Son 15 yılda sinema dünyasının en prestijli ödüllerinden biri olan Altın Palmiye ile taçlanan filmler, sektörde izlerini bırakmaya devam ediyor. Cannes Film Festivali’nin en büyük ödülü olarak kabul edilen Altın Palmiye Ödülü, sinema sanatına değer katan ve tüm dünyada büyük yankı uyandıran yapıtlara veriliyor. Bu ödülü kazanan filmler, sinemanın kalbinde unutulmaz bir yer edinirken, son 15 yıl içerisinde bu onura layık görülen yapıtlar ise sektörün zirvesindeki başarılarıyla adından söz ettirmeye devam ediyor. Hadi gelin bu filmleri birlikte inceleyelim! İşte Altın Palmiye alan filmler…
2024: Anora
Yönetmenliğini Sean Baker’ın yaptığı film, Rusça konuşan egzotik bir dansçı olan Ani’nin Brighton Beach semtindeki hikayesine odaklanıyor. Ani, bir gün Rus oligarkın oğlu Vanya ile karşılaşır ve aralarında tutkulu bir ilişki başlar. İlişki onları Las Vegas’a götürür ve Ani, Vanya’nın varlıklı dünyasına adım atar. Ancak Ani’nin bu hayal gibi yaşamı, Vanya’nın ailesiyle olan gerilimleri ve kendi geçmişinden gelen travmalarıyla sarsılmaya başlar.
Yönetmen: Sean Baker
Oyuncular: Mikey Madison, Yura Borisov, Mark Eydelshteyn
2023: Anatomy of a Fall
“Bir Düşüşün Anatomisi” adlı yapım, annesinin karıştığı bir dava hakkında şüpheleri olan bir çocuğun hayatını değiştiren bir hikayeye odaklanıyor. Sandra, Samuel ve görme engelli oğulları Daniel, izole bir yaşam sürmektedir. Bir gün, Samuel evlerinin önünde ölü bulunur ve bu durum soruşturma gerektirir. Soruşturma sonucunda Sandra suçlanır ve intihar mı yoksa cinayet mi olduğu belirsiz olan ölümle ilgili cevaplar aranır. Bir yıl sonra ise Daniel, annesine karşı açılan davaya katılır ve mahkeme sürecinde aile parçalanmış haldeki durumlarıyla yüzleşmek zorunda kalır.
“Hüzün Üçgeni”, Carl ve Yaya adlı bir çiftin lüks gemi gezisini ele alan bir hikayeyi anlatıyor. Model olan Carl ve Yaya, milyarderlerin tercih ettiği ultra lüks bir gemiyle seyahate başlarlar. Gemi, zenginlik ve ihtişamla dolu yolcular için başlangıçta mükemmel görünse de, bir fırtına ve ardından gelen korsan saldırısı tatillerini kabusa çevirir. Seyahatin sonunda ise Carla, Yaya ve diğer yolcular, hiyerarşinin ve sınıfsal rollerin yeniden şekillendiği bir hayatta kalma oyununun içinde bulurlar.
Yönetmen: Ruben Östlund
Oyuncular: Harris Dickinson, Woody Harrelson, Charlbi Dean Kriek
2021: Titane
Titane, kaybolan bir adamın bir anda ortaya çıkması ile gelişen olayları anlatıyor. Özel dedektifler, havaalanında yüzü moraran bir adam bulduklarında her şey değişir; bu adam, kendisini on yıl önce kaybolan Adrien Legrand olarak tanıtır. Haberi alan Vincent ise oğlu olduğunu iddia eden bu genç adamla evine dönerken yaşadığı kabusun sona erdiğini düşünür. Ancak bu süreçte bölgeyi saran dehşet verici cinayetler zinciri herkesi etkisi altına alır.
Yönetmen: Julia Ducournau
Oyuncular: Vincent Lindon, Garance Marillier, Agathe Rousselle
2019: Parasite (Parazit)
Park Ailesi, köklü servetin temsilcisiyken; Kim Ailesi, sokak zekasıyla ayakta kalmaya çalışan dört kişilik bir ailedir. Bir rastlantıyla yolları kesiştiğinde, Kim’ler fırsatı kaçırmaz. Çocuklar Park’lara öğretmen ve sanat terapisti olarak girer, aile kısa sürede evin tüm dinamiklerini ele geçirir. Ancak evdeki dengeleri bozan gizli bir misafir ortaya çıktığında, iki aile arasında gerilim tırmanır ve sınıf çatışması şiddetli bir yüzleşmeye dönüşür.
Yönetmen: Bong Joon Ho
Oyuncular: Song Kang-Ho, Park So-Dam, Woo-sik Choi
2018: Shoplifters (Arakçılar)
Osamu ve ailesi, yaşamlarını hırsızlık yaparak sürdürmektedir. Bir gün küçük bir kızla karşılaşırlar. İlk başta aile, küçük kızı eve almaktan pek hoşlanmaz ancak kızın zor durumunu öğrendiklerinde ona yardım etmeye karar verirler. Kısa sürede küçük kız, ailenin sevinci haline gelir. Suç işleyerek hayatta kalmaya çalışsalar da, mutlu bir yaşam sürmek için küçük kızla beraber olmaktan zevk alırlar. Ancak bir gizemin açığa çıkmasıyla ailenin ve küçük kızın yaşamları tamamen farklı bir yöne doğru ilerler.
