Batı toplumları için geçmişi geçtiğimiz yüzyılın ortalarına dek uzansa da ülkemizde kısacık bir geçmişe sahip olan vegan kültürü, gün geçtikçe daha çok dikkat çekiyor ve dikkat çektikçe ikna ettiği kitlenin nüfusunu artırıyor.
Hayvan sağlığının yaşamdaki önemine vurgu yapan veganlar yer yer çeşitli eylemlerle de bu konudaki mücadelelerine devam ediyor.
Listelist olarak daha önce de değindiğimiz bu konuyla ilgili birkaç farklı bilgi daha vermek istedik.
İşte vegan kültürüne ilişkin çeşitli gelişmeler ve ufak detaylar:
1. Bir domuzun kesilmesi sonrası veganlığın doğması
Vejetaryenlik ile yakın ilişkisi olan bir kavramdır veganlık, Donald Watson isimli bir hayvansever ve aktivist tarafından 1944 yılında yaratılıyor.
Watson, kurucusu olduğu The Vegan Society’nin ilk toplantılarından birinde bu kavramı ortaya attı ve dünyayı yeni bir akımla tanıştırmış oldu.
Küçük yaşlardan itibaren gittiği bir çiftlikte bir domuzun kesilmesi sonrası 14 yaşında vejetaryen olan Watson, bu konudaki en etkili aktivistlerden biri olarak bilinir.
2. Orta Doğu’nun ilk vegan restoranını açan Suudi Prensi
Zenginlikleriyle gündemden inmek istemeyen Suudi veliaht ailesi üyelerinden Khaled Bin Alwaleed alışılmışın dışında bir profil çiziyor.
Katıldığı bir av partisinde gördüğü manzaranın ardından bu kararı alan Khaled, kararına uyarak petrol sektöründen çekildi ve çevre dostu enerji sektörlerine odaklandı.
Bahreyn merkezli (Plant Cafe) olarak Orta Doğu’da 2020 yılına kadar 10 vegan restoran açacağını müjdeleyen Khaled, bu konudaki mücadelesini sürdüreceğini sık sık dillendirerek hayran kitlesini genişletmeyi sürdürüyor.
Beslenme şeklini bitki içerikli beslenme olarak tanımlayarak şu açıklamalarda bulunan Prens övgüleri kabul etmeye devam ediyor: “V ile başlayan o kelimeyi her kullandığımda insanlar otomatik olarak savunmaya geçiyorlar ama bitki içerikli beslenme dediğinizde sorun hissetmiyorlar ve kolayca başa çıkabiliyorsunuz!”
3. Amerikan Beslenme Derneğinin veganları mutlu eden yaklaşımı
Küresel çapta önemli kuruluşlardan biri olan dernek son dönemlerdeki tartışmalara ilişkin yayımladığı raporla veganların yüreğine su serpti.
İşte o raporun ‘veganlığın sağlığa uygun olup olmadığına’ ilişkin kısmı:
“Amerikan Beslenme Derneği’nin kanısı, vegan ve tam vejetaryen de dahil uygun biçimde planlanan tüm vejetaryen beslenmelerin sağlıklı, gıda açısından yeterli ve belli hastalıklardan korumada ve onları iyileştirmede fayda sağlar nitelikte olduğu yönündedir. İyi planlanmış vejetaryen beslenmeler, hamilelik, emzirme, bebeklik, çocukluk ve yetişkinlik gibi hayatın her evresindeki bireyler ve sporcular için uygundur.”
4. Veganlar, hayvansal gıdaları tüketmeye karşı olduğu kadar hayvansal giyim eşyalarını da kullanmayı reddeder
Tüyler (kuş tüyü, vs.), Hayvansal ipler (angora, kaşmir, tiftik, ipek, yün, alpaka, keçe vs.), Hayvan teni (kürk, deri, nubuk, süet, vs.), Diğer hayvansal ürünler kesinlikle kullanılmaz çünkü hayvan da bir canlıdır ve kullanıma açık bir meta değildir.
5. Hayvanlar, deneysel amaçlarla kullanılamaz
Yine, üzerinde hayvan deneyi yapılmış kozmetik ve temizlik ürünlerinin kullanılması söz konusu değildir.
6. Gidilmesi yasak olan alanlar
Bu akımın temsilcileri hayvanların ‘eğlence’ amacıyla metalaştırıldığı sirk, hayvanat bahçesi gibi alanları protesto eder. Çünkü bu tip alanlar hayvanların kullanımını dolaylı olarak teşvik eder.
Bu nedenlerle sirkler ve hayvanat bahçesi gibi alanlar veganların yasaklar listesinde yer almaktadır.
7. Vegan Eylemler
Ülkemizde de vegan eylemler günden güne artmakta ve akıma destekçilerin sayısı bu sayede yukarı tırmanmaktadır.
İşte o eylemlerden birkaçı:
https://www.youtube.com/watch?v=9VTN-CN-oj8