Tüm bir haftanın getirdiği yorgunluğu ve dinlenme ihtiyacını gidermek için muazzam bir zaman olan hafta sonlarımız, aynı zamanda boş zamanlarımızda verimli vakit geçirmek için de hayli ideal bir zaman dilimi… Pazartesilerin gelmesine hâlâ biraz vakit varken keyifli zaman geçirmek hepimizin hakkı. Rahat bir koltuğa yaslanıp iyi bir film izlemek de pek tabii “keyifli zaman geçirme”nin oldukça güzel bir yolu. Haftanın film önerileri listemiz de tam olarak bu ihtiyaca hizmet ediyor.
Bu hafta, müzikalden dramaya, korkudan bilim kurguya birbirinden farklı türden en etkileyici ve eğlenceli filmleri sizler için bir araya getirdik. Kısa paragraflar eşliğinde inceleyip tanıttığımız filmlere bir göz atmak için yapmanız gereken tek şey sayfada ilerlemeyi sürdürmek…
Keyifli okumalar!
Geçtiğimiz haftanın film önerileri listesini de incelemek isteyebilirsiniz: Hafta Sonu Ne İzlesek Diye Düşünenlere 8 Muhteşem Film Önerisi
1. Her Smell – Onun Kokusu (2018) – IMDB: 6.0
Yönetmen koltuğunda Alex Ross Perry’nin oturduğu 2018 yapımı Her Smell, bağımsız bir drama filmidir. Başrolde Elisabeth Moss’un yer aldığı film, yıllarca sahne aldıktan sonra müzik dünyasındaki yerini kaybeden, ünlü rock yıldızı Becky Something’in hikayesini anlatmaktadır. Film, En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Gotham Ödülü’ne aday gösterilmiştir. Filmin bütçesi yaklaşık 2 milyon dolar olup, gişede başarılı bir performans sergilemeyemiş ve sinema salonlarında kısa bir süreliğine gösterimde kalmıştır.
Her Smell, müzik dünyasında bir yıldızın çöküşünü ve tekrar yükselişini konu alıyor. Becky Something, sahnede neredeyse mükemmel bir performans sergilemesine rağmen, arkadaşları, ailesi ve müzik endüstrisi ile arası bozuk olan; bunun bir sonucu olarak kendisini alkol ve uyuşturucuya vermiş bir sanatçıdır. Film, beş bölümden oluşur ve her bir bölümde Becky’nin farklı bir dönemi anlatılır. Film boyunca, Becky’nin hayatta kalma mücadelesi ve müzikal yolculuğu izleyiciye aktarılıyor.
Filmin ana teması mücadele ve yeniden doğuştur. İzleyici, Becky’nin mücadelesini ve tekrar hayata tutunma çabasını izlerken, onun yeniden doğuşunu da gözlemliyor. Her Smell, müzikal bir yolculuk ve psikolojik bir drama olmasıyla, izleyiciye farklı bir deneyim sunuyor.
2. The Lure – Deniz Kızlarının Şarkısı (2015) – IMDB: 6.3
Haftanın film önerileri listemizin ikinci filmi olan The Lure, 2015 yapımı bir müzikal fantastik filmdir. Polonyalı yönetmen Agnieszka Smoczyńska tarafından yönetilen film, Kinga Preis, Michalina Olszańska ve Marta Mazurek’den oluşan güçlü bir oyuncu kadrosuna sahiptir. Film, Sundance Film Festivali’nde En İyi Yönetmen ödülüne layık görülmüştür. The Lure’un bütçesi yaklaşık 1,5 milyon dolardır ve gişede büyük bir başarı elde edememiştir. The Lure, fantastik ve karanlık atmosferi ile alternatif bir dünyayı yansıtıyor. Müzik, görsel efektler ve oyunculuk performansları ile izleyiciyi etkileyen film, müzikal türüne getirdiği özgün yorumla da dikkat çekiyor.
The Lure, iki genç şarkıcının hikayesini anlatmaktadır. Şarkıcılar, Polonya’nın Varşova kentinde bir gece kulübünde çalışırken, insan formunda su yaratıklarına dönüşürler. İnsan formuna geri dönmelerinin tek yolu ise sevgiden geçmektedir. Fakat şarkıcılar, aşkı keşfettiklerinde; özgürlüklerini de kaybetme riskiyle karşı karşıya kalırlar.
3. Mirrormask – Aynalı Maske (2005) – IMDB: 6.7
Neil Gaiman’ın senaryosunu yazdığı ve Dave McKean’ın yönettiği 2005 yapımı fantastik film Mirrormask; Stephanie Leonidas, Jason Barry ve Rob Brydon’ın yer aldığı etkileyici bir oyuncu kadrosuna sahiptir. Film, Sundance Film Festivali’nde En İyi Senaryo Ödülü’ne layık görülmüştür.
