Kast sistemi insanları sosyal ve ekonomik açıdan sınıflandırmak amacıyla kullanılan bir sistem. Hinduizm dinindeki inanışa göre bazı insanlar doğuştan seçilmiş kişiler. Büyük çoğunluk ise parya ve sudra olarak tanımlanmış. Bu kişiler hiyerarşik bir yapıda olan sistemin en alt tabanında yer almıştır. Günümüzde ise hala kast sistemi uygulanan ülkeler mevcut. Kast sistemi nedir ve özellikleri nelerdir? Kast sistemi amacı nedir? Mezopotamya’da kast sistemi var mıdır? İşte, merak edilen tüm detaylar.
Theodora, köklü imparatorluklardan biri olan Bizans tarihini derinden etkiledi. Peki kim bu Theodora diyecek olursanız Theodora: Seks İşçiliğinden İmparatoriçeliğe Uzanan Hayatıyla Bizans Tarihine Damga Vuran Kadın içeriğimize göz atabilirsiniz.
Kast sistemi, dünyanın en katı sınıf ayrımı sistemi olarak biliniyor
Kast kelime anlamı olarak Latin dilinde ırk/soy anlamına gelir. Hint kültürüyle bilinen, meslek esasına dayalı sınıf ayrımı sistemi olarak da ifade edilebilir. Kast sistemi aynı zamanda dünyanın en katı sınıf ayrımı sistemi olarak da ün salmış. Günümüzde Hindistan dışında da hala uygulanmakta olan kast sisteminde temel nokta zenginlik ya da fakirlik değil meslek grupları. Kast sisteminde meslek babadan oğula geçen bir vasıf. Sınıflar arası geçiş ise kesinlikle yasak. Hatta kişiler kendi kastları dışındaki insanlarla kesinlikle evlenemezler. Hatta eski zamanlarda bu sistemde ayrı kastlardan kişilerin birlikte yemek yemelerinin dahi yasak olduğu biliniyor. Bu kural zamanla yumuşadı, ancak yine de bu sistem en katı sınıf ayrımı sistemi olarak gösteriliyor.
Kastların kökeni, sonraki dönemlerin kast ilkesini ayakta tutmak için hazırlanmıştı. Bunlardan bir tanesi törensel arınma fikriydi. Daha aşağı sınıfta bulunan bir kastın üyesine değerek kendisini kirletme korkusu olarak ifade edilebilir. Piramitin tabanında bulunan yoksul halkın da kasta sarılması için güçlü sebepleri bulunuyordu. Mevcut piramitin en altındakiler dışında herkes, tepeden bakacağı bir kişi bulabilirdi ve bu mevcut sistemin oldukça dikkat çeken bir psikolojik özelliğiydi. Piramitin en alt kısmında bulunan ve aşağı görülen kastlar, genellikle ilkel orman hayatından yeni gelmiş gruplardan oluşuyordu. Bu kişiler, geçmişleri ve kastları birbirlerinden farklı olan insanların yan yana bulundukları kentlerde bile kendi geleneklerini sürdürmeyi denediler.
Kast Sistemi’ni ayakta tutan en önemli etmen ‘Varna’ öğretisi
Peki nedir bu Varna öğretisi diyecek olursanız hemen açıklayalım. Hint Kast Sistemi’nde belli başlı dört ana tabaka yani “Varna” bulunuyor. Bu tabakalar da kendi aralarında alt tabakalara (Jatiler) ayrılıyor. Varna, Sanskritçe bir kelime. “Sınıf, statü, renk” anlamlarına geliyor. Sistem içerisinde dört çeşit Varna yer alıyor, bunlar; Brahmanlar, Ksatriyalar, Vayşiya, Sudralar.
Brahmanlar (Brahmin)
İlk katman Brahmanlar en üst sınıfı temsil ediyor. Kendi kutsal kitapları olan Veda’ları (Hintlilerin, inandıkları tanrılarına hitaben söylediği dua ve yakarışları içeren kutsal şiirler) inceleyen ve yorumlayan kişiler. Aynı zamanda kendi dinlerinin eğitim ve öğretim durumlarıyla uğraşmakla görevli kişilerdir. Bu katman, 30-35 yıl sonra inzivaya çekiliyor, kendilerini felsefi ve dini düşüncelere veriyor. Buna ek olarak Brahmanlar’ın kurban ayinlerini düzenlemek, kutsal metinleri okumak ve dini ayinleri icra etmek gibi görevleri de bulunuyor.
Ksatriyalar (Kshatriya)
Ksatriya sınıfı, önemli asker ve yöneticilerin bir araya gelmesi ile oluşuyor. Brahman inanışına göre Ksatriya sınıfı Brahman sınıfının himayesi altında olmadan refah ve neşeyi bulamaz. Brahmanlar da, Ksatriyalar olmadan yükselme sağlayamaz. Bütün köklü subay, komutan ve yöneticiler Ksatriyalar sınıfından çıkar.
Vayşiya (Vaishya-Vaisyalar)
Vaishya, ticaretle ve ziraat ile ilgilenen sınıf. Bu sınıf bütün üretim işlerinden sorumlu tutuluyor. Ticaret ve ziraat ile uğraşmak, sadaka vermek, kutsal kitapları okumak Vaishya sınıfının görevleri arasında sayılıyor. Genel olarak orta halli tüccarlar sınıfı olarak da nitelendiriliyorlar.
