Türk edebiyatının en önemli yazarlarından biri olan Yusuf Atılgan, modern Türk romanının öncülerindendir. Manisa’da dünyaya gelen Yusuf Atılgan, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden mezun oldu. 1952 yılında yazarlık kariyerine odaklanmaya başlayan Atılgan, farklı mahlaslarla öykülerini yazmaya başladı. 1959 yılında yayınlanan ilk romanı Aylak Adam ile geniş kitleler tarafından tanınmaya başlayan Yusuf Atılgan, eserlerini daha çok psikolojik tarzda yazmaya devam etti. Bireyin yabancılaşması, yalnızlık, aşkın kapsamı ve olasılığı, hayatın anlamı ve hayatı sorgulama gibi temaları yoğun şekilde kitaplarında işleyen Yusuf Atılgan’ın tüm eserlerini sizler için inceledik.
Aylak Adam
Yusuf Atılgan’ın 1959 yılında yayınlanan ilk romanı Aylak Adam, Türk edebiyatının en sevilen romanlarından biridir. Romanın ana karakteri her şeye karşı duran, karşı çıkan ve karşı olan, hatta adı bile olmayan C.’dir. Yazıldığı dönemde C.’nin kentli aylak aydın bireyi sembolize ettiği Aylak Adam, aynı zamanda C.’nin kendisi de dahil olmak üzere çevresindeki her şeye yabancılaşmasını, yalnızlığını ve hayattaki anlam arayışını işler. Kitabı incelemek ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.
Anayurt Oteli
Çok yönlü bir yazar olan Alberto Manguel’e göre, Anayurt Oteli, kusursuz bir varoluşsal kabus ve sürekli ertelenen bir Cennet’in eşiğinde kaybolmuş bir ruhun portresini anlatır. Anayurt Oteli 1970’lerde Türkiye’nin bir köşesine sığınmış Zebercet’in yalnız hayatının bir portresini sunuyor okura. Son derece basit ve sıradan bir şekilde başlayan roman, kadın bir misafirin söz verdiği halde otele geri dönmemesiyle Zebercet’in oldukça yalnız ve bir o kadar da saplantılı hayatını işliyor. 1973 yılında yayınlandığında deneysel tarzı, yoğun psikolojik derinliği ve cüretkar cinsel saplantı tanımıyla yılın romanı olarak görünen Anayurt Oteli’nde Yusuf Atılgan, gündelik hayatın nasıl daha büyük tutkuları ve felaketleri yansıtabileceğini gösteriyor. Kitabı incelemek ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.
Canistan
Yusuf Atılgan’ın üçüncü ve son romanı olan Canistan, yazarın 9 Ekim 1989’da kalp krizinden vefat etmesiyle yarım kalan eserlerinden birisidir. Canistan’da Yusuf Atılgan bu sefer doğduğu döneme ama yine aynı coğrafyaya, Manisa’ya, geri döner. Anadolu’nun işgal edildiği, direniş çetelerinin kurulduğu yıllar, anasını bırakıp köylere, çiftliklere çalışmaya giden çalışkan, işbilir köylü çocuğu Selim’in hikayesi Canistan. Yazarın kendi hayatından izler taşıyan ve ölümüyle yarım kalan bu romanda döneminin havasını olaylar, mekânlar ve yerel ağızlar ile yansıtmaya çalışır. Üç bölümden oluşan bu kısa anlatı, usta yazarın kalemiyle çok da yarım kalmış bir his vermiyor okuyucuya. Kitabı incelemek ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.
Bütün Öyküleri
yusuf atılgan
Kitabın tanıtımından: Yusuf Atılgan, ilkgençlik yıllarında yazdığı öyküleriyle Tercüman gazetesinin açtığı yarışmada ödül kazanmış, daha sonra öykülerini edebiyat dergilerinde yayımlamıştı. Tek öykü kitabı Bodur Minareden Öte’yi 1960 yılında çıkardı. Yazarın bütün öyküleri ilk kez 1992 yılında Eylemci adıyla basıldı, Bütün Öyküleri başlığını taşıyan ve Ekmek Elden Süt Memeden’deki çocuk öykülerini de kapsayan bu kitap ise 2000’de yayımlandı. Yusuf Atılgan’ın öyküleri okura romanlarının atmosferi ve coğrafyası hakkında ipuçları verecektir. Kitabı incelemek ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.
