Neymiş efendim? 17 Aralık’ta yeni Star Wars geliyormuş, ışın kılıcıymış, çok çok uzak bir galaksiymiş, yok efendim güç uyanıyormuş. Star Wars sevmeyenler günlerdir fenalıklar geçiriyor, bugün ise ortalık Star Wars spoilerlarıyla inliyor.
Star Wars sevmeyenlerdenseniz ya da izlemeyi erteleyenlerdenseniz günün anlam ve ehemmiyetine uygun filmler de mevcut efendim. Açın açın izleyin. Gerçek karanlık taraf burada beyler.
1. Devlet Oyunları (State Of Play)
Russell Crowe, Rachel McAdams, Ben Affleck gibi dev isimlerin olduğu filmde Amerikan Kongresi’nin yakışıklı, soğukkanlı ve temkinli üyesi Stephen Collins (Ben Affleck), bağlı olduğu siyasi partinin geleceğini temsil eder. araştırma asistanının ve metresinin vahşice öldürülmesi üzerine o güne kadar derinlerde bir yerde gömülü duran sırlar birer birer ortaya çıkmaya başlar. Gazeteci McCaffrey katilin kimliği üzerindeki esrar perdesini kaldırmaya yaklaştıkça ülkenin güç dengelerini sarsacak bir tehdit oluşturmaya başlar. Sahte doktorların ve yozlaşmış zengin politikacıların var olduğu bir kentte çok önemli bir gerçeği öğrenecektir.
2. Kralın Tüm Adamları (All The King’s Men)
Sean Penn politikaya girmek istiyen emekli bir öğretmen. Ancak seçimi yönlendiren büyük insanların elinde kukla olucaktır. Tabii yolsuzluklar, rüşvetler falan havada uçuşuyordur. Ayakkabı kutusu yok ama olsun.
3. Trafik (Trafik)
Amerika’nın uyuşturucu ile mücadelesinden ve giderek uluslararası bir ticaret ağı kuran uyuşturucu çetelerinden bahseden bir film Traffic. İçinde bolca rüşvet, kara para, yolsuzluk barındırması bir kenara Catherine Zeta-Jones, Benicio Del Toro, Michael Douglas’ı da içeriyor.
4. Çeteler Savaşı (The Yards)
1980 yılında yaşanan bir yolsuzluk olayını ortaya çıkan skandaldan sonra araba hırsızlığından sabıkası bulunan Leo hapisten çıkan genç bir adamın maceraları desek yanlış olmaz. Ama iş yargılanmakla bitmiyormuş, onu da öğreniyoruz. Olsun, her suçlu bir gün yargılanacaktır. Nokta.
5. Başkanın Adamları (Wag The Dog)
Eyyyyyyy New York Times malum zamanda Türkiye’deki son gelişmeleri Başkanın Adamları’na benzeten bir makale yayınlamıştı hatırlarsınız. Filmi anlamanız açısından o yazıdan alıntılıyoruz: “Zor durumdaki siyasi liderlerin dikkati başka yöne çekme taktiklerine başvurmaları, olağandışı bir durum değil. Hollywood 1997 yapımı, meşhur “Wag the Dog” (Başkanın Adamları) filminde bu temadan faydalandı. Filmde bir siyasi manevra uzmanı, seçimlerden kısa süre önce, seçmenlerin dikkatini başkanın karıştığı bir seks skandalından başka bir yöne çekmek için, bir film yapımcısı aracılığıyla Arnavutluk ile sahte bir savaş çıkarıyordu.” Evet.
6. Syriana
Washington’da kapalı kapılar arkasında yapılan anlaşmalar, İran Körfezi’ndeki petrol yataklarında ter dökenler falan derken hemen herkesin zenginlik ve güç peşindeki yarışındaki insanları konu alan Syriana siyaset, güç ve bu çerçevede eriyip giden sıradan insanların hayatını anlatıyor.
7. The Wolf of Wall Street
Oscarsız adam Leonardo Di Caprio’nun 24 yaşında genç ve hırslı bir adam olan Jordan Belfort’u canlandırdığı The Wolf of Wall Street’i bugün izlemeyeceğiz de ne zaman izleyeceğiz? Kısa zamanda bir para makinasına ve aynı zamanda bir harcama makinasına dönüşen yakışıklı Jordan’ın bu sırada ne dalavereler çevirip ayakkabı kutularını doldurduğunu yüz kere izlesek sıkılmayız zira.