Analog fotoğrafçılık herşeyin dijital olduğu modern çağda hala yaşamını sürdüren bir fotoğrafçılık türü. Daha önce neden analog fotoğrafçılığa başlamanız gerektiği ile ilgili şöyle bir listemiz mevcut. Özellikle belli bir yaşın üzerinde olan kişilerin çocukluk ve gençlik fotoğrafları analog bir fotoğraf makinesi ile çekilmiştir. Bu yüzden hem geçmişe duyulan özlem hem de nostalji yaşamak adına günümüzde oldukça popüler hale geldi. Ancak analog fotoğrafçılık aslında kolay değil. Analog fotoğraf makineleri kullanması zor, manuel makineler. Aynı zamanda filmleri çok pahalı ve günümüzde bulunması zorlaştı. Bu yüzden analog fotoğrafçılığa başlamayı düşünenler ya da yeni başlayanlar için küçük bir rehber liste hazırladık.
Kısaca analog fotoğrafçılık nedir?
Analog fotoğrafçılık aslında film fotoğrafçılığıdır. Yani modern fotoğraf makinelerinde olduğu gibi fotoğrafı dijital bir İmage Sensor üzerinden değil, film adı verilen ışığa duyarlı özel şeritlerin üzerine çekersiniz. Bu filmlerin türüne (35mm, 70mm, APS) göre belli poz sayıları vardır. Poz sayısı bitem film makineden çıkarılır. Sonrasında yapılan bazı kimyasal işlemlerden sonra fotoğraflar basılabilir ve görülebilir hale gelir. Dijital fotoğraf makinelerinde olduğu gibi fotoğrafı çeker çekmez göremezsiniz. Günümüzde hala geçerli olan avantajlara sahiptir. Bu yüzden analog fotoğrafçılık sadece hobi olarak değil endüstriyel fotoğrafçılık alanında da yaşamını sürdürüyor. Peki analog fotoğrafçılığa başlamak için ne gerekiyor? Oldukça pahalı hale gelen bu hobi daha ekonomik hale getirilebilir mi? Analog fotoğrafçılığa yeni başlayanların en çok yaşadığı sıkıntılar neler? Bu ve bunun gibi aklınıza takılan tüm soruların cevabı listenin devamında …
1. Temel fotoğrafçılık bilgilerine sahip olun
Analog fotoğrafçılık daha önce herhangi bir fotoğrafçılık tecrübeniz yoksa çok zorlayıcı olabilir. Çünkü analog fotoğraf makinelerinin birçoğu tam anlamıyla manuel kontrole sahiptir. Eğer diyafram, enstantane ve ASA gibi temel fotoğrafçılık terimlerini bilmiyosanız alışmanız çok uzun süre alacaktır. Bu süre içerisinde analog fotoğrafçılıktan soğumanız da olası bir senaryo elbette. Bu yüzden bir kursa ya da atölyeye katılarak bu terimleri öğrenmeniz ve fotoğrafa nasıl etkileri olacağını bilmeniz analog fotoğrafçılık yapabilmek için elzemdir. Yoksa analog fotoğraf makineniz sadece evinizi süsleyen güzel bir aksesuar haline gelir.
2. İhtiyaçlarınızı belirleyin
Analog fotoğrafçılığı sadece hobi amaçlı mı yapacaksınız? Yoksa profesyonel olarak para kazanmak için mi? Bir ayda ne kadar film kullanacaksınız? Portre mi çekeceksiniz yoksa manzara mı? Bu ve bunun gibi soruları kendinize sorarak ihtiyaçlarınız belirleyin. Sahip olacağınız analog fotoğraf makinesi eğer sizin ihtiyaçlarınıza uygun değilse bu yolculuk kısa zamanda son bulur. Analog fotoğraf makinelerinin farklı ihtiyaçlar için üretilmiş versiyonları vardır. Eğer sokak fotoğrafçılığı yapacaksanız 70mm film kullanan kocaman bir makine istediğiniz gereklilikleri sağlayamaz. Yada sadece aile fotoğrafları çekecekseniz en pahalı makineyi almanız gereksiz olur. Bu yüzden ihtiyaçlarınızı var olan bütçenizle doğru orantılı olacak şekilde belirleyin.
