“Her zaman keşfetmek için bak” sloganıyla 20 yılı aşkın süredir doğa severlerin hayallerine dokunan Atlas Dergisi hemen yanıbaşımızdaki balkan coğrafyasından görülmesi gereken yerleri listeledi.
Yunanistan / Midilli
Fotoğraf: GÖKHAN TAN
Plomari kasabası, Yunanistan’ın en iyi uzo üretilen yerlerinden
Yunanca adı Lesvos olan Midilli, yüzölçümü açısından Ege Denizi’nin en büyük adalarından biri. Merkez yerleşimi Mitilini olan adanın Molivos, Petra, Plomari, Sigri gibi köşeleri ziyaretçilerden yoğun ilgi görüyor.
Tam bir zeytin diyarı olan Midilli kaliteli uzo üretimiyle, Sappho gibi ünlü şairlerin yurdu olmasıyla da tanınıyor. Yaklaşık 100 bin kişilik bir nüfusa sahip ada, Ege Denizi’nde en eski yerleşim bölgeleri arasında. Ayrıca milyonlarca yıllık taşlaşmış orman kalıntılarıyla önem taşıyor.
Midilli girintili çıkıntılı bir yapıya sahip, uzun kıyıları birçok sürpriz barındırıyor. Dar ağızlı iki körfez, Geras ve Kalloni adanın içlerine kadar uzanıyor, Midilli’nin en yüksek noktası yaklaşık 1000 metrelik Lepethymnos Dağı (Ayios İlias). Doğal bitki örtüsü de oldukça iyi korunmuş durumda.
Kosova / Prizren
Fotoğraf: TİJEN BURULTAY
Prizren, Osmanlı mimari mirasını ve kültürel zenginliğini koruyabilen nadir kentlerden biri.
Geçmişine sadakatini ve göz alıcı güzelliklerini koruyan nadir Balkan şehirlerinden biridir Prizren. Bistriça Irmağı kıyısından tepedeki kaleye uzanan yamaçlara yayılmış mahalleleri, daracık sokakları, selamlıklı evleri, geniş bir avluyu andıran meydanı, camileri, dergâhları, kahvehaneleri, lokantaları ile bir şaheserdir.
Belki bir tek Saraybosna’yı ve bir ölçüde de Üsküp’ü andırır. Yüzlerce yıl Osmanlı hâkimiyetinde kalan şehir, mutfak kültürüyle, insanlarının gündelik alışkanlıkları ve eğlence tarzlarıyla, o ana dek görmediğimiz ama aşina olduğumuz harikulade bir tabloyu andırır.
Şehirde üç resmi dil var ve tabelalar, resmi dairelerdeki bilgi panoları ve dükkânlarda Arnavutça, Türkçe ve Sırpça kullanılıyor. Sırtını Şar Dağları’na yaslayan Prizren’in ortasından güzel bir ırmak akıyor. Irmak kıyısı çay bahçeleri, kafeler ve restoranlarla çevrili. En rağbet gören yiyecek köfte. Porsiyonlar dolu dolu ve fiyatlar ucuz.
Şehrin en hareketli bölgesi Şadırvan Meydanı. Şadırvan, Prizren’in göbeğinde Sinan Paşa Camii’nin de bulunduğu meydandaki fıskiyeli çeşmenin adı. Meydanda ve meydana açılan sokaklarda bulunan kafeler, müşterilerine gündüzleri kahve sunuyor, geceleri ise her biri bir bara dönüşüyor.
Makedonya / Ohri
Fotoğraf: SİNAN ANADOL
St. Kaneo Kilisesi ve Ohri Gölü, birlikte benzersiz bir manzara oluşturuyor.
Sadece Makedonya’nın değil, tüm Balkanlar’ın en güzel kentlerinden biri Ohri. Kendi adıyla anılan gölün kıyısındaki yerleşim, mimarisiyle “biblo gibi” tanımını da kesinlikle hak ediyor. Makedoncada “Ohrid” olarak anılan kent, doğal ve kültürel değerleriyle Yugoslavya döneminden beri cazip bir sayfiye yeri.
Arnavutluk ile Makedonya arasında uzanan, yüksek dağlarla çevrelenen Ohri Gölü benzersiz manzaralar sunuyor. Kıyılarında suya girilecek uygun yerler bulunan göl, Ohri kentiyle birlikte UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi’nde. Çiçeklerle süslenen eski sokaklarda, kıyıda yürümek büyük keyif.
