Nesiller boyu güldüren, duygulandıran hatta düşündüren pek çok yapım Yeşilçam’ın kilometre taşlarını oluşturuyor. Bugün hala on yıllar önceki filmleri izlerken farklı duygulara sürüklenmemizin sebebi muhteşem prodüksiyonların olduğu yapımların ortaya çıkması değil. Çünkü biliyoruz ki sinemamızda bu şansa sahip yapım sayısı Oscar ödülü kazanan Türk filmi sayısıyla eş değer. “Peki o halde nedir bizi bu kadar etkileyen?” sorusunun cevabının da satır aralarında olduğu bu yazı, ekonomik çıkarları önemsemeyen onlarca Yeşilçam oyuncularından biri olan Bilal İnci ve yaşamını anlatmayı amaçlıyor.
Toros’un pos bıyıklı yiğidi
Bilal İnci, bugün yaşasaydı sevenleriyle birlikte 84. yaşını kutlayacaktı. Adana’da doğan sanatçı, bir süre İzmit Lisesinde okusa da yüksek öğrenim göremedi. Lise terk olarak çalışma hayatına geçen kötü adamımız, bir süre farklı işlerde emek harcadıktan sonra Almanya’nın yolunu tuttu. Gurbetin tadını aldığı 1960 yılından sonra Almanya’da evlendi. Berlin’de geçirdiği 6 yılın ardından yeniden Türkiye’ye döndü.
Bilal İnci Türk Sineması’nın ‘Kötü Adamları’ arasında akla gelen ilk üç isimden biri olacak
Bunu duyunca aklımıza Erol Taş, Suzan Avcı gibi değerli isimlerin yanında Bilal İnci de gelir. Çünkü pek çok yapımda iyi kalpli karakterlerin karşısında korkutucu kahkahalarıyla, çevirdikleri dolaplar yüzünden izleyenin beyninde şimşek çakmasına sebep olan mimikleriyle bu isimler yer alır.
Hatta Erol Taş’ın sosyal hayatında ciddi tepkiler aldığını okumuşsunuzdur. Sokakta yürürken ağıza alınmayacak küfürler işittiğini kendi röportajlarında okumuş, dinlemişsinizdir. Hatta ölüm tehlikesi yaşadığını bile hüzünlü ancak gururlu bir gülümseme ile anlatır. Çünkü severek yaptığı işi hakkıyla yaptığını biliyordur.
Beyaz perdede var olan “Kötü”cül imaj, bu karakterlerin sinema dışındaki alanlarında mutlaka karşılık bulmuştu. İnci de bu yarattığı imajdan nasibini almış ve yer yer hakaretlere hatta fiziki tacizlere hedef olmuştu.
Bilal İnci ve sinemaya attığı ilk adım
Bilal İnci’nin abisi yönetmenlik yaparken kardeşi Bilal’in kendisine destek olmasını, yardım etmesini ister. Kötü Adam’ımız da planları arasında yer almayan setlerin tozunu yutmaya başlar.
Abisine yardım eden İnci, 1966 yılında ilk filmini oynar. Hayat verdiği karakter tahmin edilebileceği gibi kötü kalplidir. İşte Bilal İnci böylece sinemamızın kötüleri arasındaki yerini almış olur.
Yeşilçam’ın yeni “Karanlık Yüzü” Bilal İnci
Cavit Yürüklü’nün yönettiği 1966 yapımı Karanlıkta Vuruşanlar, emektar oyuncunun sinemadaki ilk deneyimi oldu. Bu filmde üstlendiği rolün hakkını öylesine iyi verdi ki, sonraki yıllarda aldığı teklifler onu sinemanın aranan karanlık yüzlerinden biri haline getirdi.
Dİpnot: Görüntü “Baba Kartal” filminden bir sahne.
Kırsalın ‘Kötü Ağa’sı ya da Tarkan’ın ve Battal Gazi’nin amansız düşmanı
Sinemada aldığı nam ile yolunda ilerleyen İnci genellikle kırsal alandaki feodal düzeni yeren filmlerde kötücül bir köy ağası ya da Tarkan ve Battal Gazi gibi folklorik kahramanlarımızın karşısındaki amansız düşman konumunda yerini alır. “Huuuaahahahaha” kahkasını unutmuş olamazsınız.
Abisinin ağzından Bilal İnci
Ailecek sinemada olan İnci ailesinin büyüklerinden Kemal İnci, Mehmet Yurdakul ile yaptığı röportajda kardeşini anlattı. Bakın Kemal Bey, kardeşi ile ilgili neler söylüyor:
“…Rahmetli Erol Taş, bir konuşmasında kötü adamı oynadığı için seyirci tarafından taşlandığını ölüm tehlikesi yaşadığını dile getiriyordu. Kardeşiniz Bilal İnci çarşıda yolda yürürken yaşlı bir kadının yanına yaklaşarak oğlum, sen insanlara kötülük yapmaya utanmıyor musun diye azarladığını yine başka bir yerde bir bayanın kendisine tokat atmaya kalktığını anlatıyordu. Kötü adam rollerinden dolayı en şakını olarak bu konuyla alakalı olarak siz neler söylemek istersiniz?