3. Kendinize bir analog fotoğraf makinesi edinin
Analog fotoğraf makineleri güncel olarak artık üretilmiyor. En güncel analog fotoğraf makinesi bile günümüzde 15-20 yıllık. Elbette günümüzde hala üretilen şipşak fotoğraf makineleri bu kategorinin dışında. Bu yüzden analog fotoğraf makinesi satın almak için antika pazarları, Hayyam Pasajı veya ikinci el ilan siteleri gibi belli başlı yerlere başvurmanız gerekiyor. Analog fotoğraf makinesi alırken perdesinin durumu, fiziksel kondisyonu, enstantane sürelerinin doğru olması gibi kontrol edilmesi gereken yerleri vardır. Bu yüzden analog fotoğraf makinesi alacaksanız kontrol ederek almalısınız. Son olarak kesinlikle ama kesinlikle Rus yapımı analog fotoğraf makinelerinden (Zenit, Zorki, Kiev vb.) uzak durun. Çünkü bu makineler her ne kadar uygun fiyatlı olsa da, yapı itibari ile iç aksamları son derece dandiktir. Kısa bir süre içerisinde bozulurlar. Genellikle hiçbirinin pozometresi çalışmaz. Tekrar hatırlatıyoruz Rus yapımı analog fotoğraf makinelerinden uzak durun!
4. Sabırlı olun
Analog fotoğrafçılık sabır işidir. Dijital fotoğraf makinelerinde olduğu gibi çeker çekmez fotoğraf görülemez. Bir analog fotoğraf makinesi içerisine filmi, taktığınız andan film bitene kadar içinden çıkaramazsınız. Aynı zamanda filmin içerisinde fotoğrafları görebilmek için banyo sürecini beklemeniz gerekli. Bütün bunlar zaman olan şeyler ve sabırlı olmak gerekiyor. Aynı zamanda filmlerinizin banyo süreci tamamlanıp fotoğrafları gördüğünüzde beklediğiniz gibi çıkmayabilir. Taktığınız film makine içinde kopabilir ve kullanılmaz hale gelebilir. Analog fotoğraf makinesi alacaksanız bu ve bunun gibi durumları yaşayabilirsiniz. Bunlar analog fotoğrafçılıkta gayet olağan şeylerdir. Ancak bu durumlar sizi analog fotoğrafçılıktan soğutabilir. Bu yüzden yeterli derecede sabır sahibi değilseniz analog fotoğrafçılık ne yazık ki size uygun değil.
5. Film çeşitleri
Analog fotoğraf filmlerinin farklı versiyonları bulunur. En çok kullanılan ve yaygın film çeşidi 36 pozdan oluşan 35mm filmlerdir. Bunun dışında orta format denilen 120mm Roll filmler 12 pozdan oluşur. Bu filmleri kullanan fotoğraf makineleri genellikle büyük boyutlu ve ağırdır. Polaroid fotoğraf makinelerinin kullandığı şipşak filmler ise günümüzde zor bulunan ve pahalı filmlerdir. Bunlar dışında APS formatında daha küçük cep boyutunda analog fotoğraf makinesi filmleri vardır. Bu filmler ise günümüzde neredeyse hiç kalmamıştır. Analog fotoğrafçılığa yeni başlayan bir fotoğrafçının 35mm film kullanan bir fotoğraf makinesi ile başlaması daha uygundur. 35mm filmlerde ise filmin markası ve türüne bağlı olarak farklı görüntü özellikleri vardır. Örneğin; bazı filmler sarı rengi öne çıkarırken, bazı filmler yeşim rengi daha iyi yansıtır. Bu noktada analog fotoğrafçılığa başladığınızda farklı film çeşitlerini deneyerek hangisinin sizin zevkinize hitap ettiğini anlayabilirsiniz. Analog fotoğrafçılığı en güzel şekilde yapabilmek için farklı film çeşitlerinin ne tür etkileri olduğunu bilmek gerekir.
