Yunanistan, Güneydoğu Avrupa’da bulunan bir ülkedir. Yunanistan’ın en büyük şehri ve başkenti Atina’dır. Kuzeybatısında Arnavutluk, kuzeyinde Kuzey Makedonya ve Bulgaristan, kuzeydoğusunda Türkiye, doğusunda Ege Denizi, batısında İyon Denizi, güneyinde Girit Denizi ve Akdeniz ile sınırlanan ülke, Avrupa, Asya ve Afrika’nın kavşağında stratejik bir konumda yer almaktadır. Şimdi sizler için Yunanistan’ın nüfusu ve yüz ölçümü nedir gibi genel bilgileri ve kısaca Yunan tarihini anlatacağız.
Ayrıca bu içeriğe bakmak isteyebilirsiniz: “Demokrasinin Doğduğu Yer: Antik Yunanistan’da Demokrasi Nasıl Gelişti?”
Yunanistan’ın nüfusu ve yüz ölçümü
Yunanistan’ın nüfusu 10,72 milyondur. Halkın büyük çoğunluğunu etnik Yunanlar (9.555.000) oluşturur. Yunanlar büyük çoğunlukla Ortodoks’tur. Nüfusun çoğunluğu Türkiye’den 1924 ve 1955 mübadeleleri neticesinde göçen Rum nüfustan oluşur. 1924 öncesi Yunan Krallığı’nın nüfusu 2 milyonun altındaydı ve bu nüfusun çoğunluğunu Yunanlaşmış Arnavutlar yani Arvanitler oluşturuyordu. Buna 1,5 milyon civarında Anadolu Rum’u eklendi. Yunanistan’ın nüfusunun %95’i Yunanlardan oluşmaktadır. Fakat Yunanların dışında ülkede Bulgarlar, Makedonlar, Türkler, Arnavutlar, Yahudiler ve Ermeniler yaşamaktadır.
Küçük bir ülke olan Yunanistan’ın yüz ölçümü ise 131.957 metrekaredir.
Ayrıca bu içeriğe bakmak isteyebilirsiniz: “On İki Ada Bölgesi Kaç Adadan Oluşuyor? Yunanistan ile Olan Anlaşmazlığın Kaynağı Ne? 7 Soruyla On İki Ada Hakkında Bilmeniz Gerekenler”
Yunanistan’ın başkenti
Atina, Yunanistan’ın başkenti ve yaklaşık 4 milyonluk nüfusuyla ülkenin en büyük, Avrupa Birliği’nin yedinci büyük şehridir. Attika’ya hakim bir konumda olan Atina, aynı zamanda bu idari birimin yönetim merkezidir. 3.400 yıllık yazılı tarihi ve MÖ 7. ile 11. arasındaki binyıllara uzanan insan varlığıyla dünyanın en eski şehirlerinden biridir.
Klasik Atina çok güçlü bir şehir devletiydi. Bir sanat, öğrenim ve felsefe merkezi olmasının yanı sıra Platon’un akademisine ve Aristoteles’in Lykeion’una ev sahipliği yapmıştı. Avrupa kıtası -özellikle Antik Roma- üzerindeki kültürel ve siyasi etkisi nedeniyle yaygın olarak Batı medeniyetinin beşiği ve demokrasinin doğum yeri olarak kabul edilir. Günümüzde, büyük ve kozmopolit bir metropol olan Atina, ekonomi, finans, endüstri, denizcilik, siyaset ve kültürel yaşam alanlarında Yunanistan’ın merkezidir.
Ayrıca bu içeriğe bakmak isteyebilirsiniz: “Yunanistan’da Yüzyıllardır Kadınların Giremediği Ada; Aynoroz”
Yunanistan’ın coğrafyası
Yunanistan bir dağlar ve adalar ülkesidir. Ülkedeki en büyük adalar sırasıyla Girit, Eğriboz, Midilli ve Rodos’tur. Kıta Yunanistan’ı, kuzeyde Dinar Alpleri’nin bir uzantısı olan Pindus Dağları’nın hakimiyetindedir. Pindus, Yunanistan’ı yüksek yağış alan batı bölgesi ve az yağış alan doğu bölgesi olarak ikiye ayırır. En yüksek dağ, antik tanrıların efsanevi evi olan ve 2917 metre yüksekliğindeki Olimpos Dağı’dır. Diğer önemli sıradağlar, kuzeydeki Rodoplar ve güneydeki Peleponez Dağları’dır. Biri Teselya’da, diğeri Orta Makedonya’da olmak üzere iki ana ova vardır. Yunanistan’ın ulaşıma elverişli nehirleri yoktur; en uzun nehir kuzeydeki Aliakmonas’tır. Diğer başlıca nehirleri Meriç, Mesta, Struma ve Vardar’dır.
