Altan Erkekli’nin bir filmde ”Her kimliğe doğuştan yazılı tek uğraşıdır insanın’’ dizeleriyle dile getirdiği yalnızlık, modern zamanlarda bile en yakın dostumuz olmaya devam ediyor. Dijital dünya ile gelişen iletişimin bizi daha fazla yalnızlaştırdığı da yaygın görüşlerden biri. Kimileri bu durumdan şikayetçi kimileri ise yalnızlığıyla mutlu.
İngiltere’de yapılan araştırma, yalnızlığa ve yalnızlığın üzerimizdeki etkilerine dair fikirlerinizi değiştirebilir. Claudia Hammond’un BBC Yalnızlık Deneyi adını verdiği araştırma, yalnızlığa dair şaşırtıcı 8 istatistiki sonucu da içinde barındırıyor.
1. Gençler, yaşlılara kıyasla daha yalnız hissediyor
Gözünüzü kapatıp yalnızlık hakkında düşündüğünüzde aklınıza gelen ilk sahne, bayram şekeri reklamlarından tanıdık gelen, evde oturup misafir bekleyen yaşlı bir amca ya da teyze olabilir. Halbuki araştırma sonuçları çok farklı.
2. Araştırmaya göre, 75 yaşın üzerindeki insanların yalnızca %27’si kendini yalnız hissettiğini söylüyor
Yalnız hissettiğini itiraf etmenin zorluğu, araştırma sonuçlarını etkileyen değişkenlerden biri olabilir. Yine de birçok insan, kendini en yalnız hissettiği zamanların gençlik zamanları olduğunu söylüyor.
3. 16-24 yaş aralığındaki gençlerin %40’ı kendini yalnız hissettiğini söylüyor
Okul, eğitim hayatı, kurslar, sosyal aktiviteler, gençlik heyecanı ve enerji seviyesi gibi faktörlerden dolayı gençlerin yalnız hissetmediğini düşünebilirsiniz ancak gençlerin aynı zamanda kendi karakterlerini oturtma, dünyadaki yerlerini belirleme ve kim olduklarını anlama gibi çabaları olduğunu da unutmamak lazım.
4. Bir diğer ilginç istatistik: İnsanların %41’i yalnızlığın pozitif bir olgu olduğuna inanıyor
Nörolog Cacioppo’ya göre yalnızlık, insanın tarih boyunca evrimsel olarak geliştirdiği bir güç. Öyle ki bulunduğu topluluktan dışlanan insanlar, bu his sayesinde sosyal olmak için çaba sarf ediyor ve yeniden sosyal ilişkiler kuruyor.
5. Uzun süre geçmeyen yalnızlık hissi sağlığımızı kötü etkileyebiliyor
İnsanların %41’i yalnızlığı pozitif bir olgu olarak görse de sık sık yalnız hissettiğini söyleyen insanlar buna pek inanmıyor. Yalnızlığın stresi ve depresyonu tetiklediği, iş hayatında ve sosyal yaşantıda başarısızlığa sebebiyet verdiği düşünülüyor.
6. Yalnız hissettiğini söyleyen insanların sosyal yetenekleri, diğer insanların sosyal yeteneklerinden pek de farklı değil
Yalnız insanların genellikle arkadaş edinemeyen ya da sağlıklı diyalog kuramayan insanlar olduğu varsayılır. İstatistiklere göre, bu bilgi tamamen yanlış. Kötü sosyal iletişimin sebebi, düşüncesizce yapılan bir söylem karşısında yaşanan kalp kırıklığı ya da başka bir sorun nedeniyle yaşanan odak kaybı gibi basit nedenler olabilir. Nitekim araştırmaya göre, yalnız hisseden insanlar da diğer insanlarla aynı sosyal becerilere sahip.
7. Kış, diğer mevsimlerden daha yalnız bir zaman dilimi değil
Sanılanın aksine birçok insan kış mevsimini ”yalnız zamanlar” olarak görmüyor. Bu dönemlerde insanlar yılbaşı aktiviteleriyle daha sosyal olabiliyorlar. Herkesin tatile gittiği yaz ayları, birçok insana göre daha yalnız zamanlar olabiliyor.
8. Yalnız hisseden insanların empati yeteneği, diğer insanlara kıyasla daha yüksek
Araştırmada, biri fiziksel acıya karşı, diğeri ise duygusal acıya karşı olmak üzere iki çeşit empati yeteneği test edildi. Örneğin; kapıya eli sıkışan biri için hissedilenler ve okulda zorbalık gören bir çocuk için hissedilenler.
Araştırmaya göre, fiziksel acıya karşı gösterilen empati yeteneğinde ciddi bir farklılık yok ancak duygusal acıya karşı gösterilen empati yeteneğinde, yalnız hisseden insanlar daha başarılı.
Kaynak: 1