Sinema, Yunanistan’da yirminci yüzyılın başından beri var olmuştur ve bu durum Yunan sinemasının Altın Çağ ve Postmodern gibi farklı dönemlerdeki hızlı ve yenilikçi gelişimini kolaylaştırmıştır. Greek New Wave veya Greek Weird Wave olarak da bilinen Yunan Yeni Dalga Sineması, son yirmi yılda siyasi ve kültürel meseleleri sarsıcı şekillerde ele alan ve yıkıcı bir eleştirel anlatıma sahip filmlerin ortaya çıkışına atıfta bulunuyor. Ülkenin mali durumu nedeniyle oldukça kısıtlı bütçelerle çekilen ve hâlâ yeni örneklerine rastladığımız Yunan Yeni Dalga filmleri, dünya çapında izleyicilerin ilgisini çekmeyi başarmıştır. Gelin örnek filmleriyle birlikte akımın özelliklerine yakından bakalım.
Yunan Yeni Dalga Sinemasının özellikleri
Bu akımın karakteristik özelliklerini iki kelime ile açıklamak gerekirse, kuşkusuz bunlardan birisi tarafsızlık, diğeri ise gerçeküstücülüktür. Yunan Yeni Dalga sineması filmleri genellikle soyutlamacı bir estetiğe sahiptir. Karakterler, neredeyse tamamen duygusal bir yabancılaşma içindedir ve alışılmadık bir şekilde davranırlar. Senaryolar genellikle ya mantıksız ya da imkansızdır, ancak ayakları yere basmış bir şekilde sunulur.
Sonuç olarak, Yunan Yeni Dalga Sinemasına kaotik ve kafa karıştırıcı bir atmosferin hakim olması, Yunanistan’ın ekonomik ve siyasi krizlerle sarsıldığı son 20 yıllık dönemden bağımsız bir olgu olarak ele alınmamalıdır. Aksine yaşamın içinde yitip giden ve değişen değerlerin kültür-sanat alanına reaktif bir şekilde yansıması olarak ortaya çıkmış ve politik eleştiriyi alt metinlerinde saklı tutan bir muhtevaya sahiptir.
Yunan Yeni Dalga Sineması’nın önde gelen isimlerinden biri olan Yorgos Lanthimos, bir röportajında şunları ifade ediyor:
Yunanistan’da büyüyen genç bir çocuğun ‘Ben film yapımcısı olacağım’ demesi pek yaygın değildi. En azından o zamanlar çok fazla film yapımcısı ve endüstri yoktu. Ben filmlerle ilgileniyordum, ama o zamanlar kulağa daha makul gelen bir nedenle… Nitelikli reklamcılık için sinema ve televizyon okumak, ki bu da birinin geçimini sağlayabileceği gerçek bir iş.
Bu yüzden film okuluna gittim ve teknik deneyimimi burada edindim. Ama tabii ki okulda sinemacı olma fikrine ve filmlere giderek daha fazla kapıldım. Pek çok reklam üretmeye çok erken yaşta başlamış olsam da her zaman aklımda bir film yapmak vardı. Böylece bir noktada kendi filmlerimizi yapmaya başladık; en başta hiçbir şeyimiz yoktu ve filmlerde kullanabilmek amacıyla arkadaşlarımızın evlerini, arabalarını hatta kıyafetlerini kullanıyorduk.
Bu yazımızı da incelemek isteyebilirsiniz: Yunan Yeni Dalgası’nın Başarılı Yönetmeni Yorgos Lanthimos ve Merakla Beklenen Son Filmi The Favourite
1. Kinetta (2005) – IMDB: 4.7
Yorgos Lanthimos’un yönettiği bu deneysel psikolojik drama filmi, yönetmenin az bilinen yapımları arasındadır.
Yunan sahil beldesi Kinetta’da tatil sezonu dışında buluşan üç yabancı… Birincisi; lüks Alman arabalarına ve Rus kadınlarına takıntılı bir polis memuru. İkincisi; eksantrik bir fotoğrafçı. Üçüncüsü ve sonuncusu ise sıradan biri gibi görünen bir otel hizmetçisi. Oldukça tuhaf bir şey için bir araya geldiler. Bir araya gelme sebepleri, birkaç cinayeti yeniden yaratmak. Titizlikle ve neredeyse bir ritüel gerçekleştiriyormuş gibi acımasız cinayetleri ve suç mahallerini canlandıran bu üçlü, özel hayatlarının sınırları yavaş yavaş bulanıklaşmaya başladığında iç çatışmalara girmeye başlar. Yaşamlarını bu kaostan uzak tutabilecekler midir?
2. Entwined (2019) – IMDB: 5.5
Minos Nikolakakis’in yönettiği 2019 yapımı korku ve drama filmi, paranormal olaylar ile bilimsel olgular çatışmasından besleniyor.
