Gerçekten nasıl bir dünyada yaşamak istiyorsunuz? Bir sabah uyandığınızda hayatın anlamını
sorgulamaya başlayıp kendi içinizde bir dünya yarattınız mı hiç? Bazıları yaratmakla kalmıyor, gerçek hayattan uzaklaşıp o kendi kurguladığı dünyanın içinde yaşıyor. Bazılarıysa gerçek hayattan kopmuyor ama kitabını yazacak ya da filmini çekecek kadar güçlü bir ütopya kuruyor. Düş kent, hayal şehri, hiçbir yer ya da ütopya… Adına ne derseniz deyin işte sizi etkisi altına alacak ve “Keşke gerçek olsa!” dedirtecek 6 ünlü ütopya örneği:
1. Ütopya
Thomas More’un Ütopya adlı kitabı ilk ütopya örneği olarak biliniyor. Bu dünyada herkes günde 6 saat çalışır, özel mülkiyet yoktur. Öyle ki sahiplenme duygusunun oluşmaması için evler 10 yılda bir değiştirilir. Kolektif yaşamın hakim sürdüğü bu yerde her şey eşit paylaşılır ve paranın değeri yoktur. Yemek yemek, çocuk bakımı gibi tüm ihtiyaçlar ortak alanlarda giderilir.
2. Gökteki Kale (Castle in The Sky)
Gökteki Kale, 1986 yapımı bir Hayao Miyazaki yapımı anime filmdir. Gökteki kale olarak tanımlanan
Laputa, dünyalıların bilmediği bir gökyüzü ülkesi. Gökyüzünde bir şehir düşünün, etrafınız bulutlarla kaplı ve ayağınızı yerden kesen arabalar değil zeplinler…
3. Pandora / Avatar
James Cameron imzası taşıyan Avatar’ı izlemeyenimiz yoktur. Peki filmin esas konusu olan, yağmur ormanlarıyla çevrili Pandora gezegeninde doğayla iç içe, barışçıl bir yaşamın parçası olmak istemez miydiniz?
4. Kayıp Altın Şehir El Dorado
El Dorado, Güney Amerika’da bulunan ve altınla kaplı olduğuna inanılan bir ülkedir. Öyle ki bu ülkede yaşayanların altın tozuyla yıkandıkları söyleniyor. Bugün bir mit halini alan Kayıp Altın Şehir El Dorado; pek çok şarkı, film, kitap ve şiire de konu olmuştur.
5. Alderaan / Yıldız Savaşları
20. yüzyılda ölüm yıldızı tarafından yok edilen ve Prenses Leila’nın yaşadığı gezegen olarak bilinen Alderaan’da her şey doğaya zarar vermeden inşa edilmişti. Güzelliğin Gezegeni olarak da adlandırılan Alderaan; eğitimli bir halkın yaşadığı, kültür ve sanatın geliştiği, demokrasiyle yönetilen, barışçıl bir gezegendi.
6. Atlantis
İlk olarak Platon’un bahsettiği kayıp kıta Atlantis’in M.Ö. 9600 yıllarında batan bir ada ülkesi olduğu söyleniyor. Buna göre; bilge insanların yaşadığı varsayılan Atlantis, doğal kaynaklar bakımından zengin bir imparatorluktu. Kimilerine göre bir efsane, kimilerine göreyse gerçek olan bu ütopik ülke pek çok araştırmaya ve sanat eserine konu oldu.
7. Pala Adası
Aldous Huxley’nin ütopyası Pala Adası, tamamen farklı bir dünya sunuyor. Petrol ve altın bakımından zengin olan Pala, dış dünyaya tamamen kapalı. Ne bir ordusu vardır ne de ağır sanayi ve silahlanma çabası mevcut. Batı ve Doğu kültürlerinin harmanlandığı tamamen farklı zihniyette bir dünya. Pala Adası’nda mutluluğun formülü ise aşırı tüketim değil özgürlük.