Dünyanın hemen her toplumunda o toplumun coğrafyasına, kültürüne ve yaşam biçimine göre değişen sayısız efsaneler var. Bu efsaneler zaman zaman geçek bir olaya, zaman zaman eski bir inanışa dayanıyor. Bazen de o toplumun herhangi bir ihtiyacını karşılamak için ortaya çıkabiliyor. Üstelik bu efsaneler, nesilden nesilde anlatılarak veya yazıya geçirilerek binlerce yıldır varlığını sürdürüyorlar. İşte bu efsanelerin pek çoğunda, oldukça önemli bir unsur var: Canavarlar! Bazen bir efsanedeki canavar, efsanedeki kahraman kadar, hatta belki kahramandan daha fazla ilgi çekici ve popüler olabiliyor. Farklı kültürlere ait efsanelerin, “kötü kahramanları” canavarların kökenlerini sizler için araştırdık…
1.Golem
Golem, Yahudi kültürünün efsanelerinde yer alan korkunç bir yaratıktır. Çamurdan veya kilden yaratılırlar. Bu korkunç canavarların ruhları yoktur ve zekâları oldukça düşüktür. Bu yüzden son derece itaatkâr yaratıklardır. Yaratıcılarından aldıkları emirleri eksiksiz bir şekilde yerine getirirler…
Yahudi kültüründeki pek çok efsane bu canavarlara yer verse de, Golemlerle ilgili en meşhur anlatı 17. yüzyıldaki “Prag Golemi” isimli efsanedir. Bu efsaneye göre, Prag’daki “Judah Loew Ben Bezalel” isimli haham Yahudilere karşı gerçekleştirilen saldırıları önleyebilmek için bir Golem yaratır. Golemin alnında İbranice doğruluk anlamına gelen “emet” kelimesi yazılıdır. Ayrıca Golemin, Yahudiler için kutsal kabul edilen cumartesi günleri çalışması yasaktır. Her cumartesi gününden önce, Golemin alnındaki e harfi silinir. Böylece Golemin alnında İbranice ölüm anlamındaki “met” kelimesi yazılı kalır ve Golem cumartesi günlerini hareketsiz geçirir. Ancak bir gün Yahudiler, Golemin alnındaki e harfini silmeyi unuturlar! Bunun sonucunda kontrolden çıkan Golem, önüne çıkan her şeyi yok eder! İnsanlar, Golemi durdurabilmek için alnında yazılı bütün harfleri silmek zorunda kalırlar ve bu korkunç canavar, parçalara ayrılır…
2. Minotor
Kökenleri Antik Yunan efsanelerine dayanan Minotor, boğa-insan melezi bir canavardır. Efsaneye göre, Girit Kraliçesi Pasiphae ile bir boğanın ilişkisi sonucunda dünyaya gelmiştir. Bu mitolojik canavar, boğa başlı bir insan görünümündedir. Antik Yunan’daki efsaneye göre, Kraliçe Pasiphae’nin eşi Girit Kralı Minos, bu canavarı görünce o kadar korkmuştur ki, canavarın hapsedilmesi için devasa bir labirent inşa ettirmiştir.
3. Loch Ness Canavarı
Efsanevi canavarlar listemizde yer alan Loch Ness Canavarı’nın kökenleri, İskoçya’da yaşayan en eski topluluklara kadar uzanıyor. Canavarın ilk kez 6. yüzyılda görüldüğüne inanılıyor! İskoç efsanelerinde yer alan sayısız su canavarı arasında en ünlüsü konumundaki Loch Ness Canavarı, adını Loch Ness isimli gölden alıyor…
4. Basilisk
Ünlü bir Avrupa canavarı olana Basilisk’in “nereden geldiğine” dair kesin bir bilgi bulunmuyor. Ancak kimi kaynaklar bu efsanevi canavarın İtalyan kökenli olduğunu söylerken, kimi kaynaklar Basilisk’in kökenlerini Antik Yunan efsanelerine kadar uzandığını söylüyor.
“Yılanların Kralı” olarak da bilinen Basilisk’in izlerine İncil’de veya Leonardo da Vinci’nin eserlerinde de rastlanıyor. Basilisk’in korkunçluğu devasa boyutlardaki cüssesinin yanı sıra, “sadece bakışlarıyla” canlıları öldürebilme kudretinden geliyor! Ayrıca, izine rastlanan ilk metinlerde, yılan-horoz karışımı bir canlı olduğu tasvir edilen Basilisk, günümüzdeki anlatılarda sadece devasa bir yılan olarak varlığını sürdürüyor.