Doğuda Ege Denizi, güneyde Akdeniz ve batıda İyon Denizi ile sınırlanmış olan Yunanistan’ın orta ve güney kesimlerde zakkum, kızılçam, mersin, defne, meşe, zeytin ve ardıç ağaçlarının da yetiştiği Akdeniz iklimine has maki örtüsü hakim iken kuzey ve batıdaki yüksek alanlarda başta meşe olmak üzere geniş yapraklı ormanlar yer alır. Ormanlık alanlar ülke arazisinin yaklaşık beşte birini kaplar.
Yunanistan’da tanıma bağlı olarak 1.200 ila 6.000 arasında pek çok ada vardır, bunların 227’sinde yerleşim vardır ve bitişik olmayan kıtalararası ülke olarak kabul edilir. En büyük ve en kalabalık adası Girit’tir. Anakaradan 60 m genişliğindeki Euripus Boğazı’yla ayrılan Eğriboz Adası Yunanistan’ın ikinci en büyük adasıdır. Onu Midilli ve Rodos Adaları izler.
Yunanistan’da hakim iklim büyük ölçüde Akdeniz iklimidir. Yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı geçer. Kuzey ve iç kesimlerinde kışların daha sert geçtiği ülkede, kışın genellikle ılık, nemli, batı rüzgarlarının etkisi görülür. Kuzeyden esen Bora ise sıklıkla soğuk hava dalgalarına neden olur.
Yunanistan’ın yönetim biçimi
Yunanistan üniter bir parlamenter cumhuriyettir. 1967-74 askeri diktatörlüğünün çöküşünün ardından 1975’te tanıtılan mevcut anayasa, başlangıçta cumhurbaşkanına önemli yetkiler verdi, ancak 1986’da anayasada yapılan revizyonlar cumhurbaşkanlığı yetkilerini büyük ölçüde törensel hale getirdi. Devlet başkanı olan Cumhurbaşkanı, tek kamaralı Yunan Parlamentosu tarafından seçilir ve beş yıllık iki dönem görev yapabilir.
Başbakan, hükümetin başıdır ve geniş yetkilere sahiptir, ancak yasama organının güvenini yönetebilmelidir. İkincisi, tek kamaralı Yunan Parlamentosu, doğrudan genel oyla dört yıllığına seçilen 300 milletvekilinden oluşur; anayasayı değiştirme yetkisine sahiptir. Oy kullanmak zorunludur. Yunan seçim sisteminin ayırt edici bir özelliği, görevdeki hükûmetlerin seçim yasasını kendi siyasi avantajlarına uyacak şekilde değiştirmesi uygulamasıdır. Bununla birlikte, 2001’deki bir başka anayasa revizyonu turu, siyasi operasyonlarda daha fazla şeffaflık sağlayarak siyasi suistimallere karşı güvenceler getirdi.
Geleneksel siyasetin birçok unsuru, özellikle de parti sisteminin kişilik temelli doğası Yunanistan’da kalmıştır. Partiler büyük ölçüde liderlerinin karizmasına bağlıdır ve himaye her düzeyde önemlidir.
Kısaca modern Yunan tarihi
Öncelikle Yunanistan ne zaman kuruldu sorusuna cevap vererek başlayalım. Uzun bir geçmişi olmasına rağmen modern Yunanistan, 25 Mart 1821 yılında kurulmuş oldukça genç bir ülkedir. Klasik Yunanistan’daki şehir devletleri, demokrasinin, Batı felsefesinin, Batı edebiyatının, tarihçiliğin, siyaset biliminin, önemli bilimsel ve matematiksel ilkelerin, tiyatronun ve Olimpiyat Oyunlarının doğduğu yer olarak Batı medeniyetinin beşiği kabul edilir. Bu şehir devletleri, II. Filip tarafından fethedildikten sonra, Büyük İskender ordularıyla Yunan uygarlığını Orta Doğu’ya getirerek daha sonra Hıristiyanlığın ortaya çıkıp yayılacağı ortak kültürel alanı yarattı. MÖ ikinci yüzyılda Roma tarafından ilhak edilen Yunanistan, Roma İmparatorluğu’nun ve Yunan dili ve kültürünün baskın olduğu Bizans İmparatorluğu’nun ayrılmaz bir parçası oldu. On beşinci yüzyılın ortalarında Osmanlı egemenliği altına giren Yunanistan, 500 yıllık Osmanlı hakimiyetinden sonra 25 Mart 1821’de modern bir ulus devlet olarak ortaya çıktı. Yunanistan ve Türkiye arasındaki çatışmalar ülkenin uzun süre Osmanlı hakimiyetinde kalmasından ve çeşitli siyasi anlaşmazlıklardan kaynaklanmaktadır.
Kaynak: 1