UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan Göbeklitepe, tarihi ve hikayesi ile çok dikkat çeken oldukça önemli arkeolojik bir keşiftir. Öyle ki, dünyanın bilinen en eski kült yapılar topluluğudur. Peki gizemini hala korumakta olan Göbeklitepe hakkında neler biliyoruz? Öğrenmiş olduğumuz bilgiler gerçekten doğru mu? Bu sorular sizin de kafanızı kurcalıyorsa, hiç merak etmeyin! Çünkü, Göbeklitepe tarihi ve Göbeklitepe hikayesi ile ilgili merak edilen şeylerle birlikte, Göbeklitepe ne zaman bulundu ve Göbeklitepe kaç yıllık gibi sorulara da yanıt vereceğiz.
Ayrıca bu içeriğe bakmak isteyebilirsiniz: “Binlerce Yıl Önce Yapılmasına Rağmen Günümüze Kadar Ulaşmayı Başaran Dünyanın En Eski 13 Tapınağı”
Göbeklitepe nerede?
12.000 yıllık büyük bir tarihe sahip olan Göbeklitepe, Şanlıurfa il merkezinin 18 km kuzeydoğusunda Örencik köyü yakınlarında yer alıyor. Şanlıurfa merkezinden minibüse veya taksiye binerek Göbeklitepe’ye ulaşmak mümkün. Göbeklitepe çok geniş bir arazi olsa da, halka açık olan bölümü küçüktür. Yani Müze Kart kullanarak Göbeklitepe’ye giriş yaptıktan sonra çalışma ve kazıların olmadığı bölgeleri yaklaşık bir saat içinde gezip görebilirsiniz.
Ayrıca bu içeriğe bakmak isteyebilirsiniz: “Atiye Dizisinde Göbeklitepe Sahnelerinin Ne Kadarı Gerçeği Yansıtıyor?”
Göbeklitepe’deki yapıların özellikleri
Göbeklitepe’de T biçimindeki 10-12 dikilitaş yuvarlak planda dizilmiştir ve araları ise taş duvarla örülmüştür. Bu yapının merkezinde daha yüksek boyda iki dikilitaş karşılıklı olarak yerleştirilmiştir. Bu dikilitaşların çoğu üzerinde insan, el ve kol, çeşitli hayvan ve soyut semboller, kabartılarak veya oyularak betimlenmiştir. Bu sembollerin ve motiflerin bir öykü veya mesaj içerdiği düşünülmektedir. Yapılan araştırmalar sonucunda, buranın bir yerleşim yeri değil, kült merkezi olduğu bulunmuştur. Buradaki kült yapıların tarım ve hayvancılığa yakın olan son avcı gruplar tarafından inşa edilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Bölgenin en erken kullanımının Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ’ın A evresine (MÖ 9.600-7.300), yani günümüzden en azından 11.600 yıl öncesine dayandığı düşünülmektedir. Göbeklitepe tarihi ve hikayesi ile büyük bir önem taşımaktadır.
Ayrıca bu içeriğe bakmak isteyebilirsiniz: “Göbeklitepe’deki Buluntulardan Nuh’un Tufan Öyküsüne; 9 Maddede Ölümsüzlük Odası”
Göbeklitepe ne zaman bulundu?
Göbekli Tepe, 1963 yılında İstanbul Üniversitesi ve Chicago Üniversitesi’nin ortak yürüttüğü “Güneydoğu Anadolu Tarihöncesi Araştırmaları Projesi” yüzey araştırmaları sırasında tespit edilmiştir. Olağan ve doğal görünmeyen birkaç tepe, insan eliyle yapıldığı kesin olan binlerce kırık çakmak taşı döküntüsüyle kaplı bulundu. Ancak yapılan yüzey araştırmalarının sonucunda burasının bir mezarlık olduğuna karar verildi ve üzerinde durulmadı. 1980 yılında Peter Benedict, “Survey Work in Southeastern Anatolia” adlı makalesinde bölgeden söz etti. Fakat buna rağmen pek önemsenmedi. 1983 yılında tarlasını süren Mahmut Kılıç, yerde oymalı bir taş buldu ve bu taşı hemen müzeye götürdü. Ardından bu oymalı taş müzede sergilenmeye başladı.
Daha sonra 1994 yılında Heidelberg Üniversitesi’nden Klaus Schmidt, bölgede araştırma yaptı. Sitenin anıtsal karakteristiği ve buna bağlı olarak arkeolojik değeri ancak o zaman anlaşıldı. Kazı çalışmaları ise 1995 yılında yapılan yüzey araştırmalarından sonra başladı.
Ayrıca bu içeriğe bakmak isteyebilirsiniz: “Üzerine Beton Dökülen Tarihin İlk ve En Büyük Tapınağı Göbeklitepe”
Göbeklitepe tarihi ve hikayesi
Göbeklitepe’nin keşfinden önce yapılmış olan tüm araştırmalar, insanların önce yerleşik yaşama geçtikleri, sonra din kurumu oluşturdukları sonucuna varıyordu. Ancak 12.000 yıllık bir ibadet merkezi olan Göbeklitepe, önceden varsayılan her şeyin yanlış olduğunu ortaya çıkardı. Çünkü geçmişte yapılan araştırmalar, insanların 10.000 yıl önce yerleşik hayata geçtiklerini bulmuştu. Bu araştırmalara göre din kurumu yerleşik yaşamdan 2000 yıl sonra oluşmuştu. Kısacası, MÖ 10.000 yıllarda yaşayan insanlar, zannedilenden çok daha gelişmiş bir yaşam tarzına sahipti. Göbeklitepe, insanlık tarihinin sıfır noktasını yeniden belirlemiş oldu. Bu da akıllara şu soruyu getiriyor: İnsanlar 12.000 yıl öncesinde böylesine karmaşık ve detaylı yapılar inşa edebiliyorsa ve din kurumu oluşturuyorlarsa, bu tarih 12.000 yıldan çok daha öncesine uzanabilir.
Yerel halk, Göbeklitepe hakkında bazı ilginç görüşlere sahiptir. Anlatılana göre, Göbeklitepe keşfedilmeden önce çocuğu olmayan kadınlar bu tepeye gelip dua ediyorlarmış. İşin ilginç kısmı; Göbeklitepe’deki sütunlardan birinde doğum yapan kadın figürü bulunuyor. Bu figür, dünyadaki en eski doğum yapan kadın figürü olarak biliniyor.
Göbeklitepe hakkındaki bir diğer ilginç iddia ise buranın insan eliyle yapıldığı gibi insan eliyle örtülmesidir. Daha açıklayıcı olmak gerekirse, burayı inşa eden kişilerin daha sonra yapının üzerini kapatıp gizlediği düşünülüyor. Göbeklitepe, inşa edildikten yaklaşık 1000 yıl sonra insan eliyle örtülmüş. Yerdeki toprak tabakasının insan eliyle nakledilip düzeltilmiş olması bu iddiayı güçlendiriyor. Göbeklitepe tarihi ve hikayesi ile insanlık için ne kadar önemli olduğunu kanıtlıyor.
Kaynak: 1