Bir hafta sonuna daha oldukça az bir süre kaldı. Elbette ki çoğumuzun kendisine ayırabileceği boş zamanının olduğu nadir zamanlardan birisi de hafta sonlarıdır. Hepimiz boş zamanlarımızı verimli bir şekilde değerlendirmek ve dinlenmek isteriz. Haftanın film önerileri yazılarımız da bu nedenle her hafta düzenli olarak yayımlanıyor.
Dilerseniz kahkaha ve neşe dolu bir akşamın tadını çıkarın, dilerseniz gerim gerim gerileceğiniz bir korku filmiyle gecenize renk katın. Haftanın film önerileri listemizdeki filmler farklı kategorilere ait… Bu sayede modunuza uygun bir filmi rahatlıkla bulabilirsiniz.
Bu haftanın film önerileri listemizde birbirinden değerli toplamda 8 film var. Sinema tarihinin klasiklerinden modern ve bol ödüllü yapımlara, değeri yeterince bilinmeyen etkileyici filmlerden çağdaş ve yeni film akımlarına; bu 8 film sizler için derlendi. Kısa tanıtımlar eşliğinde sıralanan bu 8 filmi incelemek için tek yapmanız gereken sayfada ilerlemek…
Keyifli okumalar.
Geçtiğimiz haftanın film önerileri yazımızı da incelemek isteyebilirsiniz: Hafta Sonu Ne İzlesek Diye Düşünenlere 8 Muhteşem Film Önerisi
1. Idiocracy – Ahmaklar (2006) – IMDB: 6.5
Haftanın film önerileri yazımıza Idiocracy ile başlıyoruz. Idiocracy, Mike Judge tarafından yazılıp yönetilen, 2006 yapımı bir bilim kurgu ve komedi filmidir. Film, Luke Wilson, Maya Rudolph ve Dax Shepard gibi isimlerden oluşan bir oyuncu kadrosuna sahiptir. Idiocracy, vizyona sınırlı bir şekilde girmiş olsa da, zamanla kült bir statü kazanmıştır. Aldığı birçok ödül arasında En İyi Film dalında Sitges-Katalonya Uluslararası Film Festivali Ödülü ve En İyi Film Müziği dalında BMI Film Müziği Ödülü de yer almaktadır.
Bütçesi 20 milyon dolar olan bu yapım, gişede oldukça kötü bir performans sergileyerek sadece yarım milyon dolar hasılat elde edebilmiştir. Idiocracy, mizahi bir dille, insanların eğlenceye ve basitliklere olan bağımlılıklarının getirdiği sonuçları konu alıyor. Ayrıca insanlığın ilerleyişinin, teknolojik gelişmelerin ve popüler kültürünün neden olduğu sorunları da işleyen bir yapım.
Pentagon tarafından kurulan “İnsan Kış Uykusu Projesi” adlı programın amacı, ordunun en iyi adamlarını en çok ihtiyaç duydukları an için kurtarabilmeleridir. Başta Memur Collins olmak üzere projeyi yöneten memurlar, barış zamanlarında en iyi pilotların ve askerlerin yeteneklerinin ve pahalı eğitimlerinin boşa gittiğini düşünmektedirler. Bu yüzden, ellerindeki en başarısız asker olan Bauers’ı ilk kış uykusu deneyinin deneği olarak seçerler. Ayrıca kendisine yöneltilen bazı suçlamaların geri çekilmesi karşılığında Rita isimli bir kadın da bu deneye katılmayı kabul eder. Sadece bir yıl sürecek olan deney, bir fuhuş çetesini yönetmek iddiasıyla Memur Collins tutuklanınca biter. Ancak Bauers ve Rita deney bölmesinde unutulur. Bauers 500 yıl sonra uyandığında ise bambaşka bir hayat onu beklemektedir.
2. Ocean Waves – Büyülü Dalgalar (1993) – IMDB: 6.6
Ocean Waves, arkadaşlık, aşk ve ayrılıkla ilgili 1993 yapımı romantik drama türünde bir animasyon filmidir. Yönetmenliğini Tomomi Mochizuki’nin üstlendiği Büyülü Dalgalar’ın oyuncu kadrosunda ise Nobuo Tobita, Toshihiko Seki ve Yoko Sakamoto gibi isimler yer almıştır. Japonya’da sınırlı bir sinema gösterimi yapmış olan Ocean Waves, başlangıçta uluslararası alanda pek tanınmamıştır. Film, En İyi Animasyon dalında Japon Akademi Ödülleri adaylığına layık görülmesi ile tanındı.