5. Ejderha
Ejderha pek çok toplumun efsanelerine yer alan bir canavar olduğu halde, bu canavarın kökenleri kesin olarak bilinmiyor. Bunula beraber ejderhalar hemen her kültürde “uçabilen, kanatlı, yılanlara veya dinozorlara benzeyen canlılar” şeklinde tasvir ediliyor. Öte yandan, ejderhaların bazı özellikleri, toplumdan topluma farklılık gösteriyor. Örneğin Batı efsanelerindeki ejderhalar, ağızlarından ateş çıkarabilme yetisine sahip. Doğu efsanelerindeki pek çok ejderha ise Avrupa’daki ejderhaların aksine, kanatsız olarak tasvir ediliyor. Son olarak, bazı toplumlar ejderhaların efsanevi canavaralar değil, nesli tükenmiş kadim canlılar olduğuna inanıyor…
6. Zombi
Zombiler, günümüzün en bilinen canavarlarından bir tanesi. Bugün pek çok filme, kitaba ve sanat eserine konu olan bu canavarlar da köklü bir geçmişe sahip! “Haiti” kültüründe ortaya çıktığı düşünülen zombiler ilk olarak “büyü” yoluyla canlandırılan cesetleri tanımlamak için kullanılıyordu. Ancak yıllar geçtikçe, değişen “korku kaynakları” yüzünden zombi efsaneleri de değişikliğe uğradı. Günümüzdeki zombi anlatılarının çoğunda, zombiler büyü sebebiyle değil, virüsler sebebiyle ortaya çıkıyor!
7. Vampir
Vampir efsaneleri, ilk olarak Avrupa’da ortaya çıktı. Buna rağmen, farklı toplumların kendilerine has vampir hikâyeleri olduğu biliniyor. Vampirler, çoğu efsanede insanların kanını emerek yaşamlarını sürdüren canavaralar şeklinde tanımlanıyor. Bazı efsanelerde ise bu canavarlar, “yarasaya dönüşebilme” kabiliyetine sahip!
Tıpkı zombiler gibi, vampirler de günümüzün popüler canavarları arasında. Ancak, günümüzdeki vampirlerin geçmişteki vampirlerle pek alakası yok! Bugünkü “karizmatik ve gizemli” vampir imajı, 19. yüzyılın başlarında ortaya çıkıtı!
8. Kimera
Kimera, belki de Antik Yunan’daki en ilginç canavarlardan bir tanesi! Çünkü Kimera bir aslanın, keçinin ve yılanın birleşiminden oluşuyor! Üstelik bu ilginç canavar, ağzından ateş de püskürtebiliyor! Ayrıca, Kimera Antik Yunan’da farklı canlıların birleşimiyle oluşan canavarları anlatmak için genel bir terim olarak da kullanılıyordu.
9. Kurt adam
Kurt adam da diğer pek çok canavar gibi, farklı toplumlarda izine rastlanılan bir canavar. Ancak en eski anlatılardan bazıları, Antik Yunan’a kadar uzanıyor. Kurt adam, en genel tanımı ile bazı zamanlarda şekil değiştirip bir kurda dönüşebilen insanı tasvir ediyor. Antik toplumlar, kurt adamlardan büyük ihtimalle “korkuyorlardı.” Ancak kurt adamlar günümüzde oldukça “sevilen” canavarlar. Bugünkü pek çok kurt adam hikâyesinde insanın bu canavara dönüşebilmesi için “ay ışığına” maruz kalması gerekiyor. Ancak kadim efsanelerde böyle bir “zorunluluk” bulunmuyordu…
10. Anka kuşu
Anka kuşu, ömrünün sonuna geldiğinde “küllerinden yeniden doğan” ve böylece sonsuz bir yaşama sahip olan efsanevi bir yaratık! Üstelik devasa boyutlara ulaşabilen bir canlı! Ayrıca ölümsüzlüğün, sonsuzluğun ve dirilişin sembolü! Bu efsanevi canlının ilk olarak Antik Mısır efsanelerinde ortaya çıktığı düşünülüyor.
11 Faun
Antik Yunan ve Roma efsanelerinde ismi geçen faunlar ayakları, kuyruğu ve boynuzlarıyla bir keçiye, bedenin geri kalanı ile ise bir insana benzeyen canavarlar! Ayrıca, yarı insan yarı keçi formundaki faunlar, listemizin en yardım sever canavarlarından! Faunlar, korkunç görünümlerine rağmen yolda kalan yolculara yardım etmekten keyif alan, eğlenceli canavarlar…
12. Sentor
Sentorlar, Yunan efsanelerindeki bir başka insan- hayvan melezi. Bu canavar, yaygın olarak at-adam ismiyle biliniyor. Efsanelerde, sentorların son derece öfkeli ve kibirli canlılar olduğu anlatılıyor. Ancak sentorlar, bütün öfke ve kibirlerine rağmen oldukça bilgili canavarlar! Bu özellikleri sebebiyle Yunan mitolojisindeki bazı karakterlerin, sentorlar tarafından eğitildiği biliniyor…
Kaynak: 1