Yunanistan / İstanköy (Kos)
Fotoğraf: YILDIRIM GÜNGÖR
Şövalyeler Kalesi, İstanköy’ün önemli kalıntıları arasında
İstanköy, Yunancasıyla Kos, On İki Adalar grubunun bir üyesi. Anadolu’ya en yakın mesafedeki Ege adalarından İstanköy’den Bodrum’un beyaz evleri rahatlıkla seçilebiliyor. Bu yakınlık sayesinde bu iki merkez arasında yoğun bir ziyaretçi trafiği görülüyor.
İstanköy, Yunanistan’ın en turistik, en çok turist çeken adaları arasında. Ayrıca düz ve verimli toprakları sayesinde en yeşillerinden biri; “yüzen bahçe” olarak da adlandırılıyor. Adanın merkez yerleşimi İstanköy’de ünlü hekimin diktiği söylenen “Hipokrat’ın ağacı” var; bu sadece bir rivayet elbette ama ağaç yine de büyük ilgi görüyor.
Kosova / Priştine
Fotoğraf: TİJEN BURULTAY
Büyük çoğunluğu Arnavut olan Kosova, çok sayıda etnik topluluğu da barındırıyor. Priştine’deki halkoyunları festivali, ülkenin çokkültürlü kimliğine işaret ediyor.
Kosova Cumhuriyeti’nin bir diğer şehri başkent Priştine, ülkenin en büyük ve en gelişmiş yeridir. Kentin önünde, Osmanlıların Balkanlar’ı tam hâkimiyet altına almasıyla sonuçlanan savaşın gerçekleştiği Kosova Ovası uzanır.
Kentte büyük çoğunluğu Arnavutlar oluşturmakla beraber Türkler, Boşnaklar, Sırplar ve Romlar da yaşıyor. Kent, Kosova’nın alışveriş, eğlence ve gece hayatı bakımından en canlı kenti. Kentin en hareketli caddesi, aynı zamanda dev portresiyle kente gülümseyen eski ABD Başkanı Clinton’ın adını taşıyor. Caddenin sonunda Priştine Meydanı bulunuyor.
Kent çevresinde kolaylıkla ulaşılabilen gezi noktaları da bulunuyor. 15. yüzyıla tarihlenen Graçanitsa Ortodoks Manastırı kente 8 kilometre. Brezovica Kayak Merkezi ise kenti kış aylarında ziyaret edenler için vazgeçilmez. Ziyaretçiler, Priştine’de kalarak tüm Kosova kentlerine günübirlik geziler düzenleyebilirler.
Yunanistan / Selanik
Fotoğraf: AHMET ÖZYURT
Canlı sahil caddesiyle dikkat çeken Selanik’in simgesi Beyaz Kule.
Selanik, Yunanistan’ın ikinci büyük kenti. Metropoliten alan nüfusu 1 milyonu geçen kent ülkenin kuzeyinde, Orta Makedonya bölgesinde bulunuyor. Canlı sahil caddesi, meydanları, müzeleri, parklarıyla gözde bir ziyaret noktası olan Selanik’in Yunanca adı ise Thessaloniki.
Ege kıyısında yükselen tarihi Beyaz Kule, günümüzde kentin simgesi durumunda. Parklarla çevrelenen kule, bir Selanik gezisi için de uygun bir başlangıç noktası. Buradan, kıyıda uzanan cadde boyunca yürünebilir, yorulunca restoran ve kafelerin birinde dinlenilebilir. Aristoteles Meydanı, bu güzergâhın en gösterişli köşesi.
Selanik’in üst mahalleleri ise tarihi evleriyle Türk izlerini yansıtıyor. Osmanlı’nın önemli merkezlerinden Selanik, Atatürk’ün de doğum yeri. Atatürk’ün evi, Türkiye Konsolosluğu’nun yanında ziyaretçilerini ağırlıyor.
Hırvatistan / Split
Fotoğraf: ZAFER KIZILKAYA
Split Hırvatistan’ın en önemli limanlarından biri.
Split Hırvatistan’ın Dalmaçya kıyılarındaki en büyük kentti. 180 bin kişilik nüfusu ile Zagreb’den sonraki ikinci büyük kent. Şehir UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası Listesi’nde. Kent turistik olarak Akdeniz gemi seyahatinin (cruise) Adriyatik’teki en önemli duraklarından.