Ocean Waves, Taku ve Yutaka adlı iki lise öğrencisinin Tokyo’dan Hiroshima’ya giden bir tatil yolculuğu sırasında yaşadıklarını konu almaktadır. Yolculuk boyunca Taku, okulda tanıştığı ve aynı sınıfta olduğu Rikako adlı bir kıza aşık olur. Ancak, Rikako’nun geçmişindeki sırlar ve gizemler, Taku’nun hayatındaki her şeyi değiştirir. Film, Japonya’nın sakin sahil kasabalarından Tokyo’nun kalabalık ve canlı sokaklarına kadar farklı mekanlarda geçen olayları anlatır. Ocean Waves, insan ilişkilerinin karmaşıklığını ve gençlerin hayatındaki zorlukları vurgulayan bir film olarak dikkat çeker. Film, ayrılık, özlem, aşk ve arkadaşlık gibi evrensel temalara değinirken, aynı zamanda Japon kültürünü ve gençlerin hayatındaki günlük deneyimleri de yansıtmaktadır.
3. Locke (2013) – IMDB: 7.1
2013 yapımı bir dram filmi olan Locke, yönetmenliğini Steven Knight’ın üstlendiği ve Tom Hardy, Olivia Colman, Ruth Wilson, Andrew Scott ve Ben Daniels gibi isimlerden oluşan oyuncu kadrosuyla etkileyici bir filmdir. Venedik Film Festivali’nde En İyi Senaryo ödülüne layık görülen yapımın bütçesi 1,5 milyon dolardır. Dünya genelinde ise 5,3 milyon dolar hasılat elde etmiştir.
Locke, yoğun bir psikolojik gerilim filmidir ve Tom Hardy’nin performansı da oldukça etkileyicidir. Locke, sadece bir karakter ile tek bir yerde geçmesine rağmen, yüksek gerilimli bir hikaye anlatmayı başarmıştır.
Ivan Locke’un bir gece boyunca yaşadıklarını konu edinen filmde; inşaat mühendisi olan Ivan Locke, önemli bir projede başarılı bir şekilde çalışmaktadır. Ancak bir gece, kendisi için önemli olan bir işi bırakarak; hayatının geri kalanını değiştirecek bir karar alır. İngiltere’nin diğer ucundaki bir hastanede, hayatının aşkı Bethan’nın doğum yapacağı haberini alır ve bu nedenle arabasına atlayıp yola çıkar. Film boyunca, Ivan Locke arabasının içinde konuşarak, hayatındaki en önemli kararlarından birini alırken aynı zamanda geçmişinde yaptığı hataları ve hayatındaki ilişkileri düşünür.
4. Identity – Kimlik (2003) – IMDB: 7.3
2003 yapımı Identity, güçlü bir gerilim filmidir. Filmin yönetmenliğini James Mangold üstlenmiştir ve oyuncu kadrosunda John Cusack, Ray Liotta, Amanda Peet, Alfred Molina ve Rebecca De Mornay gibi isimler bulunmaktadir. En İyi Korku Filmi dalında Satürn ödülüne layık görülen Identity’nin bütçesi 28 milyon dolar iken dünya genelinde ise 90 milyon dolardan fazla hasılat elde etmiştir.
Identity, on yabancının bir otelde bir araya geldiği bir fırtına gecesi yaşananları konu ediniyor. Bu yabancıların her biri farklı kişiliklere sahip gibi görünüyor ancak aslında gerçek oldukça farklı… Bu gerçeği başta sadece birkaç karakter anlayabiliyor. Oteldeki yabancılar, birer birer öldürülmeye başlandığında, konu üzerine gerilim ve şüpheler gitgide artıyor. Polis ve psikiyatrist olan Dr. Malick, bu durumun ortasında kalan yabancıları kurtarmaya çalıştığında ise, hayal bile edilemeyecek bir olaylar zincirini tetiklemiş olacaktır.
5. Petite Maman – Küçük Anne (2021) – IMDB: 7.4
2021 yapımı etkileyici bir dram film olan Petite Maman, Céline Sciamma’nın yönetmenliği ile Berlin Uluslararası Film Festivali’nde En İyi Yönetmen ödülüne layık görülmüştür. Filmin başrollerinde Joséphine Sanz ve Gabrielle Sanz bulunuyor. Petite Maman, çocukluk anılarına, aile bağlarına, ölümle ve geçmişle yüzleşmeye odaklanan duygusal bir film olarak karşımıza çıkıyor.
8 yaşındaki Nelly isimli bir kız, büyükannesinin öldüğü gün annesiyle birlikte evlerindeki eşyaları toplamak için köyüne geri döner. Nelly, ormanda yalnız yürürken, ormanın içinde küçük bir ev bulur ve orada karşılaştığı küçük bir kızla arkadaş olur. Bu küçük kız, Nelly’nin annesi Mina’nın da çocukluğunda ormanda oynadığı arkadaşıdır. Nelly, bu küçük kızla arkadaşlık etmeye ve onunla geçmişteki hatıraları keşfetmeye başlar. Bu yolculuk, Nelly’nin ailesi ve köye dair öğrendikleriyle birlikte, kendini keşfetmesi ve geçmişle yüzleşmesiyle oldukça ilginç bir muhteva kazanacaktır.
