Yakın çevresinde olmadığı sürece herkesin görmezden geldiği vakaların başında geliyor intihar. Halbuki bu, başkasının değil hepimizin problemi. ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri’nin yayınladığı araştırmaya göre, 1999’dan itibaren intihar vakaları % 25 oranında artış gösterdi. Diğer bir ilginç istatistik ise 2015 yılında karşılaşılan intihar vakalarının % 54’ünün, daha önce bilinen bir ruhsal bozukluğa sahip olmaması.Yani intihar girişiminde bulunacak derecede bir bunalıma girmiş insanların yarısı, daha önce bir uzmana dahi görünmemiş.
Hal bu olunca, bu gibi konuların asıl muhatabı da yakın çevre oluyor. Yani sevdiğimiz insanların sağlığını düşünecek, onların ruhsal durumlarına dair fikir sahibi olacak kişiler bizleriz. Bunun için de en önemli adım, sağlıklı diyalog.
1. Tanıdığınız ve sevdiğiniz insanların kendilerine zarar verme eğiliminde olabileceğini unutmayın
Bana olmaz ya da benim çevremde olmaz diye düşünmeyin. Kimse böyle bir hamleyi kendine ya da sevdiklerine yakıştıramaz elbette. Suicide Awareness Voices of Education yöneticisi Dan Reidenberg, insanların genellikle intihar konusunu sevimsiz bulduğunu ve kendi başlarına gelmeyeceğini düşündükleri için dillendirmediklerini söylüyor.
İntihar hakkında konuşmanın en doğru yöntemi, açık ve dürüst bir şekilde konuyu dile getirebilmek. Asla olmayacağını düşünerek konuyu geçiştirmek, doğru bir yöntem değil. Amerika’daki ölümlerin % 10’u intihar sebebiyle gerçekleşiyor. Rakamlar da azımsanabilecek gibi değil, sadece Amerika’da, yılda yaklaşık 45.000.
2. İntihardan bahsetmenin işleri daha kötü hale getireceğini düşünmeyin
İntihardan bahsetmek konuyu daha vahim hale getirmez. Aksine sorunların çözümüne dair doğru bir adım atmak sayılabilir.
İntiharı Engelleme Ulusal Eylem İttifakı Derneği müdür yardımcısı Colleen Carr’a göre, en önemli tavsiye, ilgili bir diyalogtur. Araştırmalara göre intihardan bahsetmek, genellikle intiharla sonuçlanmıyor. Aksine intihardan bahsetmek, bireylerin umudunu arttırıyor, iyileşme süreçlerini hızlandırıyor.
3. İntihardan da diğer sağlık sorunlarından bahsettiğiniz şekilde bahsedebilirsiniz
Hastalıklardan ya da ruhsal bozukluklardan bahsetmek insanlara zor gelmiyor ancak konu intihar olunca daha tedirgin yaklaşılıyor. Halbuki karşımızdaki kişi diyabet olmasa da diyabet hakkında konuşabiliyor ya da birbirimizi bel fıtığı hakkında bilinçlendirebiliyoruz. İntihar da bu konulardan farklı değil.
4. Sorunlarınızdan açık bir şekilde bahsetmekten çekinmeyin
Kendi yaşadığınız sorunlardan bahsetmek, insanların sorunlarını normal görmesini sağlayabilir. Zor dönemlerden geçtiğini bildiğiniz arkadaşınıza, yaşadığı krizi nasıl yönettiğini sormanız ya da son zamanlarda iyi görünmediğini söylemeniz, konuyu açmak için iyi bir başlangıç cümlesi olabilir.
”İntihar kompleks bir konudur ve genellikle tek bir sebepten dolayı olmaz. İlişki, madde kullanımı, ekonomik koşullar, sağlık, iş durumu gibi birçok etkenin bütünü olabilir.” diyor Carr. Ona göre, sevdiklerimize, diğer tüm sağlık konularında olduğu gibi bu konuda da yardımcı olmalıyız.