Diokletian Sarayı ve etrafındaki yapılar eski şehir olarak adlandırılıyor. Burada ara sokaklarda kaybolup Roma’dan Osmanlı’ya uzanan tarihi kendi başınıza keşfetmenizde yarar var. Diokletian Sarayı’nın ana kapısından çıktığınızda yerel elişlerinin satıldığı sabit bir pazar göreceksiniz. Buradaki otantik hediyelik eşyalara göz atabilirsiniz. Şehrin her yerinden gözüken St. Duje Katedrali’nin çan kulesine tırmanmak da ayrı bir keyif. Katedral dünyadaki en eski katedral binası olarak biliniyor.
Sahil boyunca gece yürüyüş yapanlar, büyük bir şehirden çok bir sahil kasabasında hissiyatı uyandırıyor insanda. Buradaki kafeler dinlenmek ve yemek için ideal yerlerden. Özellikle kalamarlı ve karidesli risotto Hırvatların tercih ettiği yemeklerden. Mutfakta karşı kıyıdaki İtalya’nın etkisi hissediliyor Split’te. Kentin göbeğindeki halk plajı (Brela Plajı) tertemiz Adriyatik Denizi ile şehir yaşamını eğlenceli hale getiriyor.
Sırbistan / Belgrad
Fotoğraf: BAHADIR ERŞIK
Belgrad’daki en büyük kiliselerden biri Aziz Sava Katedrali.
Sırbistan’ın başkenti Belgrad, tarih boyunca çok özel bir konuma sahip olmuştur. Doğu ile Batı’yı birbirine bağlayan yolların kavşağında, Tuna ve Sava nehirlerinin kesişme noktasında kurulu Belgrad, Balkanlar’ın kalbidir. Avrupa’nın önemli siyasi başkentlerinden biri olmakla kalmaz, aynı zamanda, canlı bir kültür ve sanat merkezidir.
Kent merkezi Zemun, Orta Avrupa kenti görünümünü hâlâ koruyor. II. Dünya Savaşı’ndan sonra inşa edilen Yeni Belgrad ise kentin modern kimliğini taşıyor. En eski mimari ögeler Kalemegdan’da. Tuna ve Sava nehirlerinin birleştiği noktaya hakim bir tepede, surlarla çevrilmiş geniş bir alana yayılan kalenin içinde Türklerden kalan bazı anıtlar var.
En görkemli yapı ise 1935 yılında yapımına başlanan Aziz Sava Katedrali. Belgrad’da bunlar dışında görülmesi gereken yerler arasında Tito’nun mozolesi, Skadarlija, Nikola Pasiç Meydanı, Teraziye Mahallesi, Öğrencilerin Meydanı, Knez Mihailova Caddesi, Sırbistan Parlamentosu binası ve Sava Nehri üzerindeki Ciganliya Adası sayılabilir. Ayrıca kentin iki yakasında birçok park, anıt, müze, kafe, restoran ve mağaza bulunur.
Kosova / Gora
Fotoğraf: TİJEN BURULTAY
Goralıların Kosova sınırları içinde 17 köyü var. Bunların en büyüğü de Brod. Buradaki Goralılar kendilerini Türk olarak tanımlıyor.
Gora veya Gora Bölgesi olarak bilinir. Kosova’nın, Arnavutluk ve Makedonya topraklarıyla kesiştiği dağlık bölgenin adıdır. Prizren şehrinin güneyinden Kosova’nın güneybatı ucuna kadar uzanır.
Bölgenin yerel halkı Goralılar olarak adlandırılır. Bölge, Kosova’nın en dağlık, ve engebeli bölgesi olmanın yanı sıra en yeşil bölgesi. Bölge boydan boya ormanlarla kaplı. Kıvrıla kıvrıla yükselen bir dağ yoluyla ulaşılan köyler ise Kosova’nın en güzel köyleridir.
Gora Bölgesi, doğal kaynakları ve güzellikleri bakımından Avrupa’nın en el değmemiş bölgesidir. Yeşillikler içinde kaybolan şirin köyler, derin vadiler, özellikle kayak için elverişli dağlar Avrupa’nın her yerinden çok sayıda gezgini bu bölgeye çekiyor. Ama ziyaretçiler açısından en ilgi çeken şey, yöre halkının kendine özgü yaşam tarzı ve canlı gelenekleri.
Bölgenin en büyük ve en güzel köyü Brod. Kökenlerini Türklere dayandıran sakinleriyle Brod, dağların avucunda sakin bir hayat sürdürüyor. Brod’dan bir dereyi izleyerek dağların arasına dalan bir vadi eşsiz doğal güzelliklere sahip.