6. Belli bir ekonomik gücünüz olmalıdır
Analog fotoğrafçılık son birkaç yılda oldukça popüler hale geldi. Durum böyle olunca makineler ve lensler birkaç yıl öncesine kadar oldukça arttı ve artmaya devam ediyor. Özellikle kalitesini kanıtlamış markaların ürettiği makineler günümüzde iyi bir dijital fotoğraf makinesi fiyatına yaklaştı. Elbette iyi bir araştırma neticesinde uygun fiyata bulabilirsiniz. Ancak durum şu ki analog fotoğraf makineleri çok pahalı. Analog fotoğraf makineleri ve lensler dışında filmlerde bu fiyat artışından nasibini aldı. Üstelik filmleri üreten firma sayısı da artık bir elin parmaklarını geçmiyor. Bu yüzden film bulmak eskisinden daha zor. 2021 yılının nisan ayında en ucuz taze 35mm fotoğraf filmi 50-70 TL arasında satılıyor. Tabi buna sonrasında yapılacak kimyasal işlem masraflar eklendiği zaman 36 adet fotoğraf için ödenen ücret çok fazla. Yani sözün özü analog fotoğrafçılık düşük bütçe ile gerçekleşebilecek bir eylem değil. Bu yüzden analog fotoğrafçılığa başlayacaksanız belli bir maddi gücünüzün olması şarttır.
7. Deney yapmaktan korkmayın
Söz konusu analog fotoğrafçılık olunca yaratıcılığın sınırlarını zorlamak çok kolay. Filmi ters çevirip kullanmak, farklı filmler denemek, banyo işleminde yapılacak farklı işlemler, bayat film kullanmak ya da filmler çapraz banyolamak gibi işlemler sonucunda çok farklı ve yaratıcı fotoğraflar elde etmek mümkün. Fotoğraf makinesi üzerinde yapılacak ufak modifikasyonlar, lenslerin önüne farklı filtreler eklemekte fotoğrafların daha farklı olmasını sağlıyor. Analog fotoğrafçılık yaratıcılığın sınırını sizin belirlediğiniz bir alan. Bu yüzden eğer farklı fotoğraflar elde etmek istiyorsanız makineniz ve filmlerinizle deneyler yapmaktan korkmayın. Elbette dijital fotoğraf makinesi ile çekilen fotoğraflarda bilgisayar programları aracılığı ile yaratıcı ve farklı fotoğraflar elde etmek mümkün. Ancak analog fotoğrafçılıkta tamamen sizin elinizden çıkan farklı fotoğrafların verdiği hazzı hiçbir dijital fotoğraf makinesinden alamazsınız
8. Araştırmaktan korkmayın
Araştırma genel olarak fotoğrafçılık sanatının olmazsa olmazı. Analog fotoğrafçılıkta farklı film çeşitleri, makine çeşitleri, lenslerin fotoğrafa etkileri gibi bilgiler fotoğrafçıya değer katar. Aynı zamanda diyafram, enstantane ve ASA gibi ayarların nasıl yaratıcı şekilde kullanılacağını bilmek gereklidir. Fotoğrafçılıkta araştırma hayat boyu süren bir yolculuktur. Okuyacağınız kitaplardan, internetten veya farklı kaynaklardan edindiğiniz bilgilerle kendi sınırlarınızı her zaman zorlamalısınız. İlerleyen zamanlarda filmlerin nasıl banyo edileceğini öğrenerek filmlerinizi kendiniz banyo edebilir ve burada yapılacak farklı işlemlerin fotoğrafa olan etkilerini öğrenerek fotoğrafların ne kadar farklı ve yaratıcı olabileceğini ilk elden öğrenebilirsiniz.