Siz Rahat Yaşayasınız Diye
2018 yılında yayınlanan Siz Rahat Yaşayasınız Diye, Yusuf Atılgan’ın daha önce kitaplaşmamış dergilerde kalmış kısa öykülerinden, “Ölü Su” ve “Ayrılık” gibi kendi şiirleri ile Ezra Pound’dan “Gözler”, E. E. Cummings’den “Bir Yerde Hiç Gitmediğim” şiir çevirilerinden ve Kierkegaard’dan yaptığı düz yazı çevirilerden oluşan, ayrıca yazarın bir dönem üzerinde çalıştığı ve daha sonra yok ettiği bilinen “Eşek Sırtındaki Saksağan” romanının giriş bölümüyle birlikte derlenen bir kitaptır. Kitabı incelemek ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.
Sevgili Halil Kardeş: Köye Mektuplar
Yusuf Atılgan’ın Hacırahmanlı köyünden arkadaşı Halil Şahan’a 1980-1988 yılları arasında İstanbul’dan yazdığı mektupları içerir Sevgili Halil Kardeş: Köye Mektuplar. Kitabın tanıtımından: Kitabın mimarı Halil Şahan, üçüncü baskıya yazdığı önsözle Yusuf Atılgan’ın sürekli bahsedilen “tiklerinin” sebeplerinden insanlarla olan ilişkisine, Behice Boran’ın Yusuf Atılgan’ın ilk İngilizce öğretmeni olmasından, yazarın üniversitedeyken öğrencisi olduğu Ahmet Hamdi Tanpınar’a dair gözlemlerine, köydeki ortağıyla ilişkisinden, Balıkesir Otogarı’nda Canistan romanının son olan dördüncü bölümünü nasıl çaldırdığına dair yazarın yaşamındaki daha nice bilinmeyen yönüne ışık tutmaya devam ediyor. Kitap, yazarın köyde geçen yaşamının içine sızan büyük modernlerle olan yazınsal didişmesini, Faulkner’den James Joyce’a olan ilgisinin köy yaşamıyla nasıl bağdaştığını anlatmaya ve sezdirmeye devam ederken, bir yandan da Yusuf Atılgan’ın köyde geçen sade yaşamını tanıklıkların aktarımlarıyla zenginleştiriyor. Kitabı incelemek ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.
Yusuf Atılgan’ın 1959 yılında yayınlanan ilk romanı Aylak Adam, Türk edebiyatının en sevilen romanlarından biridir. Romanın ana karakteri her şeye karşı duran, karşı çıkan ve karşı olan, hatta adı bile olmayan C.’dir. Yazıldığı dönemde C.’nin kentli aylak aydın bireyi sembolize ettiği Aylak Adam, aynı zamanda C.’nin kendisi de dahil olmak üzere çevresindeki her şeye yabancılaşmasını, yalnızlığını ve hayattaki anlam arayışını işler. Kitabı incelemek ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.
Çok yönlü bir yazar olan Alberto Manguel’e göre, Anayurt Oteli, kusursuz bir varoluşsal kabus ve sürekli ertelenen bir Cennet’in eşiğinde kaybolmuş bir ruhun portresini anlatır. Anayurt Oteli 1970’lerde Türkiye’nin bir köşesine sığınmış Zebercet’in yalnız hayatının bir portresini sunuyor okura. Son derece basit ve sıradan bir şekilde başlayan roman, kadın bir misafirin söz verdiği halde otele geri dönmemesiyle Zebercet’in oldukça yalnız ve bir o kadar da saplantılı hayatını işliyor. 1973 yılında yayınlandığında deneysel tarzı, yoğun psikolojik derinliği ve cüretkar cinsel saplantı tanımıyla yılın romanı olarak görünen Anayurt Oteli’nde Yusuf Atılgan, gündelik hayatın nasıl daha büyük tutkuları ve felaketleri yansıtabileceğini gösteriyor. Kitabı incelemek ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.