Film, sirklerde çalışan bir kostüm tasarımcısı olan Helena’nın hayal gücüne giren dünya ile gerçek dünya arasındaki sınırı keşfetmesini merkeze alıyor. Kardeşiyle birlikte çalıştığı sirkteki hayatını sıkıcı bulmaya başlayan Helena bir gün rüyasında başka bir dünyaya açılır. Maskeler Krallığı olarak adlandırılan bu dünya kötü bir kraliçe tarafından yönetilmektedir. Helena, gerçek dünyada babası hastalanınca çözüm bulmak üzere Maskeler Krallığı’na gitmeye karar verir ve burada kraliçe tarafından büyülenen bir kızla tanışır. Birlikte kraliçenin büyüsünü bozmak için macera dolu bir yolculuğa çıkarlar.
Hayal gücü ve gerçeklik arasındaki sınırların keşfedilmesiyle ilgi çekici bir konuyu ele alan Mirrormask, döneminin görsel efektleri ve özgün kostüm tasarımlarıyla fantastik bir dünyayı beyazperdeye taşıyor.
4. Taboo / Gohatto – Tabu (1999) – IMDB: 6.8
1999 yapımı Gohatto, Nagisa Oshima tarafından yönetilen bir aksiyon ve dram filmidir. Ryuhei Matsuda, Tadanobu Asano ve Takeshi Kitano gibi ünlü oyuncuların içerisinde yer aldığı film, Cannes Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü’nü kazanmıştır. Gohatto, yönetmenin samuray kültürünü ve Japon tarihini ele alan yapıtlarının en ünlülerinden biridir. Film, geleneksel samuray filmlerinin sınırlarını aşarak, samuray kültürü ve cinsel kimlik arasındaki çatışmaları ele almaktadır. Bu yönüyle de tartışma yaratan bir yapım olarak öne çıkmaktadır.
Film, 19. yüzyıl Japonya’sında geçmektedir ve Shinsengumi adlı bir samuray grubunun üyesi olan Sozaburo Kano’nun hikayesini anlatmaktadır. Sozaburo, Shinsengumi’nin yeni bir üyesi olmasına karşın diğer üyelerin arasında hızla popüler hale gelir. Ancak, Sozaburo’nun etkileyici görünümü, diğer üyelerin ona duygusal yönden de ilgi duymasına ve aralarında aşk ilişkileri yaşanmasına neden olur. Bu durum, samuray geleneğine aykırıdır ve grup içinde birçok çatışmaya neden olur. Film, geleneksel Japon değerlerini ve ahlaki sınırları sorgulayan yapısı ile dikkat çekmektedir.
5. Thunder Road – Çetrefilli Yol (2018) – IMDB: 7.0
Haftanın film önerileri listemizden bir diğer eser olan Thunder Road, Jim Cummings tarafından yazılıp yönetilen ve başrol oyunculuğu üstlenilen 2018 yapımı bir drama filmidir. Jim Cummings’in yanı sıra Kendal Farr ve Nican Robinson gibi isimlerin yer aldığı oyuncu kadrosu ile film, South by Southwest Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü’nü kazanmıştır.
Thunder Road, bir polis memuru olan Jim Arnaud’un hayatını anlatmaktadır. Jim, kızının cenazesinde hayatını kaybeden annesinin ardından hayatını toparlamaya çalışırken, iş ve aile hayatında zorluklarla karşılaşır. Bunun yanı sıra kimi öfke sorunları yaşamaktadır ve bir dizi komik ve dokunaklı olay yaşamasının ardından, kendini iyiden iyiye çaresiz kalmış gibi hisseder. Jim, yaşadığı zorlukların üstesinden gelmeyi başararak hayatına devam edebilecek mi?
Thunder Road, yalnızca bir karakterin hayatını merkeze alan dokunaklı bir dramadır. Film; kayıplar, öfke, yalnızlık ve insan bağlarına odaklanarak, kendini ve toplumsal yapısını sorgulayan yapısı ile öne çıkmaktadır. Jim Cummings’in başarılı performansı ve senaryosu ile film; eleştirmenler ve izleyiciler tarafından beğenilerek övgü almıştır.
6. Dead Ringers – Ölü İkizler (1988) – IMDB: 7.2
Dead Ringers, David Cronenberg tarafından yönetilen 1988 yapımı bir psikolojik gerilim filmidir. Jeremy Irons, Geneviève Bujold ve Heidi von Palleske gibi isimlerin yer aldığı bir oyuncu kadrosuna sahip olan film; 1988 Cannes Film Festivali’nde En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazanmıştır. Dead Ringers’un bütçesi yaklaşık 13 milyon dolar olup, dünya genelinde sadece 9,1 milyon dolar hasılat yapmıştır. İkiz kardeşliğin doğasını ve insan psikolojisi üzerindeki etkilerini de ele alan film, Jeremy Irons’in muhteşem performansı ve David Cronenberg’in yönetmenliği ile eleştirmenlerden ciddi övgüler almıştır.