6. Fruitvale Station – Son Durak (2013) – IMDB: 7.5
2013 yapımı bir dram filmi olan Fruitvale Station’ın yönetmenliğini Ryan Coogler üstlenmiştir. Oyuncu kadrosunda Michael B. Jordan, Melonie Diaz ve Octavia Spencer gibi isimlerin de yer aldığı film, Sundance Film Festivali’nde En İyi Film ödülüne, Cannes Film Festivali’nde ise Belirli Bir Bakış ödülüne layık görülmüştür.
900,000 dolarlık bütçesine karşın yapım gişede tam 7.4 milyon dolar hasılat elde etmiştir. Yalın bir anlatım dili kullanarak, izleyicilerle duygusal bağ kuran Fruitvale Station, Ryan Coogler’ın yönetmenliğiyle güçlü bir duygusal ton yakalamıştır ve izleyicilere ırkçılık, polis şiddeti ve adalet konularında eleştirel bir bakış açısı kazandırmaktadır.
Gerçek bir olaydan esinlenerek üretilen Fruitvale Station, Oscar Grant adlı genç bir adamın trajik ölümüne odaklanır. Oscar Grant, bir yılbaşı gecesi hayatını düzene sokmaya karar verir ve ailesiyle birlikte Oakland şehrindeki Fruitvale tren istasyonuna gider. Ancak burada yaşanan bir olay sonrası, bir polis memuru tarafından katledilir. Film, Oscar Grant’ın son 24 saatinde yaşadıklarını anlatır ve izleyicilere ırkçılık, aile bağları, adalet ve suç konularında özgün bir perspektif sunar.
7. Corpus Christi / Boże Ciało (2019) – IMDB: 7.7
Boże Ciało, Jan Komasa tarafından yönetilen 2019 yapım bir drama filmidir. Bartosz Bielenia, Aleksandra Konieczna ve Eliza Rycembel gibi başarılı oyunculara sahip kadrosuyla Boże Ciało, Polonya’da En İyi Film ve En İyi Yönetmen dahil olmak üzere birçok yerel film festivalinde ödüller kazanmıştır. Ayrıca, 2020 Oscar Akademi Ödülleri’nde En İyi Uluslararası Film dalında Polonya’yı temsil etmiştir. Filmin bütçesinin yaklaşık 1,5 milyon dolar olmasına karşın Boże Ciało dünya çapında 16 milyon doları aşkın hasılat elde etmiştir. Film, gişede büyük bir başarı yakalamıştır.
Bir hapishane rahibi olan Daniel’in hikayesini merkeze alan Boże Ciało; Daniel isimli bir adamın hapishanede ölmek üzere olan bir insanın son günah çıkarmasına yardım etmesi ve böylece bir ruhani lider hâline gelmesi ile başlar. Daniel, hapishaneden çıktığında vardığı küçük bir kasabada kendisini bir rahip olarak tanıtır ve böylece yeniden para kazanmaya başlar. Ancak, bir süre sonra Daniel’in gerçek kimliği ortaya çıkar ve kasaba halkı, Daniel’in suçlu geçmişi hakkında öğrendikleri şeylerden dolayı onu dışlar. Bunun üzerine Daniel, kasaba halkının güvenini kazanmak ve kendini affettirmek için elinden geleni yapmaya yemin eder. Boże Ciało, insanların geçmişteki hatalarından öğrenmeleri gerektiğine dair bir mesaj veren dokunaklı bir eserdir.
8. Onibaba (1964) – IMDB: 7.9
Haftanın film önerileri listemizin sonuna geldik. Onibaba, 1964 yılında Japon yönetmen Kaneto Shindo tarafından yönetilen bir korku ve dram filmidir. Başrollerde Nobuko Otowa, Jitsuko Yoshimura ve Kei Satō’nun yer aldığı Onibaba, Venedik Film Festivali’nde Altın Aslan ödülüne aday gösterilmiştir. Onibaba, özgün atmosferi ve benzersiz bir korku anlayışı ile Japon sinemasının en iyi örneklerinden biridir. Film, izleyiciyi kendine çeken gizemli bir hava yaratarak insan psikolojisine dair özgün bir perspektif sunmuştur.
Düşük bütçeli olmasına karşın gişede büyük bir başarı elde eden Onibaba, konusu ve içerdiği benzersiz korku atmosferiyle izleyiciler arasında popülerlik kazanmıştır.
Onibaba, savaşın olduğu bir dönemde, iki kadının, erkek düşman askerleri öldürdükten sonra cesetlerini satması ile başlayan bir hikayeyi anlatır. Ancak; bir gün bu iki kadının evine gelen bir asker, kadınların yaşamını değiştirmeye başlayacaktır. Film, insanın içindeki şiddetin ve saplantının derinliklerine inerken, aynı zamanda savaşın doğurduğu acıların toplumsal sonuçlarını da ele alır.