9. Makineye değil lense yatırım yapın
Analog fotoğrafçılıkta lensin fotoğrafa etkileri makineden daha fazla. Geniş açı lensler, telefoto lensler ya da tilt-shift adı verilen özel lenslerin benzersiz etkileri mevcut. Birçok kişi analog fotoğrafa başladıktan sonra sürekli olarak farklı makineler alıyor. Bir süre sonra makinelerin sayısı arttığında artık bir fotoğrafçı değil koleksiyoner oluyor ve makinelerini yağlamaktan fotoğraf çekmeye vakit ayıramıyor. Bu yüzden bir analog fotoğraf makinesi aldıktan sonra ihtiyaçlarınız doğrultusunda lenslere yatırım yapın. Farklı fotoğraf makineleri yerine farklı lensler edinin. Üstelik günümüzde analog fotoğraf makinesi lensleri ayrıca satılan adaptörler ile dijital fotoğraf makinelerinde kullanılabiliyor. Bu yüzden lense yatırım yapmak hem fotoğrafçılığınızı geliştirmek hem de geleceğe yatırım anlamında çok daha mantıklı.
10. Başarısızlık sizi yıldırmasın
Analog fotoğrafçılıkta başa gelebilecek kazalar kaçınılmaz olabilir. Fotoğraf makinesinin bakımları iyi değilse bazen sorunlar çıkarabilir. Taktığınız filmler makine içinde kopabilir ve kullanılmaz hale gelebilir. Ya da makinenin arka kapağı yanlışlıkla açılarak filmler ışığa maruz kalabilir. Yanlışlıkla deklanşöre basılarak pozlar boşa harcanabilir. Çok güzel çıkacağını düşündüğünüz fotoğraflar kötü çıkabilir. Lensiniz kırılabilir, bozulabilir hatta tepenize gökten meteor düşebilir. Bu ve benzeri durumlar analog fotoğrafçılıkta olabilecek olağan sorunlardır. Meteor meselesi hariç tabii 🙂 Böylesi durumlar yaşadığınızda panik yapmadan çözüme odaklanmak gerekli. Makineniz ya da lensiniz bozulursa tamir ettirin. Ya da filminiz koptuğunda veya istemsizce ışığa maruz kaldığında kurtarabileceğiniz fotoğraflara odaklanın. Her sorunun basit bir çözümü olabilir. Bu yüzden yaşayabileceğiniz sorunlar ya da kötü çıkan fotoğrafların hevesinizi kaçırmasına izin vermeyin. Bir de bu sorunları sık ve sürekli yaşamak istemiyorsanız Rus makinelerinden uzak durun!
11. Gelişmeleri takip edin
Analog fotoğrafçılık günümüzde sürekli olarak popülerliğini arttırıyor. Birçok insan farklı kullanım yöntemlerini keşfederek bunları paylaşıyor. Aynı zamanda farklı firmalar yada gönüllü oluşumlar değişik film çeşitleri üretiyor. Böylesi gelişmelerden en son sizin haberinizin olmasını istemiyorsanız sürekli olarak gelişmeleri takip edin. Aynı zamanda firmaların ya da satıcıların; makine, lens, aksesuar ya da filmlerde yaptığı cazip kampanyalardan yararlanıp istediğiniz ekipmanları daha ucuza alabilirsiniz. Analog fotoğrafçılık ile ilgili internet siteleri, yazılan kitaplar, duyurular ve haberler için sürekli olarak radarınızı açık tutun. Bu sayede güncel gelişmelerden sürekli olarak haberiniz olur ve karşınıza farklı fırsatlar çıkabilir.
12. Gruplara, topluluklara katılın, sosyalleşin
Analog fotoğrafçılığa merak salan sadece siz değilsiniz. Günümüzde birçok kişi analog fotoğrafçılık yapıyor. Analog fotoğrafçılık grupları, topluluk oluşumları ya da atölyeler gibi etkinliklere katılarak hem bilgileriniz arttırabilir hem de sizin gibi bu işe merak salmış insanlarla bilgi alışverişi yapıp sosyalleşebilirsiniz. Topluluk içerisinde yapılan etkinliklerde yaratıcılığın farklı yönlerini keşfedebilirsiniz.Özellikle ilk başladığınız zamanlarda topluluk ya da grup içerisinde bulunan tecrübeli fotoğrafçılardan bilmediğiniz konuları öğrenebilirsiniz. Fotoğrafçılık bir grup yada topluluk etkinliği olarak gerçekleştiğinde çok eğitici olabilmektedir. Bu yüzden sizde bu tarz grup ve topluluklara katılın ve sosyalleşin.