Kategoriler
Tarih

Arkasında Gizemli Hikâyeler Barındıran Dünyanın En Korkunç 10 Tüneli

Aşılamaz gibi görünen yolların aşılmasını sağlayan, uzun mesafeleri kısaltan geçitler… Tüneller, günümüzde kara yolu ulaşımının önemli bir parçası. Hatta bazı zorlu coğrafyalarda, herhangi bir tünelden geçmeden, yolculuğa devam etmek mümkün değil. Ancak ulaşım için büyük önemi olsa da tüneller genel olarak biraz korkutucu değil mi? Karanlık, kapalı ve çoğu zaman dar bir yol… Bazı özel tüneller ise daha da korkunç! Geçmişlerindeki ilginç olaylar veya korkunç sakinleri yüzünden. İşte dünyadaki en korkunç 10 tünel…

1. Victoria Park Tüneli – Avustralya

tünel

Avustralya’daki vahşi yaşam sebebiyle bu ülkede pek çok tünel var. Ancak Brisbane şehrindeki bir tünel, ülkedeki diğer tüm tünellerden daha ünlü. Ve tabii, daha korkunç! Yaygın inanışı göre Victoria Park Tüneli’nde uzuvları olmayan, yeşil bir hayalet yaşıyor…

Çok eski zamanlardan beri duydukları yeşil hayaleti gözleriyle görmek isteyen bir grup genç 1965 yılında tüneli ziyaret etmeye karar verdi! Tünelde dolaşan gruptan bir kişi, tünelin duvarları arasından birden bire ortaya çıkan hayaletle karşılaştı. Bunun üzerine bir sinir krizine yakalandı! Ve arkadaşları tarafından hastaneye götürüldü. Bu olay Avustralya’daki hayaletli tünel hakkındaki en bilinen hikâye olsa da tek hikâye değil. Victoria Park Tüneli’ndeki yeşil hayalet, 20. yüzyıl boyunca pek çok insanın tünelden geçerken korku dolu anlar yaşamasına sebep oldu…

2. Nada Tüneli – Amerika Birleşik Devletleri

tünel

Çıkışında eşsiz bir vadi bulunan yaklaşık 300 metre uzunluğundaki Nada Tüneli, oldukça güzel bir manzaraya sahip. Tüneli çevreleyen ağaçlar, kayalıklar ve sonundaki görkemli vadi, tüneli harika doğa manzarasının bir parçası haline getiriyor. Ancak bu tünelden geçmek, sandığınız kadar kolay değil!

1910 yılında yapımına başlanan tünel 1911 yılında tamamlandı. Fakat ne yazık ki, tünelin inşaatında çalışan bir işçi, dinamit patlaması nedeniyle hayatını kaybetti. İşte o günden beri, patlamada hayatını kaybeden işçinin tünele musallat olduğuna inanılıyor! Öte yandan, Nada Tüneli’nin tek hayaleti, bu değil!

Uzun yıllar önce, tünelin girişindeki kayalıklardan düşerek yaşamını kaybeden bir dağcının ruhu da, tünelin civarında geziniyor! Bu iki hayalet yüzünden, bazı gecelerde tünelin üzerinde büyük ve parlak bir kürenin ortaya çıktığına inanılıyor. Son olarak, tünelin olduğu bölgedeki kayalıklardan ve tünelin içerisindeki duvarlardan garip, ürkütücü sesler duyuluyor. Bu sebeple özellikle geceleri, tünelden yürümenin veya bisikletle geçmenin oldukça tehlikeli olduğu düşünülüyor.

3. Belchen Tüneli – İsviçre

Belchen Tüneli’ndeki korkutucu unsur biraz tuhaf gelebilir: Yolda kalmış bir hayalet! Tünelde, beyaz elbiseli bir otostopçunun aniden ortaya çıktığına dair pek çok rapor bulunuyor. Hatta beyaz elbiseli bu otostopçu, zaman zaman tünelden geçenlerle konuşuyor ve onların arabasına binmek istiyor! Bu yolda kalmış hayaletten bir an önce kurtulmak isteyenlerin, onu arabalarına alması tavsiye ediliyor. Çünkü hayalet arabaya bindikten sonra ortadan kayboluyor…

4. Hoosac Tüneli – Amerika Birleşik Devletleri

Hoosac Tüneli’nin diğer bir adı “kanlı çukur.” Ve bu adı sonuna kadar hak ediyor! Çünkü tünelin inşaatı sırasında ortaya çıkan çökmelerde, patlamalarda ve yangınlarda yaklaşık 200 işçi yaşamını kaybetti! Hayatta kalan diğer işçiler, tünelin derinliklerinden arkadaşlarının acı dolu çığlıklarının duyarak inşaata devam ettiler.

Yıllar sonra, tünelin yakınlarında bir avcı kayboldu. Günler sonra bulunan avcı, tünelden gelen sesleri takip ettiği için kaybolduğunu söyledi. Hoosac Tüneli, Amerika’da tek başınıza gitmemeniz gereken yerler listesinin en üst sıralarında yer alıyor.

5. Şangay Tünelleri – Amerika Birleşik Devletleri

tünel

Şangay Tünelleri, Amerika’nın Portland şehrindeki uzun yeraltı tünelleridir. Bu tüneller, bir dizi otelin ve eğlence mekânın bulunduğu bir bölgenin altına inşa edilmişti. Şehrin limanından gelen yüklerin otellere taşınması için kullanılıyordu. Şangay Tünelleri olarak anılmasının sebebi ise, tünellerin Çinli işçiler tarafından yapılmasıydı.