Sudralar (Sudras)
Son sınıf olan Sudralar, en ağır işleri yapmakla görevli olan ve kendisinden yukarıda olan üst kast mensupları için çalışmak zorunda olan sınıf. Bu sınıfta yer alan insanlar tüm haklardan yoksundur ve ‘köle’ olarak ifade edilirler. Bu kasta karşı yüksek kastlardan din adına yapılan her türlü zulüm kabul edilir ve meşru sayılır. Genel olarak köylülerin oluşturduğu sınıfa Sudralar adı verilir.
Kast sistemine ait bazı özellikler ise şöyle;
- Her kastın bir adı bulunuyor. Kast üyeleri kendi adlarının yanında bu adı da belirtir.
- Kast dışı sosyal ilişki kurmak kesinlikle yasaktır. Her üye kendi kastı içinde evlenmek zorunda.
- Bir Hindu kendi kastı dışında yer alan bir kast üyesi ile yemek dahi yiyemez.
- Her kastın kendine özgü törenleri ve gelenekleri bulunur.
- Brahmanların kastı bütün kastlar tarafından en üstün ve kıymetli kast olarak kabul edilir.
- Kast usullerine saygı gösterilmesi ve kastın işleyişini sağlamak için kast içinde yer alan özel kurumlar var.
- Kast kurallarına uymayanlara verilen en ağır ceza kişinin kasttan atılmasıdır. Bu da toplumdan tamamen dışlanma anlamına gelir.
- Kastlar arasında geçiş asla yoktur. Her üye kişi doğduğu kast içinde yaşamını sürdürür.
- Meslekler yalnızca babadan oğula geçer.
- Bir Hindu kendisinden aşağı kastta olan biri ile aynı sofrada yemek yiyemediği gibi alt kasttan birinin pişirdiği yemeği yemesi de yasaktır.
- Zengin Hintliler ise yemeğini herkesin yiyebildiği Brahman sınıfından aşçı tutar.
- Üst kastlardan veya kendi kastından birini öldüren kişi idam cezası alır.
- Alt sınıftan birini öldüren kişiye ise idam cezası verilmez.
- Brahmanlar dört, Kşatriyalar üç, Vayşiyalar iki, Sudralar ise yalnızca bir kadınla evlenebilir.
- Kastlar arası evlilik kesinlikle yasaktır.
- Eşi ölen bir kadının tekrar evlenmesi tüm kastlarda aykırı ve yasaktır.
- Kast kurallarına uymayanlara verilen en büyük ceza kasttan çıkarılmaları kuralıdır. Bu da toplumdan dışlanma anlamını taşır.
- Kasttan atılan bir kişinin kasta tekrar alınması oldukça zor ancak kişi bazı şartları yerine getirirse tekrar kast alınabilir.
Peki Hindistan’da Kast Sistemi günümüze kadar nasıl geldi?
Hindu inanışına göre, ruhlar önceki yaşamlarında gösterdikleri davranışlardan dolayı ödüllendiriliyor ya da cezalandırılıyordu. İnanış, ruhları tanrısal bir yer olarak gösterdiği için de sistem inanan kişiler haklı ve mantıklı görülebiliyordu. Yüzyıllar süresince devam eden kast sistemi içerisinde insanlar birbirlerine tepeden bakarak kendilerini güçlü hissediyorlardı. Bu durum kast sisteminin en dikkat çeken psikolojik özelliği olarak gösteriliyordu. Paryalar da bir sonraki yaşamlarında daha iyi ve rahat bir hayat süreceklerine, daha üst sınıflarda olacaklarına inandıkları için bu durumu kabulleniyordu.
Bu sistemin günümüze kadar ulaşabilmesinde birçok farklı sebep sayılabilir. Fakat kişilerin aynı kast içerisinde evlenmeleri ve birbirlerine bağlı olmaları bu sistemin günümüze kadar gelmesindeki en büyük etken denebilir. Hindistan’da “Kast Sistemi” 1975 yılında çıkarılan bir kanun ile kaldırılmıştı. Zaman ilerledikçe bu sistem kendi içerisinde birtakım çözülmeler ve değişimler yaşıyor olsa da, kırsal kesimlerde hala devam ettiği biliniyor. Kentlerde yaşayan insanların da bu sisteme artık tam olarak bağlılığı olmasa da evlilik ve yemek adetleri bakımından mevcut sisteme bağlılığı biliniyor.
Kast sistemi uygulayan ülkeler hangileri?
Hindistan, Sri Lanka, Nepal, Afrika, Bali (Nijerya, Kamerun ve Orta Afrika’nın belli başlı bölgeleri), Doğu Asya’da (Kuzey Kore’de “Songbun” adı verilen sistem) Yemen’de, Yezidilerde ve Kuzey Kore’de kast sistemi uygulandığı biliniyor. Hindistan’ın ve Afrika’nın bazı bölgelerinde günümüzde hala uygulanan bir sistem kast sistemi. Sınıf ayrılıklarına dayanan bu sistem içerisinde bugün hala Çin’de uygulanan “Hukou Sistemi” de kast sistemi olarak kabul edilmekte.