Yunanistan / Gümülcine
Fotoğraf: SİNAN ANADOL
Batı Trakya kenti Gümülcine, canlı pazarıyla da ünlü.
Yunanistan’ın Gümülcine kenti Rodop Dağları’nın engebelendirdiği bir coğrafyada bulunan, yaklaşık 50 bin nüfuslu güzel bir Balkan kenti. Geniş bir parkın süslediği kent merkezi mağazaları, lokantaları, kafeleriyle günün her saati canlılığını koruyor. Tarihi evlerin dizildiği sokaklar sizi geçmişe götürürken karşınıza bir anda bir Osmanlı camisi çıkabiliyor.
Yunanistan’ın diğer kentleri gibi Gümülcine’de de açık havadaki masalarda bir şeyler atıştırıp çevrenin keyfine varmak yaygın bir alışkanlık. Ziyaretçiler kentin geleneksel dokusunda eski dükkânları gezebileceği gibi modern Kosmopolis Park’ta da alışveriş yapabilir. Gümülcine’nin yakınındaki köylere gidip doğal güzellikleri keşfetmek bir diğer seçenek.
Bulgaristan / Sofya
Fotoğraf: ŞEBNEM ERAŞ
Parlamento binası, Bilimler Akademisi, Alexander Nevski Kilisesi ve Çar Osvoboditel’in anıtı Sofya’nın tarihi dokusunu oluşturuyor.
Bulgaristan’ın başkenti olan Sofya aynı zamanda önemli bir kültür ve turizm kentidir. Yüksekliği 2 bin 290 metre olan ve Bulgaristan’ın en yüksek 4. zirvesi Vitoşa Dağı’nın kuzeyindeki ovada kurulu Sofya, Meriç Nehri’ne ve Tuna Nehri’nin oluşturduğu düzlüklere ulaşma açısından önemli bir noktadadır.
Sofya’ya gidince Kadınlar Pazarı’na uğramadan olmaz. Yerel ismi Zhenski Bazar olan Kadınlar Pazarı bir bitpazarı konumunda. Yiyecekten giyeceğe kadar her şey satılıyor. Sofya’nın 117 kilometre güneyinde bulunan Rila Manastırı Bulgaristan’daki en popüler Ortodoks manastırı. Manastır deniz seviyesinden 1147 metre yüksekte bulunuyor.
Boyana Kilisesi, Rus Kalesi, Sofya Kaplıcaları, St. George Kilisesi, Sveta Nedelya Kilisesi, Sofya Ulusal Kültür Sarayı, Sanat Galerisi, Sofya Pazar Meydanı, Battenberg Meydanı ve Slaveykov Meydanı bir Sofya gezisi sırasında mutlaka görülmesi gereken diğer yerler.
Yunanistan / Sisam (Samos)
Fotoğraf: YUNUS EMRE AYDIN
Sisam’ın Kokari köyü, mimarisi ve doğal güzelliğiyle dikkat çekiyor.
Anadolu’ya en yakın Ege adalarından Sisam, diğer adıyla Samos, Dilek Yarımadası’nın hemen açığında bulunuyor. En ormanlık adalardan Sisam, daha çok sakinliği sevenler tarafından tercih ediliyor. Ada taş sokaklarda sessizlik içinde yürümek, cumbalı Ege evlerinin önünde oturan yaşlılar ve koşuşturan çocuklarla tanışmak, eski kasaba havasını solumak için ideal.
Verimli topraklara sahip Sisam şarapları, bakir kıyıları, berrak deniziyle de tanınıyor. Antik dönemde bir heykelcilik merkezi olan Sisam ayrıca düşünür ve matematikçi Pythagoras’ın doğum yeri.
Günümüzde sakin, güzel bir Ege adası olan Sisam’ın en etkileyici köşelerinden biri, sahildeki Kokari köyü. Burada, beyaza boyalı Ege evleri denizle birlikte benzersiz manzaralar sunuyor. Aydın’ın Kuşadası ilçesinden kolayca ulaşılabilen Sisam’ın merkezi ise Vathi şehri. İÖ 6. yüzyılda adanın başkentine su taşımak için kayalara oyularak açılan tünel, günümüzde ziyaretçilerin uğrak yeri. Çok sayıda eserin sergilendiği bir arkeoloji müzesine ev sahipliği yapan adadaki kazılarda iki antik tapınağın kalıntıları da ortaya çıkarıldı.
Rehberin daha detaylı haline Atlas’ın linkteki Balkanlar Gezi Atlası ekinden ulaşabilirsiniz.