12 Yaşında Dünyayı Gezmeyi Kafasına Koyan Egehan’ın Devrialem Notları

Egehan Yılmaz henüz 12 yaşında.  Onu yaşıtlarından farklı kılan ise gezginci bir ruha sahip olması ve bu ruhunu gündelik yaşamın getirdiği zorunlulukların içine hapsetmemesi.

Yaklaşık 2 yıl önce başladığı gezilerine devam eden küçük gezgin Egehan, Dünyanın Yedi Harikası olarak bilinen tarihi eserlerden beşini şimdiden gezdi. Geriye kaldı iki…

Egehan’ın sadece akranlarından değil, bizlerden de bir farkı var; hayallerinin peşinden gidecek kadar cesur oluşu. Bizler bütün yıl çalışıp yıllık izinlerimizi güneyde ya da batıda bir yerlerde “Her şey dahil”lerde kullanırken o 25’ten fazla ülke gezdi.

Gonca Öğretmen Egehan’ın ilhamı oldu

İngilizce öğretmeninden etkilenen Egehan, öğretmeninin önerdiği Peru’da bulunan Machu Picchu’yu araştırmaya koyulur.

Egehan’ın sponsoru yok. O yüzden şimdilik “ebeveyn cüzdanı”ndan faydalanıyor. Ailesi onun hayalini gerçekleştirmek için elinden geleni yapıyor.

Hayalleri güzel çocuk

Egehan’a göre hepimizin bir hayali olmalı. Çünkü onun da büyük bir hayali var. Çektirdiği fotoğraflarda dünyanın en görkemli eserlerine dokunuyormuş gibi poz verirken aslında o fotoğrafı görenlerin yüreğine dokunuyor. Cesaretiyle takdir toplamakla kalmıyor, gıpta edilecek bir geleceğin habercisi oluyor adeta Egehan.

Dünyanın yeni Yedi Harikasından şu ana dek  Ürdün Petra’daki El Hazne’yi, Peru Cusco’daki Machu Picchu’yu, İtalya Roma’daki Kolezyum’u, Brezilya Rio De Jenerio’daki Cristo Retendor’u, Meksika Vallodoid’deki Chichen Itza’yı ziyaret eden Egehan için rota tamamlanmadı. Gezilerine kaldığı yerden devam eden dostumuz, Hindistan Agra’daki Tac Mahal ve Çin’deki Çin Seddi’ni de gezmek istiyor. Bu görkemli tarihsel simgeleri de deneyimlemek için babasının başının etini yediğini açık açık söyleyen Egehan, gezdiği yerler arasında “Atam’ın doğduğu” dediği Selanik Atatürk Evini gezmenin diğerlerinden daha farklı ve duygusal bir deneyim olduğunu belirtiyor.

Ayrıca Makedonya, İsveç, Danimarka, Almanya, Hollanda, Belçika, Vatikan, Avusturya, Slovakya, Macaristan, Çekya, İspanya, Portekiz, Panama, Kolombiya, Rusya, Tunus da dahil olan geniş bir coğrafyayı gezmiş oldu.

Kuzey ışıklarını görmek için -25 derecede bekleyen küçük gezgin

Kuzey ışıklarını izlemek için Norveç’in Tromso şehrinde -25 derecelik havada tam iki buçuk saat bekleyen küçük gezginimiz bu deneyiminin farklı bir anlam taşıdığını belirtiyor.

Egehan, İzlanda’da Strokkur Gayzer’ini fışkırmasına şahit olurken, Fransa Valensol’da lavanta tarlalarında koşarken, Dubai’de yunuslarla yüzerken seyyah ruhumuzun iştahını kabarttığının farkında. Bu farkındalıkla cesaret aşılıyor aslında her birimize.

Seyir defteri doluyor

Anne ve babasının yabancı dil bilmediğini belirten Egehan, ailesine rehberlik yapmaktan çok mutlu. Kendini gezinin rehberi ve yöneticisi olarak görüyor ki deneyimleri onun bir anlamda dünyasını büyüttükçe büyütüyor.

Egehan’ın tek destekçisi ailesi oldu. Kendisinin belirlediği rotaya ailesinin kesinlikle veto vermediğini belirtiyor ve bu konuda da ne kadar şanslı olduğunu biliyor.

Babasının geziler için finansör olmasını keyifle karşılayan küçük gezgin, hayallerini gerçekleştirmek için sponsor aramadığını ancak bu konuda gelebilecek tekliflere de açık olduğunu söyleyecek kadar içten.

Instagram’da aktif

Egehan, “Küçük Gezgin” ismini taşıyan Instagram hesabını görüntülü seyir defteri olarak kullanıyor ve böylece deneyimlerini sosyal medyada takipçileriyle paylaşıyor.

Bu güzel yürekli küçük gezginin serüvenlerinden haberdar olmamı sağlayan arkadaşım Funda Keskin’e bir teşekkür borçluyum. Onun röportajı olmasaydı bu konuda farkındalıktan yoksun kalabilirdim.