Çocukluğumuzdan beri her şeyin kolay olmasını bekleriz, masallarla, “her şey güzel olacak” sözleriyle hayatımız boyunca mutlu olmamız gerektiği yanılgısına kapılırız. Ancak gerçek hayat hiç de beklediğimiz gibi değildir. İniş çıkışlarla doludur ve bu iniş çıkışlar sırasında ayakta kalmamız, yola devam edebilmemiz gerekir. Kalbimiz kırılır, dünya başımıza yıkılır, her şey bitmiş gibi gelir. Her zorlukta bu kadar kötü olmamızın sebebi ise her şeyin mükemmel olması gerektiğine olan inancımızdır.
Bu süreçte yapmamız gereken tüm bunların hayatın bir parçası olduğunu kabul etmemiz. Evet bazen çok mutlu olacağız ancak bazen de dünya başımıza yıkılacak. Bu yüzden mutluluk çok daha değerli olacak. İşte hayatımızın bir parçası olan kalp kırıklıklarını kabullenmek ve atlatabilmek için yapabileceğiniz şeyler…
1. Hayatınıza aldığınız insanlara dikkat edin
Hayatımızı sadece kendimize ait gibi görsek de çevremizdekilerin etkisi oldukça büyük. Ailenizin ve arkadaşlarınızın hayatınız üzerideki etkisini gözlemleyin. Eğer çevreniz sizi yıpratan ve yoran insanlarla doluysa kalp kırıklıklarınızın ve üzüntülerinizin sebebi de bu insanlardır. Elbette ailenizi hayatınızdan tamamen çıkaramazsınız ya da sevdiğiniz arkadaşlarınızı. Ancak onların hayatınız üzerindeki etkileri azaltabilir, gerekirse onlarla konuşabilir ya da aranıza mesafe koyabilirsiniz. Ruhen çok daha iyi hissedeceğinizi kısa sürede fark edeceksiniz. Eğer etrafınızda pozitif, size ilham veren ve sizi güçlü hissettiren insanlar varsa onlarla daha çok vakit geçirmeye çalışın.
2. Kişisel bakımınıza normalden daha fazla özen gösterin
Hayatın koşuşturması sırasında çoğu zaman kendimizi unutuyoruz. Başka işleri ya da sorumlulukları halledebilmek için kendimizden fedakarlık ediyoruz. Bazen de diğer her şey için enerji harcayıp uykusuz kalmayı göze alırken, bize iyi hissettiren şeylere vakit ayırmıyoruz. Bunlar yerine uyumayı, sosyal medyada gezinmeyi ya da arkadaşlarımızla sohbet etmeyi tercih ediyoruz. Kendimizi iyi hissettirecek şeyleri de birer görev gibi görmeli, ertelememeliyiz. Çünkü kendimizi iyi hissettiğimizde motivasyonumuz ve hayata bakışımız da değişir. Bu önemsiz bir ayrıntı gibi gelse 1 hafta boyunca kişisel bakımınıza normalden daha fazla vakit ayırmayı deneyin. Sevdiğiniz kıyafetleri giyin, duşta uzun kalın, krem sürün, en sevdiğiniz kitabı okuyun, en sevdiğiniz yemekleri yapın.. Bütün kötü hisleriniz, kalp kırıklıklarınız kendinizi daha güçlü ve iyi hissettiğiniz için azalacaktır.
3. Sahip olmadıklarınıza değil sahip olduklarınıza odaklanın
Hayatınızda birçok şey ters gidiyor olabilir ama biraz Polyannacılıktan kimseye zarar gelmez değil mi? Sürekli kötü şeyleri düşünerek kendinizi harap etmenin bir anlamı yok. Kalp kırıklıklarıyla mücadele ederken bir yandan da hayatınızdaki iyi şeyleri düşünün. Gerekirse her gün bunları sözlü olarak dile getirin ve her gün bir yenisini eklemeye çalışın. Böylece iyi şeylere daha fazla odaklanabilirsiniz.