-Evet, anlatmış olduğun şeyleri rahmetli Erol Taş ve kardeşim Bilal İnci zaman zaman yaşıyorlardı canlandırdıkları kötü adamı öyle oynamışlar ki bazı seyirciler film sahnelerinin esas olduğunu zannediyorlardı. Rolün hakkını fazlasıyla vermişler. Kardeşim bana Ankara’dan bir telefon geldiğinden bahsetmişti. Telefon yanlış hatırlamıyorsam Ankara Keçiören veya Yeni mahalleden gelmiş ağıza alınmayacak hakaretler ve küfürlerle hatta doğmamış olan çocuğuna küfür edilmesi ile karşı karşıya kaldığını anlatmıştı. Bu onu çok üzmüş ve bir süre sinemadan uzaklaştırmıştı. Yine ailesi ile birlikte katılmış olduğu filminin galasında seyircilerden duyduğu küfürler ve hakaretler yüzünden filmin bitmesini beklemeden karanlıkta gizlice salonu terk ettiğini anlatmıştı…”
Abisini ve torunlarını da televizyondan iyi tanıyoruz
https://www.youtube.com/watch?v=fzMeZisjnbI
Dedik ya, ailecek sinema emektarı olan İnci Ailesi nesilden nesile oyunculukta isim yaptı. Ve seyircinin ismen olmasa bile simaen tanıdığı bu değerli isimler hepimizin gördüğünde içini ısıtabilen kişiler oldu.
Kemal İnci
Geçen yıllarda (2018) kaybettiğimiz Kemal İnci, yönetmenlik koltuğunda oturduğu gibi yapımcı ve senarist olarak da sinemamızda bilinen bir isim. Yakın zamanda katıldığı bir evlendirme programıyla kısa bir süre de olsa sosyal sohbetlere konu olan Kemal Bey, bir röportajında kardeşi gibi “kötü adam” olamadığını ve bunu yapabilmenin çok daha zor olduğunu itiraf etmişti.
İlerleyen yaşıyla ilgili yönetmenlik koltuğuna yeniden oturup oturmayacağı sorusuna ise “yaşım geçti.” diyerek senarist ve yapımcı olduğunu belirterek alçakgönüllü söylemiyle farkını ortaya koymasını bilmişti.
Elif İnci
“Sevgi neydi? Sevgi, emekti…” Köylü güzeli Asya ile kamyon sürücüsü İlyas’ın imkansız aşkını izleyerek küçük yaşlarda Kadir İnanır’a üzüldüğümüz, yaşımız büyüdükçe Cemşit’i ve Asya’yı haklı görmeye başladığımız unutulmaz Selvi Boylum Al Yazmalım” filmini (1977) izlerken küçük çocuğa tekrar bakın. Çünkü Asya’nın oğlu olarak karşımıza çıkan küçük oyuncumuz 1973 doğumlu olan ve Bilal İnci’nin kızı olan Elif İnci’dir.
Pek çok televizyon dizisinde boy gösteren oyuncumuz Zıkkımın Kökü filmindeki emeğiyle Adana Altın Koza Film Festivali’nde (1994) ödül almıştı.
Ayça İnci
Yine televizyonun tanındık isimlerinden olan Ayça İnci ise 1978 doğumlu ve Bilal İnci’nin torunu.
Akasya Durağı ve Arka Sokaklar gibi uzun soluklu dizilerde üstlendiği roller ile geniş çevrelerde tanına Ayça Hanım O Şimdi Mahkum filminde de yardımcı karakter olarak karşımıza çıkmıştı.
Ayçin İnci
Milli Mücadele yıllarında Ege’de kahramanlıklarıyla ün salan Halil Efe’nin hikayesini işleyen Kurşun Yarası’nın Olimpia’sı olan Ayçin İnci pek çok yapımda kamera karşısına geçti. Onlardan birkaçına baktığımızda Ayçin Hanım’ın da televizyon dizileri ve sinemamız için önemli isimlerden biri olduğunu yadsıyamıyoruz.
Benim Annem Bir Melek, Arka Sokaklar gibi dizlerin yanı sıra Canavar Gibi Türk İşi Frankeştayn gibi yapımlardan hatırlanıyor.
Bilal İnci dizi çekimi için geldiği İstanbul’da hayatını kaybetmişti
Yaşamının son yıllarını İzmir’de sürdüren Bilal İnci, 2005’te bir dizi çekimi için geldiği İstanbul’da bir otel odasında kalp krizi sonucu kaybettiğimiz değerler arasına katılmıştı.