Yusuf Atılgan’ın üçüncü ve son romanı olan Canistan, yazarın 9 Ekim 1989’da kalp krizinden vefat etmesiyle yarım kalan eserlerinden birisidir. Canistan’da Yusuf Atılgan bu sefer doğduğu döneme ama yine aynı coğrafyaya, Manisa’ya, geri döner. Anadolu’nun işgal edildiği, direniş çetelerinin kurulduğu yıllar, anasını bırakıp köylere, çiftliklere çalışmaya giden çalışkan, işbilir köylü çocuğu Selim’in hikayesi Canistan. Yazarın kendi hayatından izler taşıyan ve ölümüyle yarım kalan bu romanda döneminin havasını olaylar, mekânlar ve yerel ağızlar ile yansıtmaya çalışır. Üç bölümden oluşan bu kısa anlatı, usta yazarın kalemiyle çok da yarım kalmış bir his vermiyor okuyucuya. Kitabı incelemek ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.
yusuf atılgan
Kitabın tanıtımından: Yusuf Atılgan, ilkgençlik yıllarında yazdığı öyküleriyle Tercüman gazetesinin açtığı yarışmada ödül kazanmış, daha sonra öykülerini edebiyat dergilerinde yayımlamıştı. Tek öykü kitabı Bodur Minareden Öte’yi 1960 yılında çıkardı. Yazarın bütün öyküleri ilk kez 1992 yılında Eylemci adıyla basıldı, Bütün Öyküleri başlığını taşıyan ve Ekmek Elden Süt Memeden’deki çocuk öykülerini de kapsayan bu kitap ise 2000’de yayımlandı. Yusuf Atılgan’ın öyküleri okura romanlarının atmosferi ve coğrafyası hakkında ipuçları verecektir. Kitabı incelemek ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.
2018 yılında yayınlanan Siz Rahat Yaşayasınız Diye, Yusuf Atılgan’ın daha önce kitaplaşmamış dergilerde kalmış kısa öykülerinden, “Ölü Su” ve “Ayrılık” gibi kendi şiirleri ile Ezra Pound’dan “Gözler”, E. E. Cummings’den “Bir Yerde Hiç Gitmediğim” şiir çevirilerinden ve Kierkegaard’dan yaptığı düz yazı çevirilerden oluşan, ayrıca yazarın bir dönem üzerinde çalıştığı ve daha sonra yok ettiği bilinen “Eşek Sırtındaki Saksağan” romanının giriş bölümüyle birlikte derlenen bir kitaptır. Kitabı incelemek ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.
Yusuf Atılgan’ın Hacırahmanlı köyünden arkadaşı Halil Şahan’a 1980-1988 yılları arasında İstanbul’dan yazdığı mektupları içerir Sevgili Halil Kardeş: Köye Mektuplar. Kitabın tanıtımından: Kitabın mimarı Halil Şahan, üçüncü baskıya yazdığı önsözle Yusuf Atılgan’ın sürekli bahsedilen “tiklerinin” sebeplerinden insanlarla olan ilişkisine, Behice Boran’ın Yusuf Atılgan’ın ilk İngilizce öğretmeni olmasından, yazarın üniversitedeyken öğrencisi olduğu Ahmet Hamdi Tanpınar’a dair gözlemlerine, köydeki ortağıyla ilişkisinden, Balıkesir Otogarı’nda Canistan romanının son olan dördüncü bölümünü nasıl çaldırdığına dair yazarın yaşamındaki daha nice bilinmeyen yönüne ışık tutmaya devam ediyor. Kitap, yazarın köyde geçen yaşamının içine sızan büyük modernlerle olan yazınsal didişmesini, Faulkner’den James Joyce’a olan ilgisinin köy yaşamıyla nasıl bağdaştığını anlatmaya ve sezdirmeye devam ederken, bir yandan da Yusuf Atılgan’ın köyde geçen sade yaşamını tanıklıkların aktarımlarıyla zenginleştiriyor. Kitabı incelemek ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.