Dahi birinden bahsedeceğiz size. Almanya’nın bilinen en komik soygununu gerçekleştiren ve bu soygunla tüm askeri itaat olgusunu sekteye uğratan Yüzbaşı Köpenick’ten. Vakit kaybetmeye gerek yok, hemen listemize geçelim…
Bu hikayenin kahramanı 1849 yılında Doğu Prusya’da doğan Friedrich Wilhelm Voigt…
Friedrich Wilhelm Voigt da babası gibi iyi bir ayakkabı ustasıdır. Fakat dolandırıcılık daha ilgisini çeker. Çocukluk zamanlarında bile suça meyilli olan Friedrich Wilhelm Voigt, bir mahkemenin kasasını soymaya çalışırken yakalandığı için 15 yıl hapis yatar…
Friedrich Wilhelm Voigt, iyi bir ayakkabı ustası olduğu için hapisten çıktıktan sonra iş bulması gayet kolay olur. Ama maalesef sicil kaydı kabarık olduğu için polisten oturma izni alamaz…
Berlin’de bir süre kaçak olarak yaşamaya çalışan Voigt, eski eşyalar satan bir dükkandan yüzbaşı üniforması edinir. Takvim yaprakları 1906 yılının 16 Ekim sabahını gösterdiğinde bu üniforma ile sokağa çıkar…
Friedrich Wilhelm Voigt Berlin’de nöbet değiştirmekte olan bir asker taburunu yanına çağırır ve onlara peşinden gelmelerini emreder…
Verilen emire itaat etmeleri gerektiğini düşünen askerler Friedrich’in peşinden bir tramvaya binip Köpenick’e gelirler. Sahte yüzbaşı Voigt, askerlerle belediye sarayına doğru yola koyulur ve orayı işgal eder. Kapılara nöbetçi asker yerleştiren Voigt belediye çalışanlarına kimse odasından dışarı çıkmasın emri verir…
Kendini Köpenick’in yüzbaşısı olarak tanıtan Voigt, belediye başkanına kendisini tutukladığını söyleyip vezneden belediyenin tüm parasını ona vermesini emreder. Postaneden belediye hesabındaki paralar bir torbaya doldurulup Köpenick Yüzbaşısı sanılan Voigt’e getirilir…
Emirlerine itaat eden askerlere bir müddet daha orada kalıp güvenliği sağlamalarını emreden Voigt esas duruştaki askerlerin arasında yavaş adımlarla çıkıp istasyona doğru yola koyulur…
Gerçek anlaşılır ve Voigt olaydan 10 gün sonra cezaevinden bir arkadaşının ihbarıyla yakalanarak 4 yıl hapse çarptırılır. Olay dönemin imparatoru II. Wilhelm tarafından çok matrak bulunduğu için Voigt affedilir…
Bu olayla tüm ülkede bilinir hale gelen Voigt affedildikten sonra bu öyküyü tiyatrolara senaryo olarak pazarlar. Bu sayede fazlaca para kazanan Voigt Almanya’da ilk otomobil sahibi olanlardan biri olur…
Bir de bunun üstüne dönemin imparatoru II. Wilhelm tarafından tüm belediye çalışanlarına ders olması açısından belediyenin tam önüne heykeli diktirilir. İmparator, onlara “Tüm belediye çalışanları her gün bu üçkağıtçıyı selamlayıp gireceksiniz.” der…
Ama maalesef Voigt için işler sonradan yolunda gitmez. 1914’te Birinci Dünya Savaşı’nın çıkmasıyla Voigt para kazanamaz olur ve 1922 yılında fakirlik içinde Lüksemburg’ta ölür…