Yönetmen: Hirokazu Kore-eda
Oyuncular: Lily Franky, Mayu Matsuoka, Sakura Andô
2017: The Square (Kare)
Christian, Stockholm’de bulunan bir çağdaş sanat galerisinde iş yapıyor. Çalışmalarından biri ise The Square adı verilen projesidir. Bu alan, farklı sosyal sınıflardan insanların küçük bir yansımasıdır ve Christian ziyaretçilere insanlara güvenip güvenmemek konusunda seçim yapmalarını önerir. Film boyunca bu soru izleyicileri takip eder.
Yönetmen: Ruben Östlund
Oyuncular: Claes Bang, Dominic West, Elisabeth Moss
2016: I, Daniel Blake (Ben, Daniel Blake)
“I, Daniel Blake”, Ken Loach tarafından yönetilmiş ve senaryosu Paul Laverty tarafından yazılmıştır. Filmin odak noktası, İngiltere’nin mevcut sosyal yardım sistemine eleştirel bir perspektif sunmaktadır. Hikaye, 59 yaşındaki marangoz Daniel Blake’in kalp krizi geçirmesiyle başlar. Doktoru, Blake’in çalışamayacağına karar verir fakat sağlık raporu, sosyal yardımlardan yararlanabilmesi için yetersizdir. Bu süreçte iş arama çabalarıyla uğraşırken, apartmanda tanıştığı Katie ile yakın bir dostluk kurar.
Yönetmen: Ken Loach
Oyuncular: Dave Johns, Dylan McKiernan, Hayley Squires
2015: Dheepan
Sri Lankalı Tamil savaşçının hikayesini anlatan filmin yönetmeni Jacques Audiard. Paris’in koruyuculuğunu üstlenen ve adalet dağıtan ilginç bir karaktere odaklanan filmde Vincent Rottiers ve Marc Zinga başrollerde. Savaştan kaçarak Fransa’ya giden Dheepan, bir kadın ve bir kız çocuğuyla mülteci olarak kabul edilir. Üçlü, Paris dışındaki toplu konutta kültür çatışmasıyla mücadele ederken aynı zamanda günlük şiddet ve ailevi sorunlarla da karşılaşır. Aşkı, sevgiyi, savaşı ve en önemlisi aileyi öne çıkaran Altın Palmiye ödülü alan bu filmi izlerken nefesinizi tutacaksınız.
15 yaşındaki Adele’in kesin bildiği iki şey vardır; cinsiyetinin kadın olduğu ve kızların erkeklerle ilişki kurduğudur. Emma’nın mavi saçlarını büyük meydanda fark etmesi, hayatının dönüm noktası olacağını anladığı an olur. Ergenlik sorularıyla baş başa kaldığında, bakışlarını hem kendine hem de diğerlerine yönlendirir. Adele, Emma ile olan aşkını bir kadın olarak, bir yetişkin olarak deneyimlemektedir. Ancak Adele, ne kendiyle ne ailesiyle ne de bu garip dünya ile uzlaşmayı başaramamaktadır.
Michael Haneke tarafından yönetilen “Amour” adlı dram filmi, 2012 Altın Palmiye Ödülü almıştır ve yaşlı bir çiftin hayatındaki değişiklikleri ele almaktadır. Georges ve Anne isimli karakterlerin evde bakıma ihtiyaç duyan Anne’in sağlık sorunlarıyla başa çıkma sürecine odaklanan bu yapım, 2013 yılında En İyi Yabancı Film dalında Oscar ödülü kazanmış olup aynı zamanda Altın Palmiye sahibidir. “Amour”, yaşlanma, hastalık ve aşk gibi evrensel temaları işlemesiyle seyircilerin dikkatini çekmiştir.
1950’lerde geçen bir film, Orta Batılı bir aileyi merkezine alarak hikayeyi anlatır. Film, ailenin büyük oğlu Jack’in çocukluk masumiyetinden başlayarak yetişkinlik dönemine doğru olan değişimini ele alıyor. Özellikle bu dönemde babasıyla yaşadığı karmaşık baba-oğul ilişkisi öykünün odak noktasını oluşturmaktadır. Jack’in olgunlaşmış hali ise artık modern çağda kaybolmuş bir karakterdir. Kendisini kaderin ve sorunların derinliklerinde sorgularken aynı zamanda yaşamın anlamını bulmaya çalışmaktadır.
Yönetmen: Terrence Malick
Oyuncular: Jessica Chastain, Brad Pitt, Sean Penn
2010: Uncle Boonmee Who Can Recall His Past Lives
Bir erkek, ölümle burun buruna olan bir böbrek hastalığıyla savaşırken, son günlerini sevdikleriyle birlikte geçirmektedir. Bu sevdikler arasında karısının hayaleti ve eskiden oğlu olan orman ruhu da bulunmaktadır. Tüm bu duygusal anlar, ailenin Tayland’ın kırsal kesimindeki bir çiftlikte yaşanmaktadır.
Protestan Kuzey Almanya’da, Birinci Dünya Savaşı öncesinde geçen bir köyde meydana gelen tuhaf ve korkutucu olaylardan ilham alan bir hikaye anlatıyor. Film, köyde yaşanan garip kazaları ele alırken eğitim, din, gelenek ve masumiyet gibi konuları köyün sosyal yapısı üzerinden inceliyor ve sorguluyor. Köy öğretmeninin geriye dönerek aktardığı bir hikaye olarak sunulan film, seyircilere ulaşırken, öğretmenin anlatımında vurgulandığı gibi bu olaylar, 2. Dünya Savaşı sırasındaki Alman toplumunun temellerini açığa çıkarıyor.
Yönetmen: Michael Haneke
Oyuncular: Ernst Jacobi, Christian Friedel, Leonie Benesch