Ayten Şenaşık “Deli Ayten” adıyla bilinen bir kadın Bursa’da. Bursa’nın ünlü Kamberler’inde doğup büyümüş ve de orda ölmüş ancak kimse bilmiyor onun bütün hikayesini.
İşte; Zeki Müren, Ahmet Hamdi Tanpınar gibi isimlerin heykellerinin yanında heykeli bulunan bu kadının trajik hikayesi nasılmış, gelin hep birlikte bakalım.
23 yıl önce Bursa’da Ayten isimli bir kadın yaşarmış
Bu kadın sabahtan akşama kadar omzundaki davul, kolundaki renkli çantalarla o çarşı senin bu çarşı benim şeklinde gezer dururmuş.
Bursalı esnaf Deli Ayten’i çok severmiş ve birbiriyle yarışırmış onu dükkanına buyur etmek için
Yaz gelip herkes sahile akın ettiğinde ve çarşıda işler durulduğunda, Kapalıçarşı’nın girişinden davul sesi duyulunca, anlarlarmış Deli Ayten’in geldiğini. Deli Ayten hangi dükkana girse, oraya uğur ve bereket getirirmiş.
Ayten sokaklarda yürüdüğü zaman, insanlar onu karşılamak için evlerinden çıkar ve o giderken de yine alkışlarla uğurlarlarmış onu.
Bursa’nın delileri, her yıl hıdırellez haftasının Pazar günü, Deli Ayten için bir tören düzenlerlermiş
Deli Ayten o gün, en güzel elbisesini giyer, derme çatma evinden yola çıkarmış. Önce kendi mahallesinde davuluna üç kez vururmuş ve mahallede yaşayan iki deli gelirmiş yanına. Sonra üçü beraber bir diğer mahalleye gider, oranın delisini alırlarmış konvoya. Böyle böyle 15 mahalle dolaşırlarmış hep beraber.
Bursa’nın delileri Ayten’in ayinine eşlik ederken, Bursalılar da uykularından uyanıp camlardan alkış tutarlarmış onlara. Günün sonuna doğru da Müzisyenler Kahvesi’nin önüne gelinirmiş. Orada müzisyenler darbukalar ve davullarla karşılarmış hepsini.
Peki ya kimmiş bu Deli Ayten aslında?
Hakkında kimisi çok zengin bir İstanbullu olduğunu ve gençken delirip Bursa’ya geldiğini söylermiş. Kimisi de Bursa’ya Selanik’ten göç ettiğini ve ailesini bir yangında kaybettikten sonra delirdiğini.
Ve gerçek hikaye: Ayten Şenaşık 16 yaşındayken kendisinden 5-6 yaş büyük bir adama aşık olmuş
Bu adam bir cümbüş olan Hasan Bayındıroğlu’ymuş. Ve o da sevmiş Ayten’i.
Ama ailesi çok içki içiyor diye kızın sevdiği adama kavuşmasına engel olmuş ve aslında böyle başlamış Ayten’in hikayesi
Üzüntüden yemeden içmeden kesilmiş zavallı genç kız. Zaten o dönemde yitirmiş aklını. Ailesi doktor doktor gezip Ayten’in durumuna bir çare aramışlar. Altı yılın sonunda da çareyi onu sevdiğine kavuşturmakta bulmuşlar ve evlenmelerine izin vermişler.
Aşıklar sonunda kavuşsa da artık her şey için çok geçmiş buluştuklarında
Ayten’in gerçeklikle aklı arasındaki mesafe kapanmamış asla, cümbüş Hasan da alkolizmin derinliklerinde kaybetmiş kendini.
Ve bir gün bırakıp gitmiş evini Hasan, Ayten de kocasından kalan cümbüşü eline alıp davulu boynuna takmış ve sokak sokak aramış onu her yerde
Bir kaç yıl sonra Hasan ölünce de hikaye tamamen kapanmış ve Ayten kalan ömrünü sokaklarda tamamlamış.
Kızyakup’taki derme çatma evinde 12 Mart 1992’de ölü bulunmuş Deli Ayten, cenazesine de 3 binden fazla Bursalı katılmış
Osmangazi Belediyesi, Ayten’in yaşadığı mahalleye Kamberler Tarih ve Koordinasyon Parkı’nı yaptırmış ve Zeki Müren, Ahmet Hamdi Tanpınar gibi ünlülerin heykellerinin bulunduğu parka Deli Ayten’in de heykelini yapmak istemişler
Ama bazıları istememiş onun heykelini orada, o kadar ünlü Türk büyüğünün yanında ne işi var Deli Ayten’in heykelinin demişler. Ancak belediye başkanı geri adım atmamış sözünden.
Ve 2009 yılında Deli Ayten’in heykeli, hakettiği gibi dikilmiş yaşadığı Roman mahallesine yapılan parkın içine
Heykelin yapılmasını sağlayan başkan Recep Altepe şu sözlerle açıklamış ısrarının nedenini:
“Deli Ayten’in Bursa’da yaşayan ve yaşı 30’u aşmış herkeste bıraktığı bir anı vardır. Kendisi bir trajedi kahramanı olmasına rağmen, her sabah etrafına neşe ve sevinç taşımış olan bir insandır. “