Film, iki cerrah kardeş olan Beverly ve Elliot Mantle’ın hayatını konu almaktadır. Kardeşler, benzer görünümlerine ve kişiliklerine rağmen, Elliot daha sosyal ve karizmatik bir insanken, Beverly ise daha içine kapanık ve utangaçtır. Beverly, bir gün bir hastayı tedavi ederken, hastanın kardeşi Claire ile tanışır ve aralarında romantik bir ilişki başlar. Ancak, Elliot da Claire ile tanışır ve iki kardeş arasında bir rekabet başlar. Bu rekabet, Beverly’nin zihninde giderek daha karanlık ve rahatsız edici bir hal alacaktır.
7. The Fisher King – Balıkçı Kral (1991) – IMDB: 7.5
1991 yapımı The Fisher King, Terry Gilliam tarafından yönetilen bir fantastik komedi-drama filmidir. Filmin başrollerinde Jeff Bridges, Robin Williams, Mercedes Ruehl ve Amanda Plummer yer almaktadır. The Fisher King, En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Mercedes Ruehl’a Oscar ödülü kazandırdı. Ayrıca En İyi Yönetmen ve En İyi Özgün Senaryo dallarında da Oscar’a aday gösterildi. Filmin bütçesi 24 milyon dolar olarak açıklanmıştır ve film orta ölçekte bir gişe başarısına imza atarak dünya çapında 42 milyon dolar hasılat elde etmiştir. Trajikomik bir tonu olan film, fantastik unsurlarla dolu bir senaryoya sahiptir.
Filmin öyküsü, Jack adındaki bir radyo sunucusunun zihin sağlığını büyük ölçüde yitirmiş bir adam olan Perry ile karşılaşması ile başlar. Jack, Perry’nin hayal kırıklığına uğramış bir şair olduğunu öğrenir ve ona yardım etmek istediğini söyler. Perry, eşi ile birlikte New York’ta yaşamaktadır ve Jack; Perry’nin ve ailesinin hayatını değiştirmeye karar verir. Filmin konusu, Jack’in, Perry’nin geçmişindeki travmaları keşfetmesi ve onun yeniden hayata bağlanmasına yardımcı olmaya çalışmasıdır. Jack, Perry’ye yardım ederek onun acısını hafifletmeye çalışırken, ikisi de birbirlerinin hayatını değiştirirler.
8. Beautiful Beings – Kâbus (2022) – IMDB: 7.6
Guðmundur Arnar Guðmundsson tarafından yazılıp yönetilen 2022 yapımı bir drama ve macera filmi olan Beautiful Beings, 2022 yılı Oscar Akademi Ödülleri’nde İzlanda girişi olarak aday adayı seçildi. Eleştirmenlerden genellikle olumlu eleştiriler alan Beautiful Beings, bir grup genç erkeğe ve onları çevreleyen şiddet sarmalına bir göz atmamızı sağlıyor.
Kendini medyum olarak gören bir anne tarafından büyütülen genç bir çocuk, zorbalığa uğramış bir çocuğu şiddetli uyumsuzlar grubuna alır. Grubun dertleri, hayatı tehdit eden durumlara doğru tırmanırken, çocukta bir iç ses uyanır ve annesi ve yeni arkadaşının da yardımıyla kendi yolunu bulmayı başarır.
9. Hunt for the Wilderpeople – Vahşiler Firarda (2016) – IMDB: 7.8
Haftanın film önerileri listemizin son filmi olan 2016 yapımı Hunt for the Wilderpeople, yönetmenliğini Taika Waititi’nin üstlendiği bir macera-komedi filmidir. Filmde Sam Neill, Julian Dennison ve Rhys Darby gibi oyuncular yer almaktadır. Film, Sundance Film Festivali ve Edinburgh Uluslararası Film Festivali gibi festivallerde gösterilerek olumlu eleştiriler almıştır. Hunt for the Wilderpeople; güçlü oyunculuk performansları, ilginç karakterleri ve eğlenceli hikayesiyle izleyiciler tarafından beğenilmiştir.
Film, çocuk evlatlık olarak alınan genç bir adam olan Ricky Baker’ın hikayesini anlatmaktadır. Ricky, çevresince; çetelerle uğraşan, okuldan kaçan ve genel olarak zor bir çocuk olarak bilinmektedir. Tüm bunlara karşın yeni ailesinde mutlu olmaya başlayan çocuk, yeni babası Hector’la ormanda maceralara atılmaya karar verir. Ancak bir gün Hector’un ölümü üzerine, yetkililer, Ricky’nin ormanda kaybolduğuna inanarak onu aramaya başlar. Ricky, ormanda kaldığı sürece yetkililerden kaçmaya ve hayatta kalmaya çalışır. Bu esnada, ormanda tanıştığı diğer karakterler de Ricky’nin macerasına dahil olur.
Haftanın film önerileri yazımızın bu hafta da sonuna geldik. Görüşmek dileğiyle…