Babasının ölümünün ardından mental bir çöküş yaşayan ve duyduğu kederle boğuşan genç doktor Panos; üvey erkek kardeşinin tüm itirazlarına rağmen, ıssız ve dağlık bir yer olan Alyti köyünde toplum hekimliği görevini üstlenir. Panos batıl inançlı ve suskun yerel halkla tanışırken, garip bir cilt hastalığına yakalanmış gizemli biri olan Danae ile şans eseri bir şekilde karşılaşır. Panos’ta merak uyandıran bu durum, kendisini derinlemesine bir araştırma yapmaya sevk eder. Ancak bu araştırma tutkusu, önce ezici bir büyülenmeyi, ardından ise tuhaf bir tutkuya dönüşür. Ve çok bir zaman geçmeden Panos, kendisini el değmemiş bir ormanın kalbinde sıkışıp kalmış bir şekilde bulur. Bilimin yaşadığı tüm tuhaf olaylara bir cevabı var mı?
3. Chevalier – Şövalye (2015) – IMDB: 6.2
Chevalier, Athina Rachel Tsangari’nin yönettiği 2015 yapımı bir komedi filmidir. Toronto Uluslararası Film Festivali’nde Çağdaş Dünya Sineması bölümünde gösterilen bu film Yabancı Dilde En İyi Film dalında Yunanistan’ın Oscar aday adaylığını üstlendi.
“Doğada sadece en güçlülerin hayatta kaldığı anlatılagelmiştir.” Masmavi Ege Denizi’nin fonunda, altı arkadaş arasında görünüşte masum olan bir balık tutma gezisi, hiçbir engel tanımayan bir erkek egemenliği yarışması için mükemmel bir ortam haline gelir. Kibar ancak kötü insanlarla dolu ve batmakta olan lüks teknenin sınırları içinde, kendini kanıtlama isteği şiddetli bir rekabeti ateşleyecek. Kuşkusuz, geleneksel anlatıya uygun olduğu gibi; erkeklerin her zaman en iyi avcılar, en çetin dövüşçüler ve hepsinden önemlisi en sıra dışı aşıklar olması gerekecek. Hesaplaşmanın sonunda kim değerli bir şövalye nişanına hak kazanacak, kaybedenlere ne olacak?
4. Attenberg (2010) – IMDB: 6.2
Attenberg, Athina Rachel Tsangari tarafından yazılan ve yönetilen 2010 yapımı bir drama filmidir. Film, 67. Venedik Uluslararası Film Festivali’nde Altın Aslan’a aday, Oscar’a ise aday adayı olarak gösterilmiştir.
Deniz kenarında sıradan bir fabrika kasabasında mimar babasıyla birlikte büyüyen 23 yaşındaki Marina, insan türünü kendisine uzak bulmakta ve insanların hemen hepsinden uzak durmaktadır. Bunun yerine depresif şarkılar dinliyor, belgeselleri dikkatle takip ediyor ve tek arkadaşı olan Bella’dan cinsel eğitim dersleri alıyor. Ancak kasabaya bir yabancı geldiğinde ve onu kendi masasında bir langırt düellosuna davet ettiğinde bu kısır döngü değişmeye başlar. Bu arada babası ölüm döşeğindedir ve artık yaşamaktan pek de tat almamaktadır. Hayatındaki insanlar arasında bir seçim yapmak zorunda kalacak olan Marina, bu esnada bir insan olmanın gizemlerini keşfedecek ve mantığı ile duygularının çatışımının ızdırabını çekecektir.
5. Boy Eating the Bird’s Food / To Agori Troei to Fagito tou Pouliou – Kuş Yemi Yiyen Oğlan (2012) – IMDB: 6.3
Ektoras Lygizos tarafından yazılan ve yönetilen bir drama filmi olan Boy Eating the Bird’s Food; Knut Hamsun’un 1890 tarihli Açlık romanından esinlenmiştir. 86. Oscar Akademi Ödülleri’nde, Yabancı Dilde En İyi Film dalında Yunanistan girişi olarak seçilen bu film; alegorik bir anlatıma sahiptir.
Bu filmde; bir işi, sevdiği biri, hatta yiyecek herhangi bir şeyi dahi olmayan Atinalı bir çocuğun hayatından üç güne tanıklık edeceğiz. Atinalı çocuğun elinde kalan tek şeyi kanaryasıdır ve sahip olduğu her şeyi kelimenin tam anlamıyla onunla paylaşmaya hazırdır. Kendi kendisine kaldığında ise, içinde bulunduğu hazin durumu kendisine anlatabilecek bir sese ihtiyaç duyar.
6. Alps – Alpler (2011) – IMDB: 6.4
Yönetmenliğini Yorgos Lanthimos’un üstlendiği bu 2011 yapımı psikolojik drama filmi, Sidney Film Festivali’nde Jüri Ödülü kazanmıştır.
Sevdiklerini kaybeden ve yas tutan insanların acısını hafifletmek için yola çıkan bir grup insan, The Alps adında bir şirket kurmaya karar verir. Elbette küçük bir ücret karşılığında; sağduyulu ve iyi eğitimli personelleri ile yas tutan insanlara destek olmaya başlarlar. Yas sürecini olabildiğince daha az yıkıcı hâle getirmek ve hızlandırmak için ölen kişinin boşluğunu doldurmaya çalışan bu çalışanlar, belirli kurallara ve bir protokole bağlıdır. Ancak, çalışanlardan biri protokolü bozar ve yas içerisindeki müşterisine olması gerekenden fazla bağlanırsa ne olur?
