Modern yaşam ne yazık ki sürekli hareket halinde olmamızı gerektiriyor. Sadece fiziksel değil, zihinsel olarak da hareket halindeyiz. Hal böyle olunca yorgun hissetmek pek çok insanın karşılaştığı sıradan bir sorun olarak görülüyor. Gün boyu fiziksel olarak aktif olmamanıza rağmen akşamları bitkin bir şekilde yatağa düşmek, sizi rahatsız ediyorsa, bu durumun altında yatan “gizli enerji tüketici”leri gözden geçirmeniz gerekebilir. Adım adım, gün içinde farkında olmadan yaptığınız ve enerjinizi tüketen alışkanlıkları inceleyeceğiz?
1. Toksik ilişkiler
Günümüzün hızla değişen dünyasında, insan ilişkileri de giderek daha karmaşık hale geliyor. Bu ilişkilerin içinde yer alan en sıkıntılı unsurlardan biri de toksik ilişkiler. Aşk, arkadaşlık, aile bağları, çalışma ilişkileri ve iş veren-çalışan dinamikleri; hayatımızın her alanında karşımıza çıkabilen toksik ilişkiler, aslında içten içe bizi yıpratan ve tüketen unsurların başında geliyor. Toksik ilişkiler, adeta zehirli bir gaz gibi sinsi bir şekilde etrafımızı sarabilir. İlk başlarda fark edilmezler, hatta bazen kendimizi onların içinde bulduğumuzda dahi kabul etmek istemeyebiliriz.
2. Hüzünlü müzikler dinlemek
Hüzünlü müziklerin derinliklerine dalmak, birçoğumuz için tanıdık bir deneyim. Melankoli; o karışık duyguların, özlem dolu anıların ve belki de içsel bir nostaljinin kapısını aralar. Ancak duygu dolu, melankolik şarkıları dinlerken yaşadığımız deneyimler, bazen beklenmedik duygusal sürüklenmelere de neden olabilir. Kendinizi geçmişteki olumsuz deneyimlerle yeniden yüzleşirken bulabilirsiniz. İşte böyle anlarda müziğin gücü, duygusal zorlukların yorgunluğunu ruhunuzda bırakabilir.
3. Dağınıklık
Hayatın karmaşası içinde yaşam alanlarımızın dağınık olması, sadece fiziksel bir durumdan çok daha fazlasını temsil ediyor. Dağınık bir masa, yatak ya da dolap, sadece eşyaların rastgele yerleştirildiği yerlerin değil, aynı zamanda zihnimizin bir yansıması. Bu dağınıklık, zaman içinde bizi etkileyerek normalde bir saat içinde halledebileceğimiz işler için saatler harcamamıza neden olabilir. Neyse ki, çözüm oldukça basit: Düzenli bir yaşam alanı!
4. Sürekli plan yapmak
Günümüzde etkili bir planlama ve düzenli bir yaşam tarzı sıklıkla başarıyı ve üretkenliği artırmak için vazgeçilmez unsurlar olarak görülüyor. Ancak, her anı sıkı bir plana bağlı olarak yaşamak, hayatın kendisini kaçırmanıza neden olabilir. Her anınızı dakikalarla doldurmak, bir senaryonun içinde yaşamakla aynı şey. Bu durumda, spontane gelişen keyiflerden mahrum kalabilir ve hayatın esnekliğini kaybedebilirsiniz.
5. Geceleri aşırı aydınlıkta oturmak
Geceleri rahatlamak ve dinlenmek için zaman ayırmak çok önemli. Ancak, gece boyunca maruz kaldığınız ışık türü, uyku kalitesini derinden etkiliyor. Geceleri parlak ışık altında vakit geçirmek, biyolojik saatinizi bozabilir ve uykuya dalmanızı zorlaştırabilir. Bu nedenle, gece geç saatlerde tercih edilen loş ışık hem beden hem de zihin için daha iyi bir seçenek.
6. Duygusal şeyler izlemek
Duygusal deneyimlerimizi şekillendiren etkenler artık sadece gerçek hayatla sınırlı değil. Televizyon dizileri, filmler ve diğer görsel medya türleri, duygusal dünyamıza yön verme konusunda güçlü araçlar haline geldi. Öyle ki, izlediklerimizin enerjisi düşündüğünüzden çok daha derin bir etki yaratabiliyor. Birçoğumuz, bazen duygusal bir kaçışa ihtiyaç duyarız. İşte bu noktada isteyerek ya da yanlışlıkla dramatik açıdan yoğun içerikler tüketebilir, zaten düşük olan enerjimizi daha da düşürebiliriz.
7. Bilgisayarda çok fazla sekme açmak
Bilgisayar, günlük hayatın en vazgeçilmez araçlarından biri haline geldi. Ancak, bilgisayar kullanırken sıkça karşılaşılan bir durum var: Çok fazla sekme açmak. Peki, bu alışkanlık gerçekten verimliliği artırıyor mu? Bilgisayar başına geçtiğinizde gözlerinizin önünde beliren onlarca sekmeyi düşünün. E-postalar, haber siteleri, sosyal medya, projeler, araştırmalar derken sekme sayısı çoğu zaman kontrolünüz dışında artabiliyor. Ancak çok fazla sekme açmak egonun “çok iş yapıyorum” yanılgısına kapılmasına neden olurken, gerçekte verimli bir şekilde çalışmamızı engelliyor. Üstelik bu durum, zihinsel yorgunluğa da sebep olabiliyor.
İlginizi çekebilir?
Depresyondan Göz Altı Halkalarına: Uykusuzluğun Ve Fazla Uyumanın Sağlığımız Üzerindeki 10 Etkisi
Soft Yaşamdan Sirkadiyen Döngüye: Son Dönemlerde Öne Çıkan 7 Wellness Trendi
Günlük Yaşamın Küçük Fakat Tehlikeli Sorunu! Mikro Stres Nedir?
Kaynak: 1