Evlilik ve aile kurma gibi kavramlar pek çok farklı toplumun yapı taşları arasında yer alıyor. Öyle ki geçmişte dünyanın pek çok farklı ülkesinde hem genç kadınlar hem de genç erkeklerin belirli bir yaşa kadar evlenmesi gerektiği düşüncesi hakimdi. Hatta genç kızlar bir dönem, yalnızca ev hanımı olmak için eğitiliyor, ev işleri ve çocuk bakımı gibi dersler alıyorlardı. Zamanın ilerlemesiyle birlikte toplum dinamikleri de değişti. Görücü usulü evliliklerin yerini tanışma ve flörtleşme aldı. Yani aslında özgür iradesiyle evlenenlerin ve evliliği bir “zorunluluk” olarak görmeyenlerin sayısı arttı. Ancak insanlar bilinçlendikçe ve özellikle yaşam şartları da değiştikçe evlilik yaşı yükseldi. 1950’lerde kadınlar için evlilik yaşı 20 (hatta ne yazık ki bazı ülkelerde de 15-16 gibi çocuk yaşlarda ) iken, erkekler için 24’tü. 2018’de ise erkekler için ideal evlilik yaşı 30, kadınlar içinse 28 oldu. Nitekim bunun pek çok farklı sebebi bulunuyor. Biz de belirli bir yaşta evlenmek için daha az baskı hissetmenize sebep olacak bu sebepleri yazdık. Keyifli okumalar!
1. İlk olarak; kadın-erkek eşitliği giderek daha belirgin hala geliyor
Ne yazık ki bundan 40 yıl öncesine dek, bir kadın bir erkeğin onayı olmadan banka hesabı bile açamıyordu. Dahası o yıllarda kadınlara evlilikten başka bir seçenek tanınmıyordu. Çalışmaları belirli bir döneme kadar hoş karşılanmıyordu hatta belirli bir yıla kadar kadınlar üniversiteye bile alınmıyordu. Dolayısıyla kadınlar, toplumun gözünde evlenmeleri ve çocuk yapmaları beklenen kişilerdi. Ancak cinsiyet eşitsizliği hala ciddi bir sorun olsa da, 21. yüzyılda kadınlar sosyal ve finansal olarak daha özgürler. Kendilerini tanımaları, isteklerini gerçekleştirmeleri ve kariyerlerine odaklanmaları için fırsatları bulunuyor.
2. İnsanlar artık birbirlerini tanımak için daha fazla zaman ayırıyor
Geçmişte görücü usulü evlilikler son derece yaygındı. İşin içerisinde direkt olarak aileler dahil olduğundan evlilikler kısa sürede gerçekleşirdi. Nitekim şimdi insanların birbirleriyle tanışmaları için pek çok farklı alternatif bulunuyor. Tabii ki bu tanışma sonrası evliliğe karar vermek için zamana ihtiyaç var. İlişkilerin dinamikleri de zaman içerisinde değiştiğinden, pek çok kişi de kendisine evlilik için farklı kriterler belirlemiş durumda. Bu kriterlerin en başında ise güven geliyor şüphesiz. Günümüzde ise “güven” kolay kazanılan bir şey değil.
3. Evlilik artık bağlılığın sembolü değil
Pek çok kişi için ilişkilerde güvenin temel olduğundan bahsettik. Birbirlerine güvenen çiftler için aslında evlilik romantik bir bağlılık anlamına gelmiyor. Günümüzde birçok insan için evlilik, bir ilişkinin “gerçek” veya ciddi olması için bir gereklilik değil. Y kuşağının yüzde 25’inin evlilikle hiç ilgisi yok. Öte yandan bazı kişiler ise evliliğin ilişkiyi ve romantizmi bitireceği görüşünde.
4. İnsanlar, evlenmek için mali açıdan istikrarlı olana kadar beklemek istiyor
Ekonomik nedenler, evlenmenin önündeki en büyük engeller arasında yer alıyor. Özellikle hayat pahalılığı düşünüldüğünde, çiftler evlenmeden önce belirli bir birikim yapmak ve mali açıdan istikrarlı duruma gelmek istiyor. 2014 yılında yapılan bir ankette, 25 ila 34 yaşları arasındaki kişilerin yüzde 34’ü evlenmemelerinin ana nedeninin mali durumları olduğunu belirtti.
5. Gelişen teknoloji nedeniyle, insanlar sonsuz seçenekleri olduğunu düşünüyor
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, insanların birbirleriyle tanışmaları için pek çok farklı seçenek bulunuyor. Oturduğunuz yerden bir saat içerisinde 100 kişiyle tanışabilirsiniz. Bu nedenle de insanlar genellikle ciddi ilişkilerden kaçıyor çünkü diğer alternatifleri kaçırmak istemiyor. Yani gelişen teknoloji nedeniyle sonsuz seçeneğimiz olduğunu düşünüyoruz.
6. Evlilik artık bir başarı ölçütü değil
Birkaç on yıl öncesine dek, toplumlarda evlenen kişiler başarılı olarak görülürdü. Evlenmeyenler ise hayıflanırdı. Hatta bir dönem bu konuda kadınları aşağılayan “evde kalmış” gibi söylemler bile kullanılıyordu. Toplum dinamikleri değiştiği için artık evlilik de bir başarı ölçütü değil. “Evde kalmış” kelimesi bile neredeyse kullanmıyorlar. Evlenmek artık bir başarı ölçütü olarak görülmüyor.