Ancak inşa edildikten kısa süre sonra tüneller, farklı amaçlar için kullanılır hale geldi! Tünellerde kaçakçılıktan yasa dışı kumara, insan alıkoymaktan cinayete kadar her türlü suç işleniyordu. Tüneller artık limandan gelen malzemelerin nakliyesi için kullanılan bir yol değildi. Yeraltı dünyasının yeraltındaki tüneli haline gelmişti.

Bugün, farklı sebeplerden yaşamını yitiren onlarca insanın ruhunun tünellerde dolaşmaya devam ettiği düşünülüyor. Bölge halkı ve bazı ziyaretçiler, tünellerden zaman zaman çığlıklar ve inlemeler duyduklarını iddia ediyorlar. Hatta, bazı insanlar kendisini “Nina” olarak tanıtan bir hayaletle tanışma fırsatına sahip olmuşlar.

6.  Downingtown Tünelleri – Amerika Birleşik Devletleri

Downingtown Tünelleri hakkında birden fazla hayalet hikayesi var! Üstelik tünellerin görüntüsü de yeteri kadar korkunç! Bu sebeple pek çok Amerikalı mecbur kalmadıkça bu tünelleri kullanmaktan kaçınıyor.

Downingtown Tünelleri 1860 – 1912 yılları arasında, demir yolu taşımacılığı için inşa edilen 3 farklı tünelden oluşuyor. Tünellere dair hayalet hikâyelerinden ilki, burada intihar eden bir kadın hakkında. Efsaneye göre, yıllar önce tünellerden birinde bir kadın kendini asarak intihar etmişti. Üstelik kucağında yeni doğmuş bebeği de vardı! Bu trajik olayın sonucunda kadının ve bebeğin ruhu tünellere musallat oldular.

Tünellere dair bir başka hayalet efsanesi ise, tünellerin yapımı sırasında bir cinayete kurban giden bir işçi hakkında… Bugün, bu işçinin ağır adımlarla tünellerde dolaştığına inanan pek çok insan var.

7.  Big Bull Tüneli – Amerika Birleşik Devletleri

tünel

Big Bull Tüneli’ndeki hayalet efsanesi de uzun yıllar öncesine uzanıyor. 1905 yılında bir tren yolcuğuna çıkan üç arkadaş bu tünelden geçerken ilginç sesler duydular! Tünelden çıktıktan sonra, geri dönüp sesleri daha yakından duymak istediler ve bunda başarılı da oldular! Tünelin duvarları arasından anlaşılmaz ve garip sesler geliyordu! İçlerinden biri “ne istiyorsun” diye sordu! Duvarların içinden gelen cevap oldukça ilginç ve korkutucuydu: “Üzerimden bu korkunç ağırlığı kaldır, kanımı içiyorlar…”

8. Sensabaugh Tüneli – Amerika Birleşik Devletleri

tünel

Sensabaugh Tüneli Amerika Birleşik Devletleri’ndeki en korkunç tünellerden birisi olarak kabul ediliyor. Yerli halk, dışarıdan gelenlere şiddetle tünelden uzak durmalarını tavsiye ediyor…

Hikâye, yıllar önce Bay Sensabaugh adındaki bir adamın bütün ailesini katletmesiyle başlıyor! Yıllar sonra ailenin bir zamanlar yaşadığı yere Sensabaugh Tüneli inşa ediliyor ve tüm ailenin ruhu tünele musallat oluyor. Ayrıca, tünelin ortasında arabanızı durdurursanız, arabanız tekrar çalışmaz. Ve dikiz aynasından bakarsanız Bay Sensabaugh’un size doğru yaklaşmakta olduğunu görürsünüz!

9. Church Hill Tüneli – Amerika Birleşik Devletleri

tünel

Church Hill Tüneli, bir hayalete değil ama bir canavara ev sahipliği yapıyordu! 1925 yılında Church Hill Tüneli’nden geçen bir işçi treni, tünelin çökmesine sebep oldu. Trenin bazı vagonları, tünelin derinliklerinde kayboldu. Arkadaşlarını kurtarmak için aşağıya inen diğer işçiler, korkunç bir yaratıkla karşılaştılar! Sivri dişlerinden kanlar süzülen, kaslı fakat gövdesi çürümüş bir canavar, işçileri görünce tünelden dışarı çıktı ve kaçmaya başladı! Bazı işçiler canavarın peşinden gitse de yakalamayı başaramadılar.

10. Çığlık Tüneli – Kanada

tünel

Kanada’daki Çığlık Tüneli’nin ismi, oldukça üzücü bir hikâyeden geliyor. Bu üzücü hikâyenin farklı versiyonları bulunuyor. Ancak bütün hikâyelerdeki ortak unsur, bu tünel içerisinde yanarak yaşamını kaybeden bir kız çocuğu! Tüneli ismi, zavallı kızın çığlıklarından geliyor. Ancak bu üzücü hikâye, zamanla bir korku hikâyesi haline gelmiş. Bugün birçok kişi Çığlık Tüneli’nde bir kibrit yakarak, kızın çığlıklarını duyabildiklerini söylüyorlar!

Kaynak: 1

Bir yanıt yazın