Dağınık bir evde günlerce yaşamak kimine göre normal kabul edilebilir. Bu durum bazıları için sinir bozucu olsa da üşengeçlik her zaman daha ağır basar. Bilim insanları ve psikologlar, dağınık bir evde yaşamanın doğrudan kaygılı hissetmeye yol açtığını söylüyor. Peki bu ne kadar doğru? Hepimiz dağınık bir eve gitmenin nasıl hissettirdiğini biliyoruz. Bütün gün çalıştıktan sonra eve geliyorsunuz ve gardırobun içinde olması gereken bütün kıyafetleri yerde buluyorsunuz. Mutfak tezgahının üstü bulaşıklarla dolu. Çöp kovası kapasitesini çoktan aşmış durumda. İşte tam da o an üzerinize dünyanın bütün ağırlığı çökmeye başlıyor. Koca bir günü bitirmenin verdiği rahatlık hissi giderek yok oluyor. Bu duyguyu hiç yaşamadıysanız okuduklarınız size biraz dramatik gelebilir. Ancak bu durum hiç de dramatize edilmiş değil. Peki dağınıklık ruh halinizi nasıl etkiliyor? Detaylara birlikte bakalım.
2009 yılında yapılan bir araştırmada, evlerini “dağınık” olarak tanımlayan insanların stres hormonları diğerlerine kıyasla daha yüksek çıktı
Psikolog Sherrie Bourg Carter kaleme aldığı bir makalede bu durumu 8 maddede açıklıyor:
- Dağınıklık, zihnimizi aşırı derece uyarır. Bu ise stres seviyesini yükseltir.
- Dikkati dağıtır ve önemli detaylara odaklanmayı zorlaştırır.
- Dağınıklık, rahatlamanızı zorlaştırır.
- Dağınıklık, sürekli çalışmanız gerektiğini düşündürür.
- Bu durum endişe vericidir. Çünkü sürekli evi toparlamanız gerektiğini düşünürsünüz.
- Dağınıklık suçluluk yaratır.
- Hepsinden önemlisi dağınıklık yaratıcılığı ve üretkenliği engeller.
- Son olarak dağınık bir ortamda yaşamak hareket kabiliyetini kısıtlar.
Peki tüm bunlar, yerde sadece birkaç kıyafetiniz olduğu için mi gerçekleşiyor? Dağınıklık her zaman küçük bir engelmiş gibi görünür. Ancak bu durum eviniz hakkında olumsuz bir algıya sahip olmanızla sonuçlanır. 2016 yılında yapılan bir anketin sonuçlarına göre evi dağınık olan insanlar, yaşamlarından hiç de memnun değil. Çünkü yaşam alanlarını düşündüklerinde endişe seviyeleri artıyor. Sonuç olarak evleriyle ilgili olumsuz bir algı oluşturuyorlar.
Psikolog Gina Delucca, çevrenin ruh halini doğrudan etkilediğini ve zihnin her ortama farklı tepkiler verdiğini söylüyor
Örneğin bazı insanlar konser ya da festival gibi ortamlarda insan kalabalığından kaçmak istercesine rahatsızlık duyabilir. Ev ortamı da pek farklı değildir. Evin içindeki çok fazla nesne sizi endişeli hissettirebilir. Evinizi düzene sokmak istiyorsanız önce en çok zaman geçirdiğiniz odayla işe başlayın. Evi yalnızken toplamanız son derece önemlidir. Çünkü yalnızken sadece kendinize ait bir düzen kurmanız daha kolay olur. Eğer dağınıklığı toplamanın dışında büyük bir temizlik de gerekiyorsa size yardımcı olacak birini çağırabilirsiniz. Evinizi toparlarken her odanın bir amacı olduğunu unutmayın. Örneğin yatak odasında yatak ve gardırop gibi temel eşyaların dışında çok fazla ıvır zıvır varsa ve bunları kullanmıyorsanız yatak odasından çıkarın. Hiçbir alan mükemmel bir şekilde tekrar dizayn edilemez. Ancak dağınıklığı mümkün olduğunca ortadan kaldırabilirsiniz. Eğer siz de dağınıklığın sizi endişelendirdiğini düşünüyorsanız unutmayın, yalnız değilsiniz!
İlginizi çekebilir:
Sadece Dağınıklık Mı Yoksa Daha Fazlası Mı? İstifçilik Nedir, Nasıl Başa Çıkılır?
Kaynak: 1