7. Suntan – Çılgın Plaj (2016) – IMDB: 6.6
Suntan, Argyris Papadimitropoulos’un yönettiği 2016 yapımı bir drama filmidir. İlk gösterimini Rotterdam Uluslararası Film Festivali’nde yapmıştır.
Kostis, yerel kliniğin sorumluluklarını devralmak için kendisini küçük bir ada olan Antiparos’a atanan 40 yaşında bir doktordur. Başlarda her şey sıradan gibi görünürken, uluslararası bir grup genç ve güzel turistle tanıştığında ise tüm hayatı ve rutini alt üst olacaktır. 19 yaşındaki Anna’ya bir tanrıçaymışcasına aşık olan Kostis, duyduğu bu aşkın sonucunda ruhsal bir çöküş yaşar. Anna’ya dönük takıntısını aşabilecek midir?
8. Pity – Zavallı (2018) – IMDB: 6.7
Pity, Babis Makridis tarafından yönetilen 2018 yapımı bir drama filmidir. Film, 2018 yılında Sundance Film Festivali’nde gösterime girmiştir.
Bu film; sadece mutsuzken mutlu hisseden, üzüntü bağımlısı, acıma ihtiyacı duyan ve bu hissi başkalarında da uyandırmak için her şeyi yapmaya hazır bir adamın hikayesini takip ediyor. Onun için yeterince acımasız olmayan bir dünya yaşayan bir adam, acıdan ve çaresizlikten zevk almaktadır ve ilgiye duyduğu açlığı doyurmak için pek çok şeyi yapmaya hazırdır.
9. Apples / Μήλα – Elmalar (2020) – IMDB: 6.8
Christos Nikou’nun ilk yönetmenlik denemesinde yönetmenliğini ve yapımcılığını üstlendiği 2020 yapımı drama filmi Apples, ilk gösterimini Venedik Film Festivali’nde yapmış ve Yunanistan tarafından Oscar aday adayı olarak gösterilmiştir.
Ani ve potansiyel olarak onarılamaz hafıza kaybı olayları dünyayı kasıp kavururken; kır saçlı ve yalnız bir insan olan Aris, bu benzeri görülmemiş salgının anılarına zarar verdiğini fark eder. Sonuç olarak, geçmişine dair her şeyi bir anda unutan Aris, yeni bir gerçekliğe yumuşak bir geçiş yapabilmek için tasarlanmış iddialı bir proje olan bir kurtarma programına katılır. Ancak Aris, hayati önem taşıyan günlük görevlerini tamamlamaya çalışırken; aynı acımasız hastalığa yakalanmış ve kendisine yakın bir ruh olan Anna ile şans eseri karşılaşır. Yavaş yavaş geçmişine dair belirli şeyleri ve kimliğini hatırlamaya başlayan Aris, yeniden başlamanın da bir bedeli olduğunu keşfedecektir.
10. Miss Violence – Şiddet Güzeli (2013) – IMDB: 7.1
Alexandros Avranas’ın yönettiği 2013 yapımı psikolojik gerilim filmi Miss Violence, Stockholm Uluslararası Film Festivali’nde En İyi Senaryo dalında ödül kazanmıştır.
Aggeliki’nin on birinci doğum günüdür ve kendisi için iyi organize edilmiş bir doğum günü partisi düzenlenir. Sıradan bir doğum günü partisi için her şey hazırdır. Ancak, Aggeliki ailesine dair kimi yeni şeyler öğrenecek ve ortam bir anda yıkıcı bir umutsuzluk atmosferi ile kaplanacaktır. Kapalı kapılar ardında işlenen günahlar ve kan donduran sırlar birer birer ortaya çıkarken, insan ruhunun derinliklerine giden uzun bir yolculuğa çıkıyorlar.
11. Digger (2020) – IMDB: 7.4
Georgis Grigorakis tarafından yönetilen 2020 yapımı drama filmi Digger, ilk gösterimini 70. Berlin Uluslararası Film Festivali’nde Panorama bölümünün bir parçası olarak yapmış ve yine bu festivalde Sanat Sineması Ödülü kazanmıştır.
Kuzey Yunanistan’da bir dağ ormanının kalbindeki bir çiftlik evinde tek başına yaşayan ve çalışan yerli bir çiftçi; yıllardır ormanı kazan, yemyeşil bitki örtüsünü bozan ve yaşam alanlarını tehdit eden bir endüstriyel canavarla savaşmaktadır. Ancak en büyük tehdit, küçük oğlunun yirmi yıllık bir ayrılıktan sonra aniden gelişiyle gelir. Tek çatı altında düşmana dönüşen baba ve oğul; sadece doğanın tanıklık ettiği büyük bir çatışma yaşarlar. Bu hesaplaşma, her ikisi için de beklenmedik bir kurtuluş yolunu açacaktır.