Gündelik hayatta dile pelesenk olan ve ekonomiden siyasete, kurumlardan tanınmış kişilere ve sosyal medya fenomenlerine hatta sokaktaki vatandaşı dahi ilgilendiren itibar sözcüğü bir sözcükten fazlasını ifade ediyor. Çünkü liselerde de öğretildiği gibi insan sosyal bir varlıktır. Öğretilmeyen ise konun derin kısımları…
Bilirsiniz işte, birçok alandan ihtiyaç olunan bilginin çoğumuz tarafından algılanması uzun sürdüğünden itibar konusuna eğilme şansını üniversitelerin iletişim bölümlerinde okuyanlar elde edebiliyor.
Sosyal eleştirimizi de yaptığımıza göre konumuza devam edebiliriz ki, itibarla ilgili bilinmesi gereken en özet bilgi, futbolun Beşiktaş’ı misali inişli çıkışlı grafiklere sahip olmasıdır. Konunun detayına gelirsek, bu inişlerin mutlaka olacağını bilmek, ivmeyi tersine çevirip yukarı çıkarmak için diğer bir deyişle itibarı kazanmak için denenmesi gereken yöntemlerin bilinmesi gerekir.
Öte yandan bilim insanlarının ve konunun profesyonellerinin üstünde durduğu bir başka nokta daha var, itibar kaybına sebep olan kötü ün, genellikle üç nedenden kaynaklanıyormuş. Bunlar, kişinin olaylara ve kişilere karşı benimsediği tutum, davranış ve profesyonellikten nasibin alınmaması. Tamam, son kısmı biraz daha yumuşatalım; profesyonelliğin “henüz” oluşmaması…
Hibbob şirketinin insan kaynakları uzmanı Dana Goren’e kulak verelim; “Bir itibarı düzeltirken, herkese uyan tek bir yöntemden bahsetmek hatadır.”
Haklı bir tespit olan bu yoruma eklemek gerekirse, “genellikle” uygun yöntemlerin yazılabileceği bir reçetenin olduğunu söyleyerek okuyucuyu rahatlatabiliriz.
1. Geri bildirim almaya özen gösterin
Hataları kabullenmenin ön koşulu geri bildirim alabilmektir. Bu reçete, itibarını kaybedip etrafında kötü tanınanlar için hazırlanan bir yöntemler listesi olduğunda sıralama başı çekiyor.
Çoğumuz geri bildirim alırken saldırıya uğradığımızı düşünsek de bu konudaki algımızı değiştirmek işe yarayabilir. Hatta yarar.
Amerika’nın küçük bir kasabasında bulunan Delaware Üniversitesinden Jill Gugino Pante, konuya ilişkin olarak bakın ne diyor; “İnsanların hatalarını reddetmesinden ve sorunlardan uzak durmaya çalışmalarından daha kötü bir şey yok.”
Özetle, bildiğimiz ama uygulamaktan kaçtığımız klasik bir yöntem daha; hatalardan ders çıkarmalıyız. Bu da ancak onları kabullenmekten geçiyor. Hatalarınızın farkına varmak için de geri bildirim almaya özen göstermeniz oldukça önemli.
2. Tutarlı olmak ve gerçekçi hedefler koymak gerekir
Bakın, yine bilindik bir yöntem daha… Bilindik fakat bilmezlikten gelinen.
Tutarlı olmak kişiler arası iletişimden tutun da kariyerinize dek geniş bir çerçevede işinize yarayacak bir yöntem. Üstelik çok basit. Vereceğiniz sözleri tutun ya da tutacağınız sözler verin. Ne kadar da anlamlı bir döngü. Değil mi?
Mikrofonu bir kez daha Gugino Pante’ye uzatalım, “Bitirmediğiniz bir iş yüzünden kötü itibarınızı güçlendirmeyin” diyor ve ekliyor; “İnsanların algılarını değiştirmek zaman alabilir, bu yüzden sabırlı olun ve başarabileceğiniz gerçekçi hedefler belirleyin.”
3. Özür dilemekten çekinmeyin
Evet, özür dilemek bir erdemdir, özür dilemekten kaçınmak ise kendi sonunu hazırlamaktır. Özellikle iş dünyasının acımasız olan koşulları yüzünden özür dilemekten kaçınmak sahanın dışına itilmeniz için bahane yarattığınızı gösterir. Bindiğiniz dalı kesmeyin, kendi ayağınıza sıkmayın… Konuyla ilgili birçok atasözü var ancak bu kadarını dillendirmek yeterli bence.
Araştırdık, kimsenin dili aşınmamış bugüne kadar. Kimsenin incileri de dökülmemiş.
Özür dileyebilirsiz yani…
Konuyu daha fazla uzatmamak gerekir, uzattıysak özür dileriz.
4. Yardım almak için zayıf olmanıza gerek yok
Genel kanının aksine işlerini tek başına yürüten güçlü değildir. Kontrolcüdür belki ama güçlü değildir. Otomobiliniz tek tekerlekle bir yere kadar gider, bir yerden sonra elbette diğer tekerleklerin yardımı gerekir ki bu durum “muhtaçlık” olarak algılanmamalı.
Gugino Pante’nin bu konuda da söyleyecekleri var; “Yönetim ve liderlik gelişimi kursları veya eğitimleri bulun. Belki de biriminiz için iyi kararlar almak adına teknik becerilere sahip olmadığınız konusunda kötü bir ün kazandınız. Bu eksiklikleri gidermek için kurs ve eğitim alın veya konuyla ilgili YouTube’da videolar bulun.”
5. Ya sabır
Sabretmek önemlidir. Tasavvuftan doğu kökenli anlayışlara kadar birçok öğretide olduğu gibi sabır göstermek seküler dünyanın paha biçilmez yöntemi…
Kötü bir ün kazanıp itibarınızı zedelediyseniz bilmeniz gerekir ki kullanacağınız bu yöntemlerin işe yaraması sabretmeyi bilmekle doğru orantılı. Bir başka deyişle, güven inşa etmek zaman alıyor. Dolayısıyla zamanınız olduğunu bilin ancak bu harekete geçmeniz için vaktiniz olduğu anlamına gelmiyor. Bir şarkıda dediği gibi; “kelebek kadar ömrümüz var…” O yüzden elinizi çabuk tutup sonuca ulaşmayı sabırla beklemeniz gerekecek. Bunu bir çelişki olarak görüyorsanız kötü bir haberim var; yazıyı tam anlamıyla okuyamamışsınız. İyisi mi zamanınız olduğunda, kafanız boşken bu yazıyı tekrar okuyun.
Sabırlı günler dilerim.