4. Sosyal medyada geçirdiğiniz zamanı kısıtlayın
Eğer hayatınızda bir olumsuzluk, sizi üzen bir durum varsa özellik sosyal medyadan uzak durmalısınız. Günümüzün sosyalleşme aracı sosyal medya olsa da sürekli sizi olumsuz etkileyebilecek şeylerle karşılaşmak bu zor zamanı atlatmak için iyi bir çözüm değil. Bu dönemde sosyal medya detoksu yaparak kullanımınızı azaltmalısınız.
5. Kendinizi yermek yerine güçlü yanlarınızı düşünün
Zor zamanlardan geçiyor olabilirsiniz ancak herkes böyle dönemlerden geçiyor. Belki de birçok insan sizin yaşadığınızdan daha kötüsünü yaşıyor. Sürekli sizi bu zor durumda bırakan hatalarınızı ve davranışlarınızı düşünmek yerine kendinize olan saygınızı ve güveninizi beslemelisiniz. Sürekli kendinize kalbinizin kırık olduğunu, üzgün olduğunuzu söylemeniz buna daha çok inanmanızı sağlar ve sizi daha da aşağı çeker.
6. Kendinizi pozitif konuşmalarla motive edin
Sürekli olumsuz şeyleri konuşmak ve söylemektense olumlu cümleleri hayatınıza alın. “Bunu başarabilirim”, “Üstesinden gelebilirim”, “Güçlüyüm” gibi cümleler zamanla kendinize olan inancınızı arttıracaktır. Bu cümleleri günlük konuşmalarınıza yerleştirin. Sürekli dert yanmak yerine çözümleri konuşun.
7. Sizi mutsuz eden şeyleri görmezden gelmek yerine gerçekleri görün ve seçeneklerinizi düşünün
Hayatınızda düzenli olarak sizi mutsuz eden şeyler varsa bunları görmezden gelmekten ve halı altına süpürmekten vazgeçin. Görmezden geldiğiniz şeyler her geçen omzunuzda daha büyük bir ağırlık haline gelecektir. Sizi mutsuz eden şeylerle yüzleşin ve çözmek için seçeneklerinizi araştırın.
8. Diğer insanlara yardım edebilmek için zaman ayırın
Çok yoğun bir hayatınız olabilir, hatta tek istediğiniz evinize gidip uyumak da olabilir. Ancak eğer uyuduğunuzda, kendinizi odanıza kapattığınızda da kalp kırıklıklarınız geçmiyorsa asıl istediğiniz bu değil demektir. Başka insanlara karşılıksız yardım edin. Hayvanlara yiyecek ve su verin. Barınaklara giderek orada çalışanlara yardımcı olun. Bir şeyler yapıyor olmak size çok iyi gelecek.
9. Bırakmanız gereken kötü alışkanlıkların/davranışların bir listesini yapın
Mutluluğunuzun önüne geçen alışkanlıklarınızın bir listesini yapın ve bunlardan yavaş yavaş kurtulmaya çalışın. Hepsini bir anda bırakmak yerine adım adım ilerleyin. Bu listedeki maddelerin üzerine çizik attıkça rahatladığınızı ve daha iyi hissettiğinizi göreceksiniz.
10. Yaşamın mükemmel olmadığını kabul edin
Günümüzde ya mutlu olacağız ya da dünyanın sonu gelecek algısı birçok insanı depresyona sürüklüyor. Aslında belki de yaşamın bu iniş çıkışlı halini kabul etmek, mutluluklar olduğu kadar mutsuzluklar olduğunu da görmek iyileşmenin ilk adımı. Dünyada tüm kötü şeylerin sizin başınıza gelmediğini, her zaman başarısızlıklar ve olumsuzluklar olabileceğini kabul edin. Derin bir nefes alın ve yaşadıklarınızdan dersler çıkarmaya çalışın.
11. Günlük tutun ya da sadece yazın
Hissettiklerinizi kağıda dökmek rahatlamanızı ve büyük resmi daha iyi görmenizi sağlayacaktır. Mümkünse her gün düşüncelerinizi ve duygularınızı kayıt altına almaya çalışın. Bu yöntem iyileşmenize yardım edecek. Eğer her gün yapamıyorsanız çok dolduğunuz ve yükseldiğiniz anlarda yazarak rahatlayın.