Genellikle birçok kişi, Kemal Sunal filmlerinde canlandırdığı kaba/aptal karakterlerle tanır onu; ancak 250 civarı filme emek vermiş, sinemamızın önemli kahramanlarından birisidir. Neredeyse karın tokluğuna büyük emekler verdiği bu sektör, pek çok meslektaşı gibi ona da vefa etmedi ve gencecik yaşında, deyim yerindeyse “sefaletten” öldü. Yeşilçam’ın isimsiz kahramanlarından birisi olan Yadigar Ejder hakkında bilmek isteyebileceklerinizi derledik.
1. Gerçek adı Adnan Ayberk olan oyuncu, 1951 yılında, 4 çocuklu bir ailenin en büyük evladı olarak Sivas’ta dünyaya geldi
2. Bazı kaynaklarda Yılmaz Güney’in 1966 yılında çekilen filmi “Eşrefpaşalı” ilk filmi olarak gözükmektedir ancak 68’de İstanbul’a geldiği bilinen oyuncunun ilk filminin 70’lerin başında olduğu yaygın kanıdır
3. Özellikle dev cüssesi ve yumruk almaktan çekinmeyen pervasız çalışma azmi ile Yeşilçam’ın çokça ön dayağı yiyen emekçileri arasına girdi
4. Esas oğlanın izleyicinin gözünde daha da büyümesi için dövdüğü dev adam rollerinde onu izleyen kimse ismini bilmiyordu ama o filmin olmasa da sinemamızın esas oğlanlarından birisiydi
5. Hiçbir zaman bir evi olmayan oyuncu, İstanbul’da hep ucuz otellerde kaldı ve dönem dönem kaldığı otellerde onu sevenlerin anlayışı sayesinde açıkta uyumaktan kurtulabildi
6. Tabii kaldığı otellerde onu idare eden personeller dışında, daha az şefkatli olan işletmeciler de vardı, örneğin sinemamıza ışık şefi olarak emek veren Kaya Sandık’ın anısında bahsettiği gibi:
“Bir gün set bitmiş, gece 1–2 gibi eve dönüyordum, sokakta karşılaştım Yadigâr’la. ‘Otelden çıkardılar’ dedi. Borcunu ödeyemediği için atmışlar garibimi… Avanos Sokak’ta Uğur Film’in deposu vardı. Işıkları, ekipmanları oradan alır, oraya bırakırdık her gün. Oraya götürdüm, yatacak bir yer ayarladım. Sonra 1 aya yakın ışık deposunda yattı. Birçok kimse onun durumuna düşmedi, çünkü kimse sinemayı onun kadar sevmedi. Yine de arada söylenirdi. İsyan ederdi. Sokağın dengesinin bozulduğu malum yıllarda, işler de bozuldu.”
7. Sinemaya verdiği emekler dışında, toplumsal olaylara karşı duyarlı ve her zaman dev cüssesiyle meydanlarda görebileceğimiz bir aktivistti
8. Özellikle son dönemlerinde Kemal Sunal filmlerinde, sadece jön dayağı yiyen bir figüran olmaktan çıkmış ve filmde önemli yer tutan karakterleri canlandıran, afişlerde ismi yazan bir karakter oyuncusu olmuştu
9. Onun için çalışma arkadaşlarının söylediğine göre; sette her işe koşar, çay taşır, ışıkçılara yardım eder küskünleri barıştırmak için uğraşır dururmuş hep
10. Onu “Herkesin yardımına koşan altın kalpli bir zavallı” olarak tanımlayan ve tıpkı onun gibi sinemamızın vefasızlığını en dramatik şekilde yaşayan Cem Erman’ın onunla ilgili şöyle bir anısı var:
“Yadigarla bir gün parasızlıktan Taksim parkında oturuyoruz. karnımız aç. Bir ekmek ve biraz kaşar peyniri alacak para çıktı ikimizden; ucundan ucundan yedik. Hiç unutmam çok sıkıntıdaydık. Yadigar çok sevdiğim bir arkadaştı fakat çok garip öldü. Kebapçı mehmet vardır Parmakkapı’da. Yadigar tuvalete giriyor. Çıkmayınca merak edip kapıyı kırıyorlar. Tansiyon yükselmesiyle tuvalete düşmüş. Yüksek tansiyondan beyin kanaması, zaten ayaklarından da hastaydı. Şakacı, hoş, çocuk ruhlu bir arkadaştı. Öyle bir adam Türk sinemasına kolay kolay gelmez. Çok efendiydi, Çok utangaçtı. Herkesin yardımına koşan altın kalpli bir zavallıydı. Nasıl bir Yılmaz Güney, bir Ayhan Işık gelmeyecekse, bir Yadigar Ejder de gelmez.”
11. Yıllarca, Taksim Gezi Parkı’nda sokakta donarak öldüğü yazıldı çizildi ama esasen girdiği bir lokantada girdiği tuvalette, yüksek tansiyona bağlı beyin kanamasından erken yaşta hayatını kaybetti
12. Yadigar Ejder’in dramatik hayatını daha detaylı öğrenmek isterseniz, Üçüncü Adam sitesinde sinema emekçilerimiz için kıymetli çalışmalar yapan Erhan Tuncer’in kaleme aldığı “BİR YADİGAR EJDER KİTABI” isimli kitabı edinebilirsiniz
En Güncel Bilgiler ve En Eğlenceli Paylaşımlar İçin Sayfamızı Takip Edin