5. Gerçekten dinlemek, en önemli anahtar
Karşınızdakinin sorunlarına dair konu açmak, ona yardımcı olabilmek için yeterli değil. Anlatılan şeyleri gerçekten dinlemek, ilgilendiğini ve önemsediğini göstermek de oldukça önemli. Bu sayede karşınızdaki insan sevildiğini, önemsendiğini hissedebilir. Aynı zamanda iyi bir dinleyici olarak siz de problemi daha doğru anlayabilir, daha doğru tavsiyeler verebilirsiniz.
6. Açık ve net sorular sormaktan çekinmeyin
The Jed Foundation yöneticisi Schwartz, karşınızdaki insanın risk teşkil ettiğini düşünüyorsanız, ona direkt sorular sormaktan çekinmemeniz gerektiğini söylüyor. ”Kendine zarar vermeyi düşünüyor musun?” sorusu kulağa hoş gelmese de direkt olarak sorulabilecek sorulardan biri. Geleceğe umutla bakabilmesi için nelerin eksik olduğunu sormak da faydalı olabilecek sorular arasında.
7. Ön yargılarınızı ve peşin hükümlerinizi kapıda bırakın
Photo Credit: Nicole Wilder]
Ölüm kalım meselesini konuşurken ön yargılarınızı masaya getirmek, iyi sonuçlar vermeyebilir. İntihara meyilli olduğunu düşündüğünüz biriyle konuşurken ahlaki ya da dini yargılarınızdan bahsetmek, karşınızdaki kişiye vaaz vermek ya da onu eleştirmek, doğru bir adım olmayacaktır. Karşınızdaki insanın kriz durumunda olduğunu unutmayın. Eleştirmek yerine onu anlamaya çalışın.
8. Bu konulardan bahsetmek hoşunuza gitmeyebilir ancak bunu baştan kabullenmelisiniz
Biraz rahatsız bir konuşma olsa bile konuşmamaktan iyidir. Birinin çektiği acıları, çeşitli sorunlarını dinlemek, aynı zamanda onun hayatını kurtarmak anlamına geliyor olabilir. Zorlu bir süreçten geçen ve ruhsal sorunlar yaşayan biriyle yapacağınız bu konuşma kolay olmacaktır. Kendinizi buna alıştırın ve gerilmeyin. İyi bir şey yapmaya çalıştığınızı unutmayın.
9. Konuyu değersizmiş gibi göstermeyin
İntihar ciddi bir olaydır. Örneğin, kanser olan birine bunu kafaya takmamasını söyleyemezsiniz. Ortada ciddi bir sağlık sorunu vardır ve bir takım tedavi yoluna gidilmelidir. Sağlık sorunu ruhsal olduğunda da durum bundan pek farklı değil. Aynı bilinçle konuya yaklaşın. Depresyonu küçümseyici söylemlerde bulunmayın.
10. Sessiz kalmak ile konuşmak arasında kalırsanız, konuşmayı seçin
Sıkıntılı bir diyalog esnasında intihardan bahsetme konusunda şüpheye düşebilirsiniz. Reidenberg,”İntihardan bahsetmek, karşınızdaki kişinin aklına intiharı sokmaz ya da onu intihara yönlendirmez. Tam tersi, karşınızdakinin sinir ve stresini azaltır, hayatının kurtulmasına yardımcı olur.” diyor.
Eğer çevrenizde kendine zarar vermeye meyilli olduğunu düşündüğünüz insanlar varsa ya da kendinizi kötü hissediyorsanız, bir uzmana danışmaktan ya da konuyu sevdiklerinizle paylaşmaktan çekinmeyin. İçinde bulunduğunuz açıdan bakınca bazı sorunlar çözümsüz gibi görünebilir ancak konulara başka açılardan bakmak ve başka görüşler dinlemek, belki de sorunları çözmek için yeterli olacaktır.