son araştırmalar, ölüm sebebinin kolayca hazırlanan bir zehir olduğunu kanıtladı.
Nitekim Kleopatra’nın mezarı hala bulunamadı. Bugüne dek bu konuda çeşitli çalışmalar yapıldı. Arkeologlar ve uzmanlar Kleopatra’nın mezarını bulmak için derin araştırmalar yaptı. Peki Kleopatra’nın mezarı nerede?
Medyada son yıllarda yer alan haberlere göre bazı arkeologlar, Kleopatra’nın mezarının İskenderiye’nin yaklaşık 50 km batısında yer alan “Taposiris Magna” adı verilen bölgede olabileceğini düşünüyor. Bu nedenle de ekipler son 15 yıldır bölgede kazı çalışmalarını sürdürüyor. Şimdiye dek bu kazılarda, kraliçenin iktidarında basılmış sikkelerden oluşan bir gömüt ve zamanına tarihlenen kalıntılar bulundu.
Mısır’ın eski antika bakanı Zahi Hawass uzun yıllardır çalışmalar yapılan İskenderiye yakınlarındaki Taposiris Magna bölgesi hakkında şunları söylemişti; “Bu bölgede birçok ilginç arkeolojik keşif yapıldı. Ancak Kleopatra’nın mezarına dair bir ize rastlanmadı. Arkeologlar, Kleopatra’nın mezarının kalıntılarının günümüze dek ulaşsa bile, ağır bir şekilde yağmalanmış olabileceğinden tanımlanamayabileceğini dile getiriyor.”
Ancak Antik Mısır konusunda uzman olan birçok akademisyen Kleopatra’nın mezarının Taposiris Magna’da gömülü olmasının mümkün olmadığını belirtiyor. Akademisyenlere göre mezar şu anda İskenderiye’de su altında kalmış bir bölgede
MS 45 ile 120 yılları arasında yaşayan Yazar Plutarch, yazdığı bir metinde, Kleopatra’nın mezarının bir Mısır tanrıçası olan İsis tapınağının yakınında bulunduğundan bahsetmiş ve mezarı şöyle tanımlamış;
“Kraliçenin mezarı altın, gümüş, zümrüt, inci, abanoz ve fildişinden yapılmış hazineleri içeren “yüce ve güzel” bir anıttı.”
Kleopatra’nın Marcus Antonius ile birlikte büyük bir mezara gömüldüğünü iddia ediliyor. Ancak Kleopatra’nın 2 bin yıldır kayıp olan mezarı hala bulunamadı
Geçtiğimiz 2 bin yılda, kıyı erozyonu, Kleopatra’nın sarayının bulunduğu bir bölüm de dahil olmak üzere İskenderiye’nin bazı kısımlarını su altında bıraktı. Bilim insanları, mezarın su altında kalmış olabileceğini böyle olmasa bile antik çağda bir noktada yıkılmış olabileceğini ya da İskenderiye’deki modern gelişimin altına gömülü kalmış olabileceğini söylüyor